Fosil yakıtların elektrik üretimindeki payı yüzde 37'ye düşerken yenilenebilir kaynakların payı yüzde 38'e yükseldi. Bu da Avrupa'nın bundan sonra her yıl sürekli olarak, daha az doğalgaz, petrol ve kömür kullanacağı anlamına geliyor.
İngiltere merkezli enerji üzerine uzmanlaşmış olan düşünce kuruluşu Ember tarafından hazırlanan raporda ortaya konulan bu verilere göre Avrupa bu aşamaya 10 yıllık girişimlerin sonunda geldi.
"Yeni teknolojiler ile elektiriğe talep sürekli artacak"
Ember baş analisti Dave Jones "Avrupa bu şekilde bir kilometre taşını devirmiş oldu. Sadece kömür ve gaz değil, 2030 ve sonrasında nükleer santralleri de kapatmayı hedefleyen ülkeler, yeni elektrikli araçlar, elektrikli ısı pompaları ve elektroliz işlemleri için yükselen elektrik talebini karşılayabilmek adına çok daha fazla yatırım yapması gerekecek." diyor.
Kıta genelinde rüzgar enerjisinde en yüksek pay yüzde 61 ile Danimarka'ya ait. Onu yüzde 35 ile İrlanda, yüzde 33 ile Almanya ve yüzde 29 ile İspanya takip ediyor.
2015'e göre yüzde 29 daha temiz tüketim
Ortalamada Avrupa'nın enerji tüketimi 2015 yılına kıyasla 2020'de yüzde 29 daha temiz şekilde gerçekleşti. Avrupa Birliği de 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını yüzde 50 oranında düşürmeyi hedefliyor.
| BREAKING | Landmark moment as #renewables overtake fossil fuels as Europe's main source of electricity in 2020.
— Ember (@EmberClimate) January 25, 2021
Read Ember’s fifth annual EU power sector report with @AgoraEWhttps://t.co/6HkFZumsKU pic.twitter.com/GQNcGsZcZq