Gariptir ama göü beşparmaklara takılıyor. Şu sıralar dağdaki bayrak nedense geceleri yanıp sönmüyor. Aslında kış mevsiminin gelmesi ile birlikte o bildik, o alışkın olduğumuz battaniyeye sarılıp, soğuktan korunma yöntemlerimiz de yok gibi. Teknecik tekledi, AKSA’nın yine azizliğine uğradık gibi haberleri de okuyucularımız çok fazla aktarmıyoruz. Ben bu ruh halinin şaşkınlığını yaşıyorum. Biz Kıbrıs Türk toplu olarak, yokluk içinde yaşayan, 11 yıl kantonlara terk edilen, savaşlarda kan, gözyaşı ile kayıp hikayeleri, şehit anıları, kayıpların hala söylenemeyen türkülerinde kendimizi, rüştümüzü ispatlama uğraşındayız. Şimdi bu kadar birbiri ile alakasız konu neden peşi sıra geldi diye sorabilirsiniz. Yeni yıl ile birlikte Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından bir haber geldi. Çok umursamadığımız, hayatımızı çok fazla etkileyeceğine inanmadığımız bir gelişme yaşandı ve Kıbrıs’ın kuzeyi ile güneyi elektik şebekeleri üzerinden birleşti. Yeni yılda, herkes tatildeyken, sokaklar boşken böylesi bir gelişme neden oldu diye düşündük ilk. Sonrasında İskele’den bir dostumun, yeni yıl gecesindeki romantik ve trajikomik hikayesi ile buluşunca, güven yaratıcı önlemlerdeki sorunların olduğu bir aşamada aslında gerçeğin ne olduğunu anladım. Saat 11 dolaylarıydı, takvim 31 Aralık gecesinin son dakikalarını gösteriyordu ve İskele’den bir dostum ile yeni yıl sohbeti gerçekleştiriyordum telefonda. “Işıkları kapamış, mumları yakmış, şöminenin alevinde, şarabımı yudumlarken elektriklerin kesik olduğunu aniden fark ettim” dedi bu dostum. Yani neredeyse yeni seneye elektrikler kesik girecekti ve ateşkes adasında, satranç oyununda, liderlik kavgası verilirken, eş zamanlı bir ülke, yeni bir birleşme hedefindeyken iki toplum ortaya bu kez bir iyi niyet gösterisi, hızlandırlmış olarak çıkıverdi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde güven yaratmak amacıyla başlatılan elektrik şebekelerinin birleştirilmesi çalışmalarının kalıcı bağlantı aşamasına gelmediğini söyledi. Burcu, herhangi bir acil durumda geçici bağlantı yapılmasının mümkün olduğunu kaydetti ve yeni yılda yapılanın bu olduğunu söyledi. Mari’de gerçekleşen patlama ile güneye hovardalık yapa yapa sattık elektriği. Yıllarca aldığımız ve tek kuruş ödemediğimiz elektriğe inat. Öte yandan “sahte devletten” diyen Kıbrıslı Rumlar, hem kiliseye, hem de tüm muhaliflere inat, sözde Kıbrıs Türk Ticaret Odası’ndan satın aldı elektriği. Yani değneğin iki tarafı da temiz değilken Rumlar normalleşme adına elektrik almaktan geri durmadı. Şimdi iş kısmen rutine girdi. Yani elektrik alıp vermenin yolu açıldı. Yaşamımızı kolaylaştıracak gerçek bir “güven yaratıcı önlem” sahibi olduk. Sırada GSM olmalı. Rum yönetimi GSM alanında da gerekli önlemler için adım atmalı. Rum parlamentosu, cesaret gösterim olası bir referandumdan önce, hem ticari bir faaliyet olarak, hem de iki toplumun hayatını kolaylaştıracak bu çalışmaya da fırsat vermeli. Bir patlamaya, ölen insanlara gereklilik olmadan, çalışmalara siyaset bulaştırılmadan farklı noktalardan birleşme yapılmalı. Sizce de çok geç kalmadık mı? ***** HOŞ GELDİN DENİZ BEBEK