Bu iş bitmedi demiştim !..

Taner ULUTAŞ

Fetullah Gülen’in başını çektiği öne sürülen, 15 Temmuz darbesi ile ilgili çeşitli iddia ve tartışmalar uzun süre devam edip durdu. Fetullah Gülen’in üzerinde resmi olan bir dolarlık askerlerine, savcıları ile yargıçlarına Türkiye az daha tuş olacaktı.

Gülen’in parasını cebine koyanlar, insanın paranın sahtesini, para da insanın sahtesini yaptığını görmezden geldi. Ve hala daha canlı bombalar ile masum insanları öldürmekten geri durmuyorlar. 

Önceleri ‘Gülen’ ile birlikte gülmeye çalışan Erdoğan, hayatın, bir fotoğraf makinesi objektifi olmadığını ve ne yazık ki, her karesinde gülmenin hele hele ‘Gülen’le, gülmenin mümkün olmadığını sanırım artık anladı.

Daha önceki yazımda, 15 Temmuz darbesinden sonra bu iş bitmedi ve devam edecek demiştim. Milli İstihbarat Teşkilatının yeniden ele alınması ve revizyona tabi tutulması gerektiğinden de dem vurmuştum. 800 kişinin teşkilattan uzaklaştırılarak 13 kişi bırakıldıktan sonra askerin istihbarat damarının kesilmesi tamir edilmeli, bu işin uzmanı özellikle Atatürkçü laik askerlerden de bu konuda destek alınmalı demiştim.

Rus Elçisine suikast olayı, ne demek istediğimi açıkça ortaya koydu. Ssevmek için “yürek” sürdürmek için “emek” gerektiği sözünden hareketle bir dolarlık askerler yerine Atatürkçü ve laik Cumhuriyetin bekçileri olan askerleri yürekten sevmek için Erdoğan’ın emek sarf etme zamanının geldiğini bilmem dile getirmekte yarar varmı?

Cudi dağında PKK’ya silah yardımı yapan ABD helikopterinden sonra, Gezi olaylarının arkasındaki gücün kimliğinin, serap olmaktan çıkıp gerçeğe dönüşmesi, en sonda yaşanan 15 Temmuz darbesi gidilecek köyün minarelerini bize gösteriyor.

Fetullah Gülen’e ABD’de yaşaması için yeşil kart çıkartan CIA’in etkili isimlerinden Graham Fuller’in ‘Büyük Ada’da 7 kişi ile gerçekleştirdiği toplantıdan sonra, 26 Temmuz’dan sonra konuşacağım açıklaması ile ABD’li, ordunun üstünde de bir yetkiye sahip olan Yarbay Timoty Cook’un Ankara’da çevirdiği dolaplara nokta konulacağı herhalde beklenmiyordu?

Çünkü bu işin bitmediğini ve puslu havayı seven kurtlar gibi birilerinin de yeni bir hamle için puslu havanın oluşmasını beklediklerini ünlü şarkıcı Metin Şentürk’ün bile görmesine karşın, Sayın Erdoğan’ın görmemesine imkân yoktur sanırım.

Numaralarına kadar yazdığımız tankları ile NATO’ya bağlı Acil Müdahale gücün darbede etkili olmaya çalışmasından sonra, darbenin kimin tarafından yapıldığını anlamamak için çok saf olmak gerekir.

Putin’in baş danışmanı Aleksandır Dubin’in,  Erdoğan’a darbe olacağını bildirmek için 2 gün kapılarda beklemesi boşuna mıydı?  Rus Elçisine yapılan suikast, daha önce Rus uçağının düşürülmesi, canlı bombalar, Türkiye’nin Rusya’ya yakınlaşmasından kaynaklanıyor.

Daha önce Rusya’ya yaklaşan Menderes’in başına gelenlerin benzeri, şimdi Rusya ile kol kola giren Erdoğan’ın başına da getirilmeye çalışılıyor. Ve bu meseleye son nokta konmuş değil. Daha çok canlı bombalara tanık olacağız. Ne zamana kadar diye sorarsanız onu da söyleyeyim. Taaa ki Erdoğan tekrar ABD’nin peyki yani uydusu olana kadar bu terör olayları ve Türkiye üzerine oynanan oyunlar sürecek. Ve birkez daha söyleyeyim. Bu iş bitmedi.

*****

Patlatılan dinamit elektrik trafosunu hasara uğrattı

Kıb-Tek'e ait Taşocakları bölgesinde elektrik üretimi sağlayan trafo, Taş Ocaklarında patlatılan dinamitlerin kurbanı oldu. Patlatılan dinamitler sonrasında düşen kayaların, trafonun üzerinde bulunan 3 fincana isabet ederek kırması,  Haspolat ile Haspolat Sanayi Bölgelerine su sağlayan motorların çalışmamasına neden oldu.

PATLATILAN DİNAMİTLER ELEKTRİK TRAFOSUNU HASARA UĞRATTI

Haspolat ve Sanayi Bölgelerine su sağlayan motorlardan birisinin patlatılan dinamitler sonrasında trafoda hasara neden olduktan sonra tamamen durması, bir diğerinin de kısmen çalışması Haspolat ile Sanayi Bölgelerini susuz bıraktı. Trafoya bağlı iki motorun biri çalışmazken bölgeye bir motor vasıtası ile su verilmeye çalışıldığı ancak bir motor ile verilmeye çalışılan suyun bölgeye yetmemesi nedeni ile bölgenin su sıkıntısı çektiği öğrenildi.

MOTORLARIN BİRİ DURDU DİĞERİ KISMEN ÇALIŞIYOR

12 günden fazla bir süredir trafoda meydana gelen arızanın nihayet giderildiği ancak bölgeye yeterli suyun henüz verilemediği belirlendi.

 Güvenilir bir kaynak yaptığı açıklamada, 12 günü aşkındır, Taşocakları bölgesindeki trafoda arıza var. Yapılan tespitlerde, patlatılan dinamitler sonrasında düşen kayalar nedeniyle 3 fincanın kırık olduğu belirlendi.  Bölgeye su veren 2 motordan bir tanesi, çalışmıyor. Çalışan motor ile bölgeye münavebe usulü ile su verilmeye çalışılıyor dedi.

AKÜFERLERE SU SAĞLAYAN KAYNAKLAR YÖN DEĞİŞTİREBİLİR

Ayni kaynak açıklamasına devamla, önemli olan bölgedeki trafonun düşen kayalar ile hasarlanması değil. Korktuğumuz, burada patlatılan dinamitlerin, Değirmenlik Belediyesine ait bu bölgedeki kuyulara da hasar vermesidir. Burada su açısından zengin aküferler vardır. Patlatılan dinamitler sonrasında bu aküferlere su akışını sağlayan kaynaklar, başka tarafa yönelirse işte o zaman çok vahim sonuçlar ortaya çıkar. Bu nedenle Çevreciler ile Çevre ’den sorumlu bakanın bu konuda hemen tedbir almaları gerekir ifadesinde bulundu.

******

Sokak Lambası yanmıyor ama ücreti ödeniyor

Kıb-Tek yanmayan sokak lambalarının ücretini halktan almaya devam ediyor. Haspolat Belediye Evleri Ana girişinde D Blok 2 numaralı apartman önündeki sokak lambaları uzun süredir yanmamasına karşın elektrik ücreti halktan alınmaya devam ediliyor.

Bölgede ikamet eden vatandaşlar, yaptıkları açıklamada, belki de bir yıldır bizim sokaktaki lambaların bazıları yanmıyor. Sokak Lambalarının yanmadığını kuruma bildirdik. Ancak ne gelen nede giden oldu. Ancak bize gönderilen elektrik faturalarında sokak aydınlatma ücreti çatır çatır alınıyor dedi.

Ayni kaynak açıklamasına devamla biz bu durumu elektrik dairesi yetkililerine bildirdik ancak sonuç alamadık. Peki bu işi yapması gerekenler işlerini yapmıyorsa ve bizden çatır çatır yanmayan lamba için para alıyorlarsa biz bu durumu kime şikayet edeceğiz ifadesinde bulundu.

******

Fıkra:

Askere gerek yok 

Dünyada suç işleyip Cehenneme gönderilenler Allah tarafından kamplara ayrılmış. Bir gün Cehhennemi teftişe giden bir Melek, etrafı tel ile çevrili içinde ateş yanan bir kuyunun başında durmuş.

 Kuyunun başında ellerinde otomatik silahlar bulunan Amerikan Askerleri sürekli olarak kuyuya bomba atıp ateş ediyorlardı. Melek askerler niçin bomba atıp ateş atıyor diye sorunca kuyudan kaçmak isteyen çok. Bunun için Amerikan askerleri buraları korumakla görevli demiş. Melek kafa sallayarak yürümüş.

Biraz ileride bir başka kuyu görmüş. Onun başında da Nazi Askerleri habire tuttuklarını fırına atıyorlardı. Yine bomba ve makineli tüfekler ile kuyuya da ateş ediyorlardı. Kafa sallayarak yine yürümüş bizim Melek. Öyle bir yere gelmiş ki, kuyunun etrafında ne tel örgü var. Nede asker. Cebrail efendiye niçin bu kuyunun başında asker yok diye sormuş. Cebrail hemen cevap vermiş. Bu kuyuda Kıbrıslılar var. Kuyudan çıkmak isteyeni diğer Kıbrıslı ayağından tutup aşağı çekiyor. Kuyunun duvarına basıp yükselmek isteyeni de ayağından aşağı indiriyorlar. Bunun için buralarda askere ve bekçiye ihtiyaç yok demiş. 

*****

Günün sözü

Hayat ne aşk davasıdır

Nede ekmek kavgasıdır.

Hayat

İnsan kalabilme mücadelesidir.

Şerefinle, namusunla onurunla,

*****

Günün Fotoğrafı