Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğiyle ilgili itirazları, uluslararası kamuoyunda büyük ses getirmeye devam ediyor.
ABD'nin önde gelen yayın kuruluşlarından Bloomberg'de yer alan Andreas Kluth imzalı analizde, iki İskandinav ülkesine yönelik sert açıklamalarıyla dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın uzun süredir “NATO'nun istenmeyen kişisi” olduğu belirtildi. Erdoğan'ın NATO üyesi diğer 29 ülkenin Finlandiya ve İsveç'e kucak açtığını fark ederek bunu, Türkiye'nin bam teli olan terör örgütleriyle ilgili “yaygara koparmak” için bir fırsat olarak gördüğü yorumu analizde yer aldı
Yunanistan'ın “Türkiye hava sahamızı ihlal ediyor” iddialarına da değinilen yazıda, Erdoğan'ın NATO müttefiki Yunanistan'ı sürekli tehdit ettiği öne sürülürken NATO'dan yükselen tepkilere rağmen Rusya'dan hava savunma sistemi alındığı da hatırlatıldı.
“NATO TÜRKİYE’DEN MUTSUZ”
“Türkiye ve NATO, İttifaklardaki Anna Karenina İlkesini Kanıtlıyor” başlıklı analizde, NATO ittifakındaki Türkiye çatlağının Lev Tolstoy'un ünlü eseri Anna Karenina'nın girişindeki “Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin ise kendine özgü bir mutsuzluğu vardır” ifadesini anımsattığı belirtildi. “NATO Türkiye'den, AB Macaristan'dan mutsuz” denilen yazıda, şu ifadeler dikkat çekti:
“Erdoğan ilk defa Batı'nın aile yemeğini mahvetmiyor. Daha önce de mültecileri AB'ye gönderme tehdidinde bulunmuştu. Genelde içerdeki kitlelere oynuyor, destekçileri onu Avrupa ve ABD'ye meydan okurken görmekten hoşlanıyor. Ama Kuzey Avrupalılara yönelik inadı özellikle bir vizyonsuzluk. Şimdi NATO ile İsveç ve Finlandiya, Erdoğan'ı yanlarına çekmek için hızlı ve gayretli bir diplomasi yürütmek zorunda.”
“ERDOĞAN VE ORBAN, ANNA KARENİNA GİBİ BENMERKEZCİ”
Yazıda, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın da AB'nin Rusya'ya yönelik petrol yaptırımlarına karşı çıktığı hatırlatılarak NATO ve AB gibi ittifakların Anna Karenina romanındaki mutsuz aileleri hatırlattığı yorumu yapıldı. Kitaptaki Anna Karenina karakterinin de tıpkı Erdoğan ve Orban gibi benmerkezci olduğu ve büyük resme bakmadığının belirtildiği yazıda, bu nedenle NATO ve AB'deki Batılı liderlerin bu iki ülkeye “aile değerlerini” hatırlatması gerektiği aktarıldı.