Açıklamada Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmediği vurgulandı.
Perşembe akşamı EEAS sözcüsü tarafından yapılan açıklamada Kavala ve 15 kişiye ilişkin iddianamelerin Türk hukuk sisteminin uluslararası ve Avrupa standartlara uyumuna ilişkin ciddi soruları gündeme getirdiği vurgulandı.
EEAS açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“2013 Gezi Parkı eylemlerine müebbet hapis cezası vermeye çalışmak güvenilirliği sarsan, korku iklimi yaratan ve barışçıl toplanmak isteyenlerin cesaretini kıran bir durumdur.
Sistematik gecikmeler, yetersiz kanıtla gözaltına alma, en temel hak ve özgürlüklerini – ifade özgürlüğü ve toplanma hakkını – kullanan insanlara cezai soruşturma açılması Türkiye’deki hukuki süreçlerin masumiyet karinesine ve adil yargılanma hakkına saygı duyup duymadığına ilişkin ciddi bir şüphe yaratıyor.
18 Şubat’ta Cumhuriyet gazetesi çalışanlarına ilişkin verilen hükümler de her demokratik toplumun temel taşı olan ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü ile ters düşmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne imza atmış ve Avrupa Konseyi üyesi bir ülke olan Türkiye masumiyet karinesi ve mahkeme öncesi tutukluluk halinin doğru uygulanmasına saygı duyacağını taahhüt etmiştir. Gazetecilerin, millet vekillerinin, insan hakları savunucularının ve akademisyenlerin, kişisel veya profesyonel ifade özgürlüğü hakkını kullandığı için, genelde herhangi bir iddianame olmadan tutuklanması Türkiye’nin yükümlülükleriyle çelişiyor.”