Sağlık Bakanı, Sn. Faiz Sucuoğlu, daha güneş doğmadan, Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesine giderek denetim yapmış.
O saatlerde sıra almak için bekleyen vatandaşların, sorunlarını dinlemiş.
Çok güzel bir haber bu.
Her ne kadar da, Bakanlar görevlerini yapıyor diye sevinir hale gelmiş olsak da, desteklenmesi gereken bir olay.
Yanlışların eleştirildiği gibi, doğru yapılanlar da desteklenmeli ki, doğrular çoğalsın.
Gerçi, ufacık adada herkes her şeyin farkında ve her şeyden haberdar ama olsun, Sn. Bakanın olayı yerinde incelemesi güzel.
Umarım, edindiği bilgileri kullanır ve gereğini yapar.
Yoksa, edinilen bilgi hantallık yaratmaktan başka işe yaramaz.
Aslında Bakanın sabahın 5inde sıra numarası almak için bekleyen onca insanla karşılaşmış olması bile, asıl sorunun ne olduğu hakkında fikir vermiş olmalı.
Evet Sn. Bakan, ne yazık ki, sağlık alanında en büyük sorun, personel yetersizliği ve verimsizliktir.
Her branşta yeterince doktor olmuş olsaydı, hem siz sabahın köründe onca insanla karşılaşmamış olacaktınız, hem de insanlar sabahın köründe gelmek hatta sıra bulamadıkları için, ertesi gün tekrar gelmek zorunda kalmayacaktı.
Yeterli doktor olsaydı, doktorlar da, hastalarına yeterli vakti ayırıp, daha verimli olacaklardı.
Tabi ki, hastanelerde eksik olan sadece doktor değil, hemşire eksik, hasta bakıcı eksik, alet edevat eksik, ilaç eksik.
Daha da ötesi, mevzuatların uygulanması eksik, adalet eksik..
Bir tarafta hasta bakıcı olmadığı için, görevine ek olarak hastabakıcılığı da yapan hemşireler varken, diğer tarafta, bir gün çalışıp üç gün yatan ama ek mesai alan personel de var.
Yine bir tarafta nöbet üstüne nöbet tutan, geçici statüde doktorlar varken, diğer tarafta, mesai saatleri içerisinde, özel hastanelerde hasta bakan doktorlar da var.
Şimdi diyeceksiniz ki; “her yerde aynı sorunlar var”
Ve yine diyeceksiniz ki; “Tüm bu sorunların kaynağı para ve hükümette para yok”.
Elbette ki, her yerde bu kokuşmuşluk var ancak, bu mazeret olamaz.
Hele ki, sağlıkta hiç olamaz.
Her Bakan kendi alanındaki sorunları gidermekle mükelleftir ve kendi alanlarından sorumludur.
Sağlık ve eğitim gibi, halkın en temel haklarında tasarrufa gidilmesi ve “para yok” denmesi ise hiç kabul edilebilir bir durum değil.
Eğer bir ülkede, eğitim ve sağlık, yoksa, diğer geriye kalanların ne önemi var?
Her evde en az bir kanser vakasının görüldüğü ülkede, her dağa bayrak çizseniz ne olacak?
Doktoru, personeli olmayan sağlık alanının başında bakan olsa ne olur , olmasa ne olur?
O yüzden, her hükümet değişiminde, değişen müsteşar, müdür, mantığından, dolayısıyla yaratılan müşavir mantığından vazgeçilmedikten sonra, bütçede, zihniyette ve icraatta adalet olmadıktan sonra. denetim yapsanız ne olacak, yapmasanız ne olacak.
Umarım bu zihniyetleri değiştiren ilk sağlık bakanı siz olursunuz.
Yoksa, ne ülkede ne de hastanelerde gördüğünüz manzaralar hiç değişmeyecek.
Yani demem o ki; sadece bakan olmayın, gören ve çözen olun ki, halkın Bakanı olabilesiniz.