Dr. Öğr. Üyesi Uslu, biyolojik saat ile sosyal saat arasındaki uyumsuzluğun neden olduğu "sosyal jet-lag" sürecini doğru yönetmek için tavsiyelerde bulundu.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalında görevli Dr. Öğr. Üyesi Esra Uslu, yaptığı yazılı açıklamada, günlük yaşamın güneş saati, biyolojik saat, sosyal saat tarafından kontrol edildiğini bildirdi.
Güneş saatinin, dünyanın kendi ekseni ve güneşin etrafında dönerek oluştuğunu aktaran Uslu, sosyal saatin sosyal yükümlülüklerle meydana geldiğini, biyolojik saatin de 24 saat süresince bedenin tüm biyolojik süreçlerini kontrol ettiğini vurguladı.
Kişinin sosyal saatinin isteklerini ya da gerekliliklerini yerine getirmek için biyolojik saatinin isteklerini yok sayması ya da saymak zorunda kalmasına "sosyal jet-lag" denildiğini aktaran Uslu, şöyle devam etti:
"Yapılan araştırmalara göre sosyal jet-lag kişide bedensel, ruhsal, davranışsal ve bilişsel pek çok soruna yol açıyor. Sosyal jet-lag, metabolik ve kardiyovaskiler sorunların ortaya çıkışında, obezite ve diyabetle ilişkilidir. Depresif semptomlar, özellikle uyku kalitesinde bozulma, anksiyete, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ve şiddetli regl belirtilerine neden olabileceği yapılan araştırmalarda ifade edilmiştir. Kişilerde sigara, alkol ve kafein tüketiminde artışa neden olmaktadır. Bununla birlikte fiziksel aktivitede azalma, fiziksel saldırganlıkta artış ortaya çıkabilecek diğer sorunlardır. Öğrenme ve kavramaya yönelik sorunlar da görülebilmektedir. Hafızayı, mantıksal akıl yürütme becerilerinin ve kişinin akademik performansını olumsuz yönde etkilemektedir."
"Stres uykunun düşmanıdır"
Uslu, sosyal jet-lagın yaşam kalitesini olumsuz etkilememesi için bazı önlemler alınabileceğini belirterek, şu önerilerde bulundu:
"Uyku zamanlamanızı düzenleyin. Mümkün olduğunca aynı saatte uyumaya ve aynı saatte uyanmaya çalışın. Buna hafta sonları da dahildir. Bedeniniz bu ritme alıştığında çalar saate dahi ihtiyaç duymazsınız. Çünkü biyolojik saat bu görevi üstlenecektir. Uyuduğunuz fiziksel çevreyi düzenleyin. Gürültü ve ışığı minimalize etmeye çalışın. Çünkü melatonin dediğimiz hormon nazlı bir hormondur ve pek çok şeyden olumsuz etkilenir. Yatarken televizyon izleme, bilgisayar kullanma, internette vakit geçirme, elektronik cihazlarla oyun oynama, cep telefonu kullanma ve müzik dinleme gibi durumlar sosyal jet-lag gelişmesi açısından risk faktörüdür. Şartlarınızı olabildiğince uyku için uygun ve stabil hale getirmeye çalışın. Kafein, nikotin ve alkol tüketimini minimalize edin ve kullandığınız zaman dilimlerine dikkat edin. Stres uykunun düşmanıdır. Stresi yönetmek konusunda güçlük yaşıyorsanız destek almaktan çekinmeyin."