Posta’dan Oya Çınar’a konuşan Şıkel’in açıklamalarından bir kısım şöyle:
Hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Gittikçe içimdeki çocuğu daha çok korumaya çalışır oldum. O içimdeki heyecan ve mutluluk olmasa hakikaten şu an çok yorulmuş bir kadın olabilirdim. Eskimeme sebeplerimden biri de bu bence.
Yaş kompleksini 35’te bırakmışsınız. Şimdi 39’sunuz. 35 neyin dönemeciydi?
Ne bileyim... Ben aslında saymanın, zamanın ve yaşın olmadığını düşünüyorum. Hani bu işte döngü var ya... Her sene bir yaş alıyoruz, haftada yedi gün 24 saat var vesaire gibi. Bunlar bana bir şey ifade etmiyor. Ben şu an yaşadığım yaştayım, ama sen buna istersen beş de istersen 15 de. Bir an geliyor 70 yaşında bir insan gibi hissettiğim de oluyor. “Her insan hissettiği yaştadır” sözünü çok içselleştirdim sanırım.
“Gerçekten kıskanıyorum. Çok güzel ya!” dediğiniz bir kadın oldu mu hiç?
Valla ben kendi hayatımı, ruhumu kıskanıyorum. Güzellik benim için çok boş bir kavram. Çünkü geçici. Beğendiğim kişinin de güzelliği geçici. Düşünsene bir yıl sonra bile aynı güzellikte olmayacak. Çünkü bir yaş daha ilerleyecek, yaşlanacak. Dolayısıyla böyle görsel algımızı süsleyen geçici, fani şeylerle kıskanabileceğim kimse yok hayatımda.
“Hâlâ sırrını çözemedim” dediğiniz bir şey?
Sırını çözemediğim hiçbir şey yok. Hayatı çok iyi anladım. Çevremizde yaşananlardan etkilendiğimiz sürece dünya zaten cehenneme dönüyor. O yüzden hep yüksek bilinçte kalmak gerekiyor.