At sahibine göre kişner !... Tarihi tam hatırlamam ama rahmetli baba Denktaş’ın Cumhurbaşkanı olduğu yıllardı. Bir seminer veya bir iş seyahati için İstanbul’a gidecektim. Tesadüf 1.’nci Cumhurbaşkanı Denktaş ile ayni uçakta birlikte İstanbul’a gittik. Hafızam beni yanıltmazsa onu Kaymakam karşılamıştı. Kaymakam’ın karşılaması garibime gitmiş vay be Denktaş’ı bile Kaymakam karşılarsa vay halimize demiştim. Sonra yine Denktaş’ın oluşturduğu heyet ile Azerbeycan’a da birlikte gitmiştik. Orada Ulusal bir Lider gibi karşılanan ve büyük hürmet gösterilen Denktaş’ın Türki Cumhuriyetlerinde gördüğü ilgi ve Türkiye’de gördüğü ilgiyi karşılaştırmıştım. Tabi terazinin Türki Cumhuriyetlerini koyduğum kefesi tak diye vurmuştu. Sonra devir değişti. Sayın Talat ile Gaziantep’e gittim. Sayın Talat’a da gösterilen ilgi büyüktü. Onu karşılamaya gelen bakanlar ona da büyük saygı göstermiş ve verilmesi gereken değeri verdiklerini görmüştüm. Sonrasında İrsen Küçük Başbakan olarak KKTC’nin başına geçmiş ve maalesef hiç hoşumuza gitmeyen o 7.5 – 8 söylemlerinin yanı sıra Esenboğa’dan minibüs ile bakanlıklara götürülme iddiaları arşa kadar yükselmişti. Bu söylemler ve yanlışlıklar İrsen Küçük’ün başını yerken sıra Özkan Yorgancıoğlu’na gelmişti. Özkan Yorgancıoğlu ile ilgili söylemler de hiç hoş olmadı. Yine Minibüs söylentilerinin yanı sıra 2 saat kapıda bekletilmelerden söz edildi. Sonuçta bu söylentiler büyük bir prestij erozyonuna neden oldu. Ve bu söylentiler sonrasında Mustafa Akıncı’nın Ankara’da nasıl karşılanacağı merak konusu oldu. Akıncı’nın hoş olmayan bir karşılama sonrasında tavrının ne olacağı da doğrusu çeşitli spekülasyonlara neden oldu. Sonuçta Mustafa Akıncı devlet töreni ile karşılanırken, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu tarafından karşlanması ve mihmandarlığının yapılmasının yanı sıra Türkiye Başbakanı ile uzun süre görüşmesi, Akıncı’nın bu ziyaretten de olumlu puan toplamasına neden oldu. Hep söyledik. At sahibine göre kişner dedik. Bakın bir Talat sürekli olarak Türkiye’ye gitti. Onun hakkında ne 7.5 – 8 nede Minibüs ile Esenboğa’dan alındı hikayeleri çıkmadı. Keza Akıncı için de ilk ziyaretinde çok güzel bir karşılama töreni hazırlandı. Sayın Akıncı resmi tören ile karşılanırken, Merhaba Asker sözcüğü yalnız bir sözcük olarak kalmadı. Bugüne kadar kırılan gururumuzun da Japon yapıştırıcısı oldu. Ağzından çıkanı kulağı duysun lafına verilen diplomatik bir cevap ve diklenmeden bir anlamda ben bir ülkenin Cumhurbaşkanıyım. Lütfen benim ile buna göre konuşun iması yerle bir edilen onurun ve kırılan gurur Akıncı’yı devlet töreni ile karşılanması sonrasında sanırım tamir edilmeye çalışıldı. Bu noktada yavru artık yavruluktan ağır ağır çıkarak genç bir delikanlı olma yoluna giriyor sanırım. Ve at bir başka deyişle ‘Küheylan’ sanırım sahibine göre de kişnemeye başladı.