BM Güvenlik Konseyi, önceki gün Halep'teki insani kriz nedeniyle acil toplanmıştı. Oturumda Suriye'nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar Caferi de konuşmuştu. Caferi, Halep'in doğusunda rejimin hava saldırısında ölen sivillerin cesetlerine ait fotoğrafı gösterdi. Fotoğrafın muhaliflerin saldırısında ölen sivillere ait olduğunu iddia eden Caferi, şu ifadeyi kullandı:
"Bugün (30 Kasım) onlarca sivil doğu Halep'ten batı Halep'e, yani teröristlerin kontrolündeki bölgelerden kaçıp Suriye ordusunun bulunduğu bölgelere gelmeye çalışırken, ABD, İngiltere ve Fransa'nın desteklediği, genetik değişikliğe uğrayarak ılımlı muhalif olmuş teröristler tarafından öldürüldü"
AA muhabirleri, Caferi'nin elinde tuttuğu fotoğrafı yakın plandan inceleyerek, rejimin yalanını ortaya çıkardı. Ardından AA, fotoğrafı çeken Halep Medya Merkezi (AMC) muhabiri Arif al Arif'e ulaştı.
"FOTOĞRAFI ÇEKTİĞİM ALANDA REJİMİN KULLANDIĞI HAVAN TOPU PARÇALARI GÖRDÜK"
Arif, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu fotoğrafın Cub Kubbe mahallesinde çektiği rejimin katliamının karesini olduğunu söyledi.
Arif, şöyle devam etti:
"Caferi'nin elinde fotoğrafımı görünce şoke oldum. Ben Cub Kubbe'deki saldırı bölgesine ulaşan gazetecilerden biriydim. Fotoğrafı çektiğim alanda rejim güçlerinin kullandığı havan topu parçalarını gördük. Rejim Cub Kubbe'de doğrudan sivilleri hedef aldı. Olay yerine sivil savunma ekipleriyle beraber gitmiştik. Caferi ve rejim yalancılıkta ustalar. Caferi, rejime ve Rusya'ya sivilleri öldürme yetkisi doğurmak için böyle konuşuyor. Muhaliflerin Halep'in doğusunda bombalardan kaçan sivilleri vurabileceğini akıl alıyor mu? Hastaneleri yerle bir eden rejim değil midir? Bunları da muhalifler mi yaptı?"
"FOTOĞRAF, REJİMİN KENDİSİNDEN KAÇAN 45 SİVİLİ ÖLDÜRDÜĞÜ SALDIRIYA AİT"
Halep'teki AA muhabiri İbrahim Ebu Leys de söz konusu saldırı sonrası aynı mekanda benzer kareyi fotoğraflamıştı. Leys, Caferi'nin yalanına ilişkin şunları söyledi:
"Caferi'nin elindeki fotoğrafa benzer kareyi olay yerinde ben de çekmiştim. Arif'in fotoğrafı da rejimin kendisinden kaçan 45 sivili öldürdüğü saldırıya ait. Kare, Cub Kubbe mahallesinde rejimin saldırılarından muhaliflerin kontrolündeki bölgelere göç eden sivillerin rejim güçlerinin topçu ateşi ve havanlarla vurulduğu caddeyi gösteriyor. Sivil savunma ekipleri de saldırıyı rejimin yaptığına dair bir çok kanıt toplamıştı."
Halep'in doğusunda yaklaşık 300 bin sivil, 3 aydır rejimin kuşatması altında. Esed rejimi ve destekçilerinin havadan ve karadan saldırıları, 15 Kasım'dan bu yana tüm şiddetiyle sürüyor. Son 17 günde 750'den fazla sivilin hayatını kaybettiği, yaklaşık 2 bin 500'ünün yaralandığı saldırılar, kentteki tüm hastane ve okulları hizmet dışı bıraktı. Binlerce sivil, muhaliflerin kontrolündeki nispeten güvenli gördükleri semtlere göçmeye devam ediyor.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Durumlar Koordinatörü Stephen O'Brien söz konusu BMGK toplantısında, Halep'in doğusunun 150 gündür rejimin kuşatması altında olduğuna dikkati çekerek, "Halep'in doğusunun devasa bir mezara dönüşmemesi, insanlık adına sivillerin korunması ve kuşatma altındaki kente erişim sağlanması için yalvarıyoruz." demişti.