Ban’a Barış Lazım

Oshan SABIRLI

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın New York ziyareti geride kaldı. Cumhurbaşkanı’nın bugün adaya dönmesi bekleniyor. Ban Ki Moon ile yapılan görüşmenin ardından sürpriz bir gelişme beklemiyorduk zaten. Ancak ülkemiz gazeteleri bu haberi geniş şekilde okuyucularına aktardı. Bazı gazeteler Akıncı-Ban görüşmesini manşet haber verirken, bazı gazetelerin ise logo yanından haberi okuyucularına aktardığını gözlemledik. Hatta hiç vermeyenler bile vardı dün. Benzer haberlerin hangi başlıkla verildiğini hep merak etmişimdir. Acaba diğer gazeteler ile pişti olduk mu? Manşeti atanlar ile ayni kafada mıyız? Habere bakışları nasıl diye düşünürken dün de bu haberin veriliş şekline bir baktım. Haberi manşetten veren gazeteler Detay,  Kıbrıs, Afrika, Havadisi, Halkın Sesi, Vatan, Ortam olurken, Yeni Düzen ve Star Kıbrıs haberi logo yanından verdi. Diyalog ise bu haberi manşet altı olarak fotoğraf konusu şeklinde işledi. Diğer taraftan Haberal Kıbrıslı ve Yeni Bakış ise logo üstünden haberi okuyucularla paylaştı. Güneş haberi görmedi bile. Dünkü günde, Ortam ile Haberal Kıbrıslı’nın ayni başlığı kullandığı da dikkat çekti. *** Gazeteler haberi şu başlıklar ile okuyucular ile buluşturdu; Detay: Ban’a Barış Lazım Kıbrıs: Çözüm Yakın Afrika: Akıncı da Kazan-Kazan Dedi Yeni Düzen: Pozitif Atmosfer Diyalog: Tangoyu Bırakalım Havadis: New York Baharı Halkın Sesi: Aylar İçinde Çözüm Vatan: 17 Haziran’da Masada Toprak Yok Ortam: Çözüme Aylar İçinde Ulaşılabilir Star Kıbrıs: Gelecek Nesiller Acı Çekmemeli Haberal Kıbrıslı: Çözüme Aylar İçinde Ulaşılabilir Yeni Bakış: Umutlu Gitti Umutlu Dönüyor *** Kıbrıs müzakere sürecinde zor bir yola giriyoruz. Sızan belgeler, yalan haberler, provokasyonlar bu süreçte bol miktarda kamuoyu ile buluşacak. Bir çok bilginin olduğu ancak teyit etmenin zor olduğu günleri göreceğiz. Ortaya bir tıkanıklık çıkmaz ve verimli bir süreç yaşanırsa 2003-2004 yıllarına benzer bir dönem ortaya çıkacak. Cumhurbaşkanlığı döneminde farklı kara propagandalar yaşandı. Satın alınan gazetecileri, sağ gösterip sol vuranları, farklı telden çalanları hatta “yaşasın, yaşasın kazanan yaşasın” diyenleri gördük. Şimdiki süreç eğer verimli şekilde ilerlerse, hem Kıbrıs’ın kuzeyinde, hem de Kıbrıs’ın güneyinde farklı sesler yükselecek. Bu sesleri Evet-Hayır/ Nai-Oxi kavgasına dönüşecek. Akıllar karışacak. Herkes uzman kesilecek ve herkesin bir fikri olacak. Kazan – Kazan yaklaşımına ulaşmak için çalışmak gerekirken tam anlamı ile herkesi memnun etmek mümkün olmayacak. Milliyetçi söylem ile barış söylemi birbirine girecek yine. Şiddet maalesef yine hep olduğu gibi milli kanatlardan gelecek. Milliyetçiliğe oynayan bazı Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar, inançsızlıklarını süreci baltalamak adına en sert şekilde kullanacaklar. Ama ben yine de umut ediyorum. Çünkü “bana barış lazım”.