Bütçe Yasa Tasarı komitesi toplantılarını sürdürdü

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi, 2016 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’yla ilgili görüşmelerini 51 milyon 415 bin 200 bin TL’lik Bayındırlık, Çevre ve Kültür Bakanlığı bütçesiyle sürdürüyor.

EVREN: “ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ”

Bayındırlık, Çevre ve Kültür Bakanı Kutlu Evren, yeni kurulan bakanlığın 7 daireden oluştuğunu belirterek, 2015’e nazaran 2016 bütçesinin küçültüldüğünü gördüklerini, bunun bazı sıkıntılar getireceğini, ancak ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

DİNÇYÜREK: “VERİM DÜŞECEK”

DP-UG Milletvekili Hakan Dinçyürek, bakanlığın 4 aylık performansı için olumlu konuşamayacağını söyledi. Dinçyürek, hükümetlerin ülkeye en iyi şekilde hizmet etmek için kurulduğunu varsaydıklarını belirterek, bakanlık dağılımlarına bakınca çevre konusunda verimliliğin düşeceğinin görüldüğünü savundu.

Bayındırlık, çevre ve kültürün birarada olduğu başka bir ülke olmadığı görüşünü ifade eden Dinçyürek, “Bu bakanlık kurulurken mantığın topluma daha iyi hizmet olduğunu herhalde biri bize anlatamaz” dedi.

Dinçyürek, “bugüne dek birlikte çalışmamış, farklı binalarda yer alan dairelerin bir anda takım oluşturup çalışmasını beklemenin abesle iştigal olduğu” görüşünü ifade etti.

Hakan Dinçyürek, “Bu bakanlığın ülkeye hizmet için, organizasyon, teşkilat anlamında doğru kurgulanmadığının sonucu ortadadır” dedi.

“KALİTELİ YAKITA GEÇİŞ ISRARIM DİRENÇLE KARŞILAŞTI”

Kendi bakanlığı döneminde enerji üreten tesislerde kaliteli yakıta geçiş için ısrar ettiğini ve Bakanlar Kurulu’na önerge götürdüğünü,ancak dirençle karşılaştığını anlatan Dinçyürek, KIB-TEK’in elektrik üretim maliyetini artıracağı argümanı olduğu için buna karşı çıktığını belirtti.

DP-G Gazimağusa Milletvekili Hakan Dinçyürek, kaliteli yakıta geçilince değil zam indirim yapılması gerektiğini defalarca izah ettiğini, ancak KIB-TEK’in “hükümetin önüne öcü korkusu serdiğini” ve başka gerekçeler de öne sürdüğünü, böylece önergesinin reddedildiğini, bakanlığının yetkisini kullanarak yakıt girişini denetleyeceğini söyleyince yüzde 1 kükürt içeren daha çevreci yakıta geçilmesi kararı alındığını anlattı.

Kaliteli yakıta geçiş kararının uygulanması için KIB-TEK’e altı aylık geçiş süreci verdiklerini belirten Dinçyürek, KIB-TEK’in 2015 yılı için talep ettiği 50 milyon TL’yi de 115 milyona çıkardıklarını kaydetti.

Dinçyürek, hükümet değişir değişmez KIB-TEK Yönetim Kurulu’nun “Teknecik’e filtre takmayacağız” diye açıklama yaptığını; kendisinin bunu asla kabul edemeyeceğini ifade etti. Dinçyürek, KIB-TEK’in Bakanlar Kurulu’na bu konuda taahhütte bulunmuşken bu tavrının doğru olmadığını anlattı.

 “FARK 5 DOLAR”

Dünya petrol fiyatlarının düşüş eğiliminin sürdüğünü kaydeden Hakan Dinçyürek, bir ton yüzde 3.5 kükürt içeren yakıt ile yüzde 1 kükürt içeren yakıt arasındaki fiyat farkının sadece 5 dolar olduğunu ifade etti ve “Bu mu bizim insanımıza verdiğimiz değer?” diye sordu.

Bakan Kutlu Evren’in çevreyle ilgili önergelerde daha hassas olmasını isteyen Dinçyürek, AKSA’daki verilerin online olarak Çevre Dairesi’nce görüldüğü halde bu konuda spekülasyonlar yapılmasına izin verildiğini savundu. Eğer ölçümlere göre sorun varsa bunun da halka şeffaf olarak açıklanmasını isteyen Hakan Dinçyürek, “AKSA’daki filtre çalışmıyorsa bakanlık bunu çalıştıracak, çalışıyorsa açıklayacak. Biz verimli şekilde çalışmasını ve kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz” diye konuştu.

KIB-TEK’in 2 jeneratörü ÇED raporu olmadan devreye koyduğunu, bu konuda Çevre Dairesi’ni defalarca göreve davet ettiğini belirten Dinçyürek, filtre, jeneratörün verimliliği gündeme gelmesin diye ÇED raporu alınmadığını savundu.

“Sürdürülebilir bir çevre gündemden düştü mü?” diye soran Hakan Dinçyürek, “Adına reform hükümeti diyen hükümet, kaliteli yakıta geçiş kararını askıya aldı. Bu İyi İdare Yasası’na da aykırıdır. Kimsenin insan sağlığıyla oynama hakkı yoktur. Bu dünyaya, insanlığa karşı da bir suçtur” dedi.

“EURODİZELE GEÇİLMELİ”

Eurodizel ile mazot konusundaki devlet politikasını eleştiren Dinçyürek, vergiler yüzünden vatandaşın kötü yakıt kullanmaya teşvik edildiğini, oysa artık mazot ithalatına son verilmesi gerektiğini anlattı.

Hakan Dinçyürek, çiftçiler için renkli Eurodizel uygulamasına geçilmesi gerektiğini de ifade ederek, insan sağlığını koruyan, devlete zararı olmayan bu uygulamaya niçin geçilmediğini sorgularken ortada bir akıl tutulması olduğunu gördüğünü söyledi.

 “SERHATKÖY VE MEVLEVİ’DE YENİ VAHŞİ DEPOLAMA ALANLARI OLUŞTU”

Vahşi depolama alanlarının kapatılacağı vaadine işaret eden Hakan Dinçyürek, Serhatköy ve Mevlevi’de yeni ve vahşi depolama alanları oluşturulduğunu; oysa yapılan anlaşmaya göre çöplerin Güngör’e taşınması gerektiğini belirterek, bu konuda önlem alınmasını istedi.

Hakan Dinçyürek, özel çevre koruma bölgelerinin korunması için kendi giderinin kendi içinde finanse edilmesi amacıyla kendi bakanlığı döneminde hazırladıkları taslağın sonuçlandırılmasını talep etti.

Devletin kaçak elektrik çektiğini savunan ve eleştirilerde bulunan Dinçyürek, bakanlığı göreve çağırdı.

Beşparmak Dağları’nın mahvedildiğine işaret eden Dinçyürek, gelecekte güneyde yapılacak yol ve limanlar için de bu dağın mı patlatılacağını sordu.

Dinçyürek, bu hafta Bakanlar Kurulu’ndan geçen tüzükle yeni taş ocaklarının düzenlendiğini belirterek, kendi bakanlığı dönemindeki düzenlemelerden geri adım atıldığını savundu ve tüzüğü eleştirdi.

Kendisi bakanlığa geldiğinde taş ocakları konusunda objektif görünen sübjektif kriterler bulduklarını ve düzenlemeler yaptıklarını anlatan Dinçyürek, işletme için 13 tane olmazsa olmaz kriter koyduklarını kaydederek, bunlarla ilgili bilgi verdi.

Hakan Dinçyürek, “Taş ocakları sadece maden mühendislerinin insafına bırakılamaz. Çevre Koruma Dairesi ve Çevre Bakanlığı’nın mutlaka sürecin içinde yer alması lazım. Çevrenin korunması ve geleceğe düzgün bir çevre bırakılması amacıyla bu tüzükte gerekli yeri almalısınız. Lütfen bu tüzükle ilgili itirazlarınızı koyun” dedi.

Ülkede 59 taş ocağı bulunduğunu, ama özelde çalışan maden mühendisinin bir elin parmaklarını geçmediğini ifade eden Dinçyürek, Bakanlar Kurulu’ndan geçen tüzüğün objektiflikten uzak olduğu görüşünü dile getirdi ve birkaç kişiye rant sağlama adına yapılmışsa bundan üzüntü duyduğunu söyledi.

Dinçyürek, Türkiye ile imzalanan Orman Eylem Planı’nın gerisinde kalındığını, bunun hızlandırılması gerektiğini belirterek, bu gerilemenin yıllar içinde oluştuğunu kaydetti. Çam kese böceğiyle mücadelede entegre sistemin sürüp sürmediğini soran Dinçyürek, yapılanlar hakkında bilgi istedi.