LTB Başkanı Mehmet Harmancı su konusunda sorular sordu.
İşte o sorular;
Değerli arkadaşlar Türkiye'den temin edilen su konusunda ilk günden beri fikrimi beyan etmeye çalıştım, duyanlar görenler oldu, kulağını tıkayanlar da oldu.
Geldiğimiz aşama Belediyeler açısından bir çok bilinmezlikleri beraberinde getiren bir durumdur. Bunları soru cevap ile yanıtlamaya çalışayım:
1. Son anlaşma metni belediyelere dışarda kalma şansı veriyor mu?
Teorik olarak, "Evet", ama dışarda kalanların temin edilen suya erişim maliyeti özel şirketin erişim maliyetinin %300 fazlasına olma ihtimali var. Ayrıca özel sektörün yapmak zorunda olduğu yatırımları da yapma zorunluluğu ile.
2. Bu Maliyet fazlası neye yol açar.
a. özel sektör işletmecisi 1 liraya temin ettiği suyu hiçbir yatırım yapmadan 4 liraya belediyelere satabilir, sadece aracılıktan ton başına 3 TL kazanabilir. sadece Lefkoşa Türk Belediyesi sayesinde Özel sektör hiçbir nokta koymadan sende 20 Milyon Tl'nin üzerinde kazanabilir.
b. Belediyeler eğer tek fiyat politikası uygulanacaksa ve fiyat 5 TL ise ada genilinde 4 liraya aldıkları suyu 5 liraya satıp bütün yatırımları belediyenin yapmasını garanti etmek zorunda kalır ki bu imkansız.
3. Geçiş Döneminde hangi su kullanılacak?
Bakanlarımızın ifadesine göre 1 yıllık geçiş döenminde sadece Türkiye'den adamıza gelen su kullanılacak. Bu durumda bütün sistemi buna göre ayarlamak gerekecek, fiyat artı teknik işler.
4. Ne yapılabilir
Yerel su kaynaklarının kalite ve fiyatı diğer tüm etmenler bugünden belediyelere belirtilmelidir. Dışarda kalma kararı alan belediye meclislerinin kararları rasyonel alabilmesi için bütün veriler paylaşılmalıdır.
5. 15 gün önce ile bugünki metin arasında belediyeler için ne fark var.
15 gün önce uçurumun bir yanına temiz suyu koyup diğer yanına belediyeleri resim etseydiniz tablo şu idi:
Belediyelerin ayakları kesik ve iki uçurum arasında hiçbir köprü yok
15 gün sonra ise Belediyelerin ayakları kesik ama iki uçurum arasında sırat köprüsü var!