Piyasaların gözü bu hafta açıklanacak olan faiz kararına çevrildi. Enflasyonun beklentilerin üzerinde gelmesi ve son dönemde TL'de yaşanan değer kayıpları sonrası Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan (TCMB) faiz artışı beklentileri arttı.
Ekonomi yönetiminin değişmesi ile piyasalarda oluşan iyimser hava son dönemde ABD tahvil faizlerinde yaşanan artışın dolar kuruna etkileri ile dağılmış durumda. ABD’de enflasyon endişesiyle tahvil faizlerinin ani yükselişe geçmesi, gelişen ülke para birimlerinde değer kayıplarını beraberinde getirdi.
Türkiye'de faiz oranları başlıca ekonomilere göre en yüksek seviyede olsa da, geçen hafta açıklanan enflasyonun şubat ayında yüzde 15'in üzerine çıkarak en son 2019'un ortalarında gördüğü seviyelere yükselmesinin ardından faiz oranlarının daha da artacağına dair beklentiler ortaya çıktı.
Bu gelişmelere paralel yatırım bankaları da faiz tahminlerini açıkladı. İşte yabancı bankaların açıkladığı faiz tahminleri…
ABD’li yatırım bankası Morgan Stanley Merkez Bankası’nın 75-100 baz puan arasında faiz artışına gitmesini bekliyor. Morgan Stanley’den James Lord daha önce, TCMB'nin 100 puan faiz artırımına gitmesini beklediğini ve bu faiz artışının TL'nin istikrar kazanmasına yardımcı olabileceğine dikkat çekmişti.
Ekonomistler raporlarında “Yüksek enflasyon, petrol fiyatları ve zayıf kur nedeniyle TCMB’den önden yüklemeli 100 baz puan faiz artışı bekliyoruz” değerlendirmesi yaptı. Banka, “Piyasa beklentilerine paralel faiz artışı gelse dahi gelişen ülkelere yönelik zayıflıklar nedeniyle dolar/TL’nin 7,75 seviyesinde dengeleneceğini düşünüyoruz” dedi.
Citigroup, paylaştığı bir yatırımcı notunda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 18 Mart'taki Para Politikası Kurulu toplantısında 50-100 baz puan artırmasını beklediğini söyledi.
ABD merkezli uluslararası bankacılık ve finansal hizmetler şirketi JP Morgan, geçen hafta yayınladığı notunda, şubat ayı TÜFE sonuçlarının ardından faizlerin mart ayında 100 baz artırılması beklentisine yol açtığını söyledi.
Goldman Sachs, “Ocak ve şubat Para Politikası Kurulu (PPK) toplantıları sonrasında, Türk Lirası üzerinde piyasa baskısının artması halinde risklerin daha fazla faiz artırımına doğru kayacağını ifade etmiştik. Uzun vadeli ABD getirilerinde yükseliş ve Türkiye’nin TÜFE verisinde yukarı yönlü sürpriz ile birlikte, şimdi bu risklerin gerçekleştiğini düşünüyoruz” dedi.
Öte yandan, Societe Generale, Deutsche Bank ve Credit Agricole gibi bankalar da mart ayındaki toplantıda 100 baz puan faiz artırımı beklediklerini dile getirmişti.
Hollanda merkezli Rabobank'ın Gelişen Piyasalar Kur Stratejisti Piotr Matys de, yaptığı açıklamada şubat enflasyonunun beklentilerin üzerinde geldiğine işaret ederek, TCMB'nin 18 Mart'ta faiz artışa gitme ihtimalinin arttığını belirtmişti.ABD'de tahvil faizlerindeki artışın devam ettiğini ve doların güçlendiğini hatırlatan Matys, TCMB'nin bir faiz artışına gitmesinin TL'yi destekleyeceğini, TCMB'nin adım atmamasının ise bazı yatırımcıları sıkı para politikası uygulanacağına dair güven konusunda hayal kırıklığına uğratabileceğini dile getirmişti.
Merkez Bankası, Naci Ağbal'ın başkanlığa getirilmesinden sonra gerçekleştirilen ilk toplantıda 475, ikinci toplantıda ise 200 baz puan olmak üzere toplamda 675 baz puan faiz artışına giderek politika faizini yüzde 10.25'ten, yüzde 17 seviyesine çekmişti. 2021 yılında yapılan iki toplantıda ise faiz oranını değiştirmemişti.