Bunun altında yatan temel nedense sorumluluk duygusu. Bu hayatımızın her alanına yansıyan bir olgu. Masamızı düzeltmemizden, arkadaş buluşmalarına kadar. İnsanların en büyük yanılgısıysa bu huylarının doğuştan geldiğini sanmaları. Uzmanlara göre insan beyni yeniden eğitilerek dakik olunabilir.
İnsanların neden geç kaldığı üzerine bir kitabı olan yazar Grace Pacie BBC’ye verdiği demeçte şöyle diyor: “Kişilik açısından bu bir çan eğrisidir. Terazinin bir ucunda ‘zaman tutan kimseler’ olarak adlandırdığım, erkenci olma konusunda endişelenenler var, terazinin diğer ucunda ise ‘zaman bükücüler’ dediğim kişiler var. Bir zaman bükücü rutini sevmez. Ailevi işleri sevmiyoruz, çok çabuk sıkılıyoruz. Bir şeye ilgi duyduğumuzda gerçekten iyi odaklanabiliriz. Ve zaman kısıtlıysa gerçekten verimli çalışabiliriz. Bir ofise girip zaman bükücüleri seçmek istiyorsanız, masaları dağınık olanlara bakın.”
Farklı zaman algısı
Düzenli olarak geç kalmanın belirli kişisel özellikleri de var. ‘The Expectation Effect’ adlı kitabı yazarı David Robson’a göre en önemli kişilik özelliklerinden birisi sorumluluk duygusuyla hareket etmemek.
Pacie de insanların algılarındaki farklılığa dikkat çekti: “Çoğu insan için farklı bir zaman algısı var. Her dakika bizim için aynı uzunlukta değil. Zaman bizi hızlandırabilir ve yavaşlatabilir. Bir şeye kendini derinden kaptırabilir ve zamanın hiç farkında olamayabiliriz. Öte yandan, bir son teslim tarihimiz varsa, gerçekten verimli çalışabiliriz.”
ABD’deki Washington Üniversitesi’nde çalışan psikologların 2016 yılında yayınlanan araştırmasında herkesin zamanı farklı bir şekilde algıladığı ortaya koyuldu. Araştırmadaki deneyde deneklerin bir görevi tamamlamak için belirli bir zamanı vardı ve hatta zamanı kontrol etmelerine izin verilen bir saati bile vardı.
Ama görev, insanları saati kontrol etmekten uzaklaştırmak için sürükleyici olarak tasarlandı. Deneyin sonucunda bazılarının zamanın nasıl geçtiğini tahmin etmede ve bunu planlamada daha iyi olduğu ortaya çıktı.
Yaptırımların önemi
Geç kalma konusunda bir diğer dikkat çeken başlıksa insanların her şeye geç kalmadığı. Yani bir insan uçak ya da treni kaçırmazken arkadaşlarla buluşmalara ya da toplantılara geç kalabiliyor.
Pacie bunun nedenin şöyle açıkladı: “Bir şey bizim için önemli olduğunda orada zamanında oluruz. Çünkü geç kalmamızın bir sonucu olacaktır. Zamanı en kötü kullandığımız anlar, kesin teslim tarihlerinin ve yaptırımlarının olmadığı olaylardır. “
Beyin yeniden eğitilebilir
Robson’a göre insanlar değişebilir: “Geç kaldığı bilinen insanlarla ilgili bir sorun, bunun genlerinin ve yapılarının bir parçası olduğunu varsaymaları ve bu davranışı düzeltmeye çalışmamalarıdır. Yani aslında bu şekilde kendimizle ilgili inançlarımız kendi kendini gerçekleştiren bir kehanete dönüşebilir ve bu aslında kendimizi sabote edebilir ancak biraz çabayla değişebiliriz.”
Yani insanlar sorumluluk sahibi olabilmek için kendilerini eğitebilir. Robson bunu beyni yeniden eğitmek olarak adlandırıyor. Buna dağınık olan masayı düzenlemekle başlanabilir. Bunun için ayrıntılı bir program oluşturmak ve zaman ayırmak gerekiyor.
Geç kalma insanların kişiliğinin bir parçası ama bütünü değil. Doğuştan gelen bir özellik de değil. Bu nedenle değiştirilebilir. Yaptırımları olan son tarihler koyarak belirli davranışlarımızı yeniden eğitip kişiliğimizi değiştirebilir ve daha dakik olabiliriz.