Birleşmiş Milletler (BM), kriz bölgelerinde en savunmasız kişilere hizmet veren insani yardım çalışanlarına yönelik saldırıların, geçen yıl tüm zamanları geride bıraktığına işaret ederek, "en şiddetli yıl oldu" değerlendirmesinde bulundu.
Irak'ın başkenti Bağdat'ta 19 Ağustos 2003'te aralarında BM Irak Özel Temsilcisi Sergio Vieira de Mello'nun da bulunduğu 22 yardım çalışanının bombalı saldırıda hayatını kaybetmesi sonucu, BM Genel Kurulunda 2008'de alınan kararla, 19 Ağustos "Dünya İnsani Yardım Günü" ilan edildi.
Birleşmiş Milletler İnsani Koordinasyon Ofisi (OCHA), bugün dolayısıyla yayımladığı basın bildirisinde, insani yardım çalışanlarının her geçen gün daha fazla şiddete maruz kaldığını belirterek, geçen yıl kriz bölgelerindeki 277 farklı olayda saldırıya uğrayan 483 yardım çalışanın 125'inin öldürüldüğünü, 234'ünün yaralandığını ve 124'ünün ise kaçırıldığını aktardı.
Böylelikle, mağdur sayısında 2018'e göre yüzde 18'lik artış olduğu kaydedildi.
İnsani yardım görevlileri ve sağlık çalışanlarının, küresel salgının, benzeri görülmemiş ihtiyaçların ve artan güvensizliğin ortasında kaldığına işaret edilen bildiride, bu kişilerin, "gerçek hayat kahramanları" olduğu değerlendirmesinde bulunuldu.
2003'TEN BU YANA 5 BİN İNSANİ YARDIM ÇALIŞANI SALDIRIYA UĞRADI
BM'nin, yardım görevlilerine yönelik tüm saldırıları kınadığının altı çizilen bildiride, dünyanın farklı bölgelerinde acil durumlara ilk müdahale eden bu kişilerin, daha önce hiç olmadığı kadar sınandığı dile getirildi.
İnsani yardım çalışanlarının çoğu zaman başkalarının hayatını kurtarmak için kendi hayatlarını riske attığı vurgulanan bildiride, buna karşılık, sadece son haftalarda, Nijer ve Kamerun'daki saldırılarda yardım çalışanlarının hayatını kaybettiği ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının başlangıcından bu yana, dünya çapında çok sayıda sağlık çalışanının da saldırıya uğradığı bildirildi.
Bu yılın, BM Genel Kurulu tarafından belirlenen 11'inci Dünya İnsani Yardım Günü olduğuna işaret edilen bildiride, 2003'te aralarında BM Irak Özel Temsilcisi De Mello'nun da bulunduğu yardım çalışanlarına düzenlenen saldırıdan bu yana, yaklaşık 5 bin insani yardım çalışanın öldürüldüğü, yaralandığı veya kaçırıldığı ifade edildi.
Bildiride, 2000-2009'a kıyasla, insani yardım çalışanlarına yönelik saldırılarda, 2010-2019'da yüzde 117 artış gözlemlendiğinin altı çizildi.
Geçen yıl sağlık çalışanlarına yönelik saldırılarda da artış kaydedildiği belirtilen bildiride, en fazla saldırının Suriye, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Afganistan ve Orta Afrika Cumhuriyeti'nde gerçekleştiği bildirildi.
Mali ve Yemen'de ise saldırıların bir önceki yıla göre iki katına çıktığı vurgulanan bildiride, insani yardım çalışanlarına yönelik zirveye ulaşan şiddet olayları karşısında BM'nin, faillerden hesap sorulması ve hayatta kalanlar için adalet çağrısında bulunduğu bildirildi.
İNSANİ YARDIM İHTİYAÇLARI DAHA DA ARTABİLİR
OCHA, geçen yıl yayımladığı "Küresel İnsani Değerlendirme 2019" raporunda, ülkelerin kalkınma oranları artmasına karşın her 70 kişiden birinin çatışma, afet, gıda güvensizliği, cinsel istismar, insan kaçakçılığı, zorla yerinden edilme gibi sebeplerle insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtmişti.
Yardıma en çok ihtiyacı olan ülkeler sıralamasında ciddi insani kriz yaşayan Yemen başı çekerken, bu ülkeyi kriz, iç savaş, afet gibi durumlarla mücadele eden Suriye, Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), Etiyopya, Nijerya ve Güney Sudan'ın takip ettiği bildirilmişti.
Raporda, insani yardım ihtiyaçlarının daha da artabileceği uyarısında da bulunulmuştu.