Sahibine Mesajlar Sayın Serdar Denktaş Kapalı Maraş bir film platosu olması gerekir önerini bir vatandaş olarak benimsedim. Aslında yaptığınız öneri müthiş bir öneri. Özellikle ‘Korku’ filmleri için eşi bulunmaz bir film platosu olur. Bir taraftan Kıbrıs’a özgü Engerek yılanı. Bir diğer taraftan ‘Baykuş’ sesleri. Hele geceleyin Yarasaların ortaya çıkması görsellik açısından müthiş efekt olur. KKTC’nin her tarafı dram ve traji-komik filmler için flim platosunu oluştururken, Maraş’ta yıkık binaları ve barındırdığı canlılar nedeniyle emsalsiz ‘Korku’ filmi platosunu oluşturur. ***** Sayın Mete Tümerkan, ah be Müdürüm ah. Bu işler Yenicami’de kalecilik yapmaya hele hele BRT gibi 7 kocası olan fettan Hürmüs’ün rahat duracayım lakırdısına hiç benzemez. Bugün gelirler elektriğini keserler. Yarın gelirler gaganı yontarlar. Sonuçta seni konuşma özürlü yaparlar. Sen ‘Adalet’ diyorsun ama bizim mahalledeki Adalet abla çoktan rahmetli oldu. Adalet ablanın helvasını bile yedik. Bak sevgili Mete, bu işlerde önce elektriklerin kellesini keserler. Baktılar ses mes yok sonrasında koltukta oturanın kellesini IŞİD Militanlarının yaptığı gibi bumburo keserler. Aman dikkat et. ****** Sayın Rasim Karas, belediyelerin burun kıvırdığı. Yetkililerin temizleyin da azalsınlar dediği kedi ve köpeklerin bir can taşıdığını Telsim’in de katkıları ile birilerinin gözünün ta içine, bir başka deyişle gözünün ‘Ninnisine’ soktunuz. Sıcak yaz günlerinde kedi ve köpeklerin susuz kaldığını görme özürlü yetkililerin gözüne ‘FAGO’ takarak göstertmeye çalıştınız. Sayın Karas atalarımız baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır der. Ama bizi idare ettiğini sanan yetkililerin sizin bu güzel girişiminiz karşısında hiçbir yerleri kamaşmadı. Oy zamanı münasip yerlerine yiyecekleri tekme sonrasında kaba yerleri çok kamaşacak sanırım. Telsim de sizde sağolun. ****** Sayın Salih Sakallı, bugün gerçekleştireceğiniz eylem inşallah birilerinin dikkatini çeker ve emekçinin ekmeği ile oynanmayacağını o birileri anlar. Bay-Sen başkanı olarak senin efendi duruşunu birileri yanlış anlıyor. Eski hocan olarak senin bu duruşunu o efendilerin yanlış yorumlanmamasını tavsiye ederim. Çünkü yavaş atın tekmesi çok sert olur. Hele Salih Sakallı gibi efendiliği ile bilinen bir sendika başkanının tekmesi sertten öte olur ve centilmenlik dolmaya benzer, iyi sarılmazsa pişerken dağılabilir. Bu nedenle bazı efendiler buna çok dikkat etsin derim. ********* Sayın Şener Elcil, KTÖS olarak ülkede her şey ‘Adil’ olsun görüşü ile ilgili olarak geçtiğimiz ay Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Mali düzenleme ve Kamu Alacaklarının Tahsiline ilişkin yasa gücünde kararname ile ilgili olarak hükümetten bilgi istemişsin. Şener hocam, önce ‘Adil’ amcanın şu anda muzdarip olduğu lumbaga, siyatik, ebola, AIDS, romatizma, kanser ve kalp yetmezliğinden dolayı yoğun bakımda olduğunu sana söylemek isterim.. Şayet Adil amca yoğun bakımdan çıkarsa senin bu durumunu önce elçiliğe, sonra elçilikteki ilgili bakandan sorumlu müşavire, sonra Sayın Çiçek’e, sırası ile Alo Beşir Amcama ve en son da Sayın Erdoğan’a sorduktan sonra bilgiyi sana verecek. Lütfen çok acele etmeyin. Acele işe şeytan karışır değil mi ama. **** Sayın Nahide Merlen Işık Kitabevi’nin 27. Kitap Fuarının start aldığını ve “Değişim; Yeni Birey, Yeni Siyaset, Yeni Kültür, Hangi Yeni?” ana temasıyla düzenlenen fuarın Onur Konuğunun da Kıbrıs Rum Yönetimi eski başkanlarından Yorgos Vasiliu’nun olduğunu öğrendik. Kitapsever bir toplum olmaktan sanırım çok uzak kaldık. Bataryası zayıf kültürümüzün kapsama alanı dışında kalan kitaplara şebeke hatası nedeniyle bir türlü ulaşamadık. İyi ki siz varsınız ve ful çeken yüreğinizdeki kitap sevgisi ile çok azda olsa bazı insanlarımızı kapsama alanına dahil ediyorsunuz. ***** Sayın Özdil Nami, Eroğlu ile Özersay arasında ne kadar güven var diye soruyorsun. Hemen soruna cevap vereyim. Eroğlu’nun yetiştirmesi yani manevi evladı kim? O üniversite sıralarından çekip çıkartılan ve popülaritesi ‘OZON’ tabakasına dayatılan ikbaldan çıkar gibi ortaya çıkartılan kim? Özersay dersen bede sana ‘Yes be annem’ derim. Sayın Nami, Cumhurbaşkanının kafasının içinde 40 tane tilki dolaşır ve bunların hiçbirinin kuyrukları bir birine değmez. Sana atılan o meşhur görüşmeci çalımı sonrasında belinin kırıldığı gibi seni sulu götürür susuz geri getirir. Onun için o ‘Güven’ dediğin benim eski mesai arkadaşım Güven’dir. Yes mi? ******** Sayın Savaş Tilki, bu yıl son sezonum artık düdüğü duvara asacağım diyormuşsun. Yazık, sahalar öksüz futbolumuz yetim kalacak desene. Teşbihte hata olmaz diyelim ve her canlının doğduğunu, büyüdüğünü ve öldüğünü söyleyelim. Ama bazıları arkasında hoş bir seda, büyük bir isim bırakır. Dalında efsane olur. Sende doğdun ve bu işi bırakırken yaşayan efsane oldun. Ne mutlu sana ki hep hoş bir seda olarak anılacaksın.
GÜNÜN FOTOĞRAFI