Sevgi, aşk, güzellik ve ilişkilerden sorumlu gezegenimiz Venüs 3 Şubat'tan bu yana Koç burcunda ilerliyor.
2017 yılına damga vuracak en önemli gezegen hareketi kuşkusuz Venüs'ün Koç burcundaki transiti ve retro hareketi olacak. Normalde bir burçta bir ay kadar kalırken retro hareketi nedeniyle Haziran ayına kadar Koç burcunda ileri, geri harekette olacak. Bu durum kişisel ilişkilerde olduğu kadar dünya üzerinde diplomatik ilişkiler, siyasette de önemli bir dönemi vurguluyor.
Kişisel ilişkilerde yeni deneyimlere açık, rekabetçi, hevesli, istekli ve ihtiraslı enerjiler artacak.
Venüs Koç burcunda zarar görür. Çünkü Koç burcu Mars tarafından yönetilir ve Venüs'ün tabiatına uygun değildir. Burada güzel, naif, zarif bir aşk kadını değil adeta amazon savaşçısı haline gelebilir. Bu dönemde ilişkilerimizde denge, uyum ve paylaşımı korumakta zorlanabiliriz. Kişisel arzular öne çıkarken ‘’biz’’ yerine daha fazla ‘’ben’’ diyebiliriz.
Aşk, tutku, cinsellikte sabırsız ve riskli hareket edebiliriz. Mars’ın da Koç burcunda olmasıyla artan ateş enerjisiyle arzu ve isteklerimize cesaretle yaklaşıp, mücadele edebileceğimiz, gözü kara bir dönemde olacağız. Toplumsal alanlarda da savaş rüzgarları artabilir.
4 Mart’ ta sevgi, güzellik temsilcisi Venüs 13° Koç burcunda retro harekete başlayacak. Venüs her 1,5 yılda bir geri harekette bulunur. Bu yıl Koç burcunda başlayacak retro hareket 3 Nisan’da Balık burcunda devam edecek. 15 Nisan’da Balık burcunun 26° de sona erecek. Venüs ileri harekette Koç burcuna tekrar 29 Nisan’da geçecek ve 6 Haziran’a kadar Koç burcunda kalacak.
Dünya'ya Ay'dan sonra en yakın gezegen Venüs’tür. Gün doğumunda ve gün batımında güneşe yakın olarak, dünyadan çıplak gözle rahatlıkla görülebilir. (Halk tarafından Çoban Yıldızı olarak da bilinir).
Güneş ve aydan sonraki en parlak gök cismidir. En parlak olduğu dönemlerde göz alıcı bir görüntüsü vardır. (şu sıralarda öyle) Bu yüzden Roma mitolojisinde güzellik tanrıçasının adını almıştır.
Venüs Güneşin batısında kaldığı dönemlerde akşam yıldızı (Afrodit), doğusunda kaldığı dönemlerde ise sabah yıldızı (lucifer) olarak adlandırılır. Şu sıralarda Güneşten sonra doğan Afrodit pozisyonundaki Venüs 25 Mart’ta Koç burcunda Güneş ile inferior kavuşum yapacak. Bu kavuşumun öncesi ve sonrası Venüs karanlıkta kalacak. 29 Mart’ta ise Güneşten önce doğmaya başlayacak ve sabah yıldızı (Lucifer) pozisyonunda olacak.
Astrolojik öngörüler ve yorumlarda çok önemli etkilere sahip olan Venüs, geri gittiği dönemlerde enerjisi içe döner, gücünü tam anlamı ile gösteremez. Aşk, sevgi, ilişkiler, kozmetik, kadın güzelliği ve cinsellik ile alakalı olan Venüs'ün retrograde olduğu dönemlerde estetik bakımlar, estetik amaçlı ameliyatlar ve kozmetiklerden kaynaklanın allerji gibi sorunlarla da karşılaşabiliriz.
Bireysel horoskoplarda kişinin sevgisini nasıl ifade ettiği, kendini başkaları ile nasıl paylaştığı ile ilgili değerleri etkiler.
İlişkiler açısından ise Venüs retrosu dönemlerinde yarıda kalmış ilişki, aşk ile ilgili konuların yeniden gündeme geldiği, beklenmeyen hamileliklerin ve gayrimeşru çocukların en çok doğduğu dönemlerin Venüs Retrosu ile bağlantılı olduğu bilinmektedir.
Özellikle inferior kavuşum dönemleri en riskli olan günlerdir. Venüs’ün balzamik fazı gibi düşünebiliriz, tüm Venüsyen konularda daha ciddi sorunlar ortaya çıkarabilir. Bu dönem genelde aşk dürtülerimizi, çekicilik, bilinçli duygusal cevaplar, kişisel değerler ve ortaklıklarla ilgili fikirlerimizi değiştirir. Bu aynı zamanda o anki ekonomik şartlar ve kişisel olarak sahip olduğunuz şeylerle ilgili davranışlarınızla ilgili olabilir.
Bu dönem evlenmek, boşanma işlemlerini başlatmak, iş ortaklığı kurmak ve diğer profesyonel işler için uygun bir dönem değildir. Venüs Mars’ın burcu Koç burcunda retroya geçtiğinde çok daha agresif, bencil ve savaşçı bir hale gelebilir. Kişisel ilişkilerde olduğu kadar ülkeler arası ilişkiler, siyaset, diplomaside de ortaklıklar ve anlaşmalarda da ciddi pürüzler ortaya çıkabilir.
Tarih boyunca toplumlar Venüs’ün sabah yıldızı olarak doğduğu dönemlerden korkmuşlar, onun savaş, hastalık, liderlerin kaybı gibi önemli sıkıntılara neden olduğuna inanmışlardır.