BM Genel Sekreteri’ne göre 2022’nin ikinci yarısında Kıbrıs’taki hava bozuldu

Guterres, 15 Haziran 2022-12 Aralık 2022 arasında Kıbrıs’taki iyi niyet misyonuyla ilgili 13 Ocak’ta BM’de resmî belge olarak dağıtılan raporunda, Kıbrıs’taki iki taraf ve Birleşmiş Milletler arasında havanın bozulduğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, 15 Haziran 2022-12 Aralık 2022 arasında Kıbrıs’taki iyi niyet misyonuyla ilgili 13 Ocak’ta BM’de resmî belge olarak dağıtılan raporunda, Kıbrıs’taki iki taraf ve Birleşmiş Milletler arasında havanın bozulduğunu belirtti.

Guterres, Özel Danışman Yardımcısı Colin Stewart liderliğindeki faaliyetlerinde bir güncelleme yapan raporda, “İki topluma da etkisi olacak iki liderden yapıcı veya uyumlu mesajlar alınmamasından dolayı karşılaştırıldığında iki taraf ve Birleşmiş Milletler arasındaki hava bozulmuştur” dedi.

Rapora göre, rapor döneminde ortak zemin bulunmasına yönelik iki tarafta ilerleme olmamasının sürmesi dolayısıyla Kıbrıs’ta üzerinde anlaşmaya varılacak bir çözüme ulaşılması umutlarında halkın güveni Ada genelinde düşük olmaya devam etti.

Raporunda “İki tarafın görüşleri uzak olmaya devam etmiş, her iki taraf ileri yönde muhalif görüşlerini korumuştur” ifadelerine yer veren Guterres, “Sivil faaliyetler dâhil Varoşa’da ve ara bölgede ve ara bölgeye bitişik bölgelerle ilgili açıklama ve tartışmalar, Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü’yle (UNFICYP) ilgili (S/2023/3) son raporda da ifade edildiği gibi siyasi görünümü daha da karmaşıklaştırmıştır” dedi.

Genel Sekreter Ada’daki durumun, doğu Akdeniz bölgesinde, deniz alanı iddialarıyla çekişmeler ve garantör güçler Yunanistan ve Türkiye arasında kötüleşen ilişkiler dâhil devam eden gerginliklerle birleştiğine dikkat çekti.

Raporda, Ekim 2022’nin başında kuzeyin statüsüyle ilgili katılaşan talepler ve güneyde seçim kampanyası bağlamında ele alındığında, iş birliğine yönelik algılanan psikolojik engelleri artırdığı kaydedildi.

Raporda ayrıca, genel hava, güvensizliğin daha da derinleşmesiyle artan şekilde negatif hale gelmekle birlikte toplumlar arası temas ve ticaret için var olan engellerin azaltılmasında teknik komitelerin bazı ilerlemeler sağladıkları ifade edildi.

Guterres, resmi veri olmamasına rağmen Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği Yeşil Hat Tüzüğü’yle hayvan menşeli olmayan işlenmiş gıdaların ticaretinde belirli sınırlamalarda kolaylık sağlamasından sonra ticaret hacminin artmasının da buna dâhil olduğunu belirtti.

Raporunda Kıbrıs’taki iki liderin güven yaratmayla ilgili mektuplarından da söz eden Genel Sekreter, önerinin iki tarafın karşılıklı potansiyel yararına ve çıkarına olacak alanları kapsadığını, rapor döneminde Özel Danışman Yardımcısının ileriye yönelik olası adımlar üzerinde taraflarla görüşmeler yaptığını bildirdi.

Raporda, “Öncelikle Avrupa Birliği’nin desteklediği ara bölgede yer alacak bir fotovoltaik park önerisine yoğunlaşılması için iki liderin temsilcileri arasında bir görüş birliği ve iki tarafa baskı konusu olan düzensiz göç üzerinde henüz ileriye yönelik bir ilerleme olmadı” denildi.

Genel Sekreter, misyon tarafından Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumları arasında yapılan bir anketten bahsetti; sonuçlara göre “her iki toplumdan yanıt verenlerin çoğunluğunun iki taraflı kabul edilebilecek bir çözüm arzularını dile getirdiklerini ve en kısa zamanda bir çözüme ulaşılmasının kaçınılmaz olduğuna inandıklarını kaydettiler.

Raporda, “Arzu ve aciliyet ifade edilmesine rağmen yine de anketi yanıtlayan önemli ölçüde bazı katılımcılar bir çözüme ulaşılabileceğine inandıklarını söylediler” denildi.

Genel Sekretere göre, diğer toplumla teması olan anket katılımcıları genelde daha acil olarak bir çözüm istiyorlar, diğer topluma karşı daha fazla güvenleri ve daha az korkuları bulunuyor; temasları olmayanın anket katılımlarıyla karşılaştırıldığında bir çözüm durumunda daha az sorun öngörüyorlar.

Antonio Guterres raporunda, bu bulguların birçoklarının iki tarafta belirli siyasi çevreler ve medya tarafından büyütülen çözüm aleyhtarı yayın bakış açılarıyla tezat oluşturduğuna dikkati çekti.

İki taraf arasındaki görüş ayrılığı büyüyor

----------------------------------

Genel Sekreter gözleminde, son altı aydan fazla zor siyasî ve ekonomik gelişmelerle bölgesel gerginliklerin iki toplumu etkilediğine dikkat çekildi.

Genel Sekreter, “Durum, iki tarafın yazılı güncellemeleriyle şimdiki rapora eklenen iki tarafın görüşleri arasındaki açığın büyümesiyle resmî müzakereler için ortak zemin bulmada şimdiki ara eksikliğine hem yansımış hem de şiddetlenmiştir” dedi.

Raporda, kötüleşen atmosfere rağmen gerçek müzakerelerin yokluğunun devam etmesi ve barış müzakerelerinde özlü konularda taahhüt için sınırlı ara olmasından dolayı BM üst düzey yetkilileri iki tarafla ve garantör güçlerle müzakerelere götürecek ortak zemin bulunması amacıyla yakından ilgilenmeye devam ettiği vurgulandı.

Raporda, “Gerçek müzakerelerin yokluğu devam ederken liderlerin Lefkoşa’da 7 Aralık’taki resepsiyona katılmaları tüm halk için olumlu bir sinyal göndermiştir” denildi.

Teknik komitelerde yavaşlama

-----------------------------

Raporlarda, bazı teknik komitelerde yavaşlamalar ve tıkanmaların özellikle faydasız olduğuna işaret edildi.

BM Genel Sekreteri, “Kıbrıslı Türklerin Eğitim Teknik Komitesi gözetimi altında ‘Imagine’ barış eğitim projesine katılımlarının askıya alınması oldukça üzücüdür” dedi ve Eğitim Teknik Komitesi’nin 2017 raporundaki tavsiyelerin uygulanmasıyla ilgili taahhütte bulunulması çağrısı yaptı.

Antonio Guterres, liderlerden, Ada’da paylaşılacak gelecekle ilgili görüşmelerde kadın, azınlıklar, gençler ve engelliler dâhil yetersiz temsil edilen gruplarla daha fazla iki toplum arasında şimdi ve nihayetindeki barış sürecinde daha fazla kapsamlı iş birliği ve bağlantı içinde olmalarını ve onların görüşlerini almalarını istedi.

Guterres, raporunda iki lideri ve temsilcilerini, çözüm için daha fazla yapıcı bir ortama katkıda bulunabilecek yapıcı bir diyalog için teşvik etti, yapıcı bir diyaloğa katılmaları için karşılıklı kabul edilebilecek güven yaratıcı önlemlerinn uygulanması talebinde bulundu.

Genel Sekreter bir kez daha hem ara bölge içerisinde ve hem de bitişiğinde gerginliği artırabilecek tek yanlı faaliyetlerden kaçınmaları ve barış müzakerelerinde ortak zemine ulaşma uzlaşısının önemini kaydetti; ayrıca tüm taraflardan zorluklarını çözmeleri için diyalogda bulunmalarını istedi.

Antonio Guterres raporunda, “Tellerle çevrili Varoşa’daki gelişmelerden duyduğum endişeyi tekrarlarım. Birleşmiş Milletlerin Varoşa’daki duruşu değişmemiştir. Konuyla ilgili Güvenlik Konseyi’nin özellikle 550 (1984) ve 789 (1992) sayılı kararlarını hatırlatır, bu kararlara tam olarak bağlı kalınmasının öneminin altını çizerim” dedi.

Guterres ayrıca tüm ilgili taraflara, Kıbrıs’ta ve çevresinde ve tüm Doğu Akdeniz bölgesinde gerginliği artırabilecek tek yanlı faaliyetlerden kaçınmaları çağrısında bulundu; Ada’da ve çevresindeki doğal kaynakların iki toplumun yararına ve taraflar için karşılıklı acil kabul edilebilir ve sürdürülebilir çözüm arayışında güçlü bir teşvik olması gerektiğini tekrarladı.

Ortak zemine ulaşılması umutları belirsiz

------------------------------------

Genel Sekreter, iki taraf arasında Kıbrıs sorununda özlü diyalog yoksunluğunun devam ettiğini kaydetti; sosyo- ekonomik ve siyasî havanın, Kıbrıs barış sürecinde ortak zemine ulaşılması umutlarının üstün gelmesinin şimdilik belirsiz olduğunu ifade etti.

Guterres, sürecin geleceğinin tarafların ellerinde olmaya devam ettiğini, tarafların siyasî irade ve esneklik göstermelerinin, onları ortak zemin bulmalarında desteklemeleri için başlıca önem arz etmeye devam ettiğini vurguladı.

Genel Sekreter bu bakımdan bir Birleşmiş Milletler temsilcisinin tarafları bir araya getirmede öncü olmasının önemli destek sağlayacağına işaret etti.