Kamuoyunda ‘Ciciş’ kardeşler olarak bilinen Esra ve Ceyda kardeşlerden Esra Ersoy (39), 13 yaşındaki bir çocuğa cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 10 yıl 1 ay hapse mahkum edilmiş ve hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı.
BASİT YARALAMADAN TAHLİYE OLMUŞTU
Bir süre önce ‘basit yaralama’ suçundan tutuklu bulunduğu Hendek Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu’ndan Covid-19 salgını nedeniyle ikametinin bulunduğu karakola imza vermek şartıyla süreli olarak tahliye edilen ve bu kapsamda imza atmak için Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü Etiler Şehit Naci Soydan Polis Merkezi Amirliği’ne giden Ersoy, hakkında bulunan yakalama kararı nedeniyle bugün gözaltına alındı.
AĞLAYARAK KENDİNİ SAVUNDU
Esra Ersoy, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi.
Ersoy, konuyla ilgili soruya ağlayarak, “İftiraya uğradım. Böyle bir şey yapmadım ki pişman olayım” dedi.
Bodrum’daki mahkemeye İstanbul Adalet Sarayı’ndan Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile bağlantı yapılan Esra Ersoy’un yüzüne kararın okunmasının ardından tutuklanmasına karar verildi. Esra Ersoy Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Cezaevi girişinde Ersoy, “Ben masumum. Alnım ak. Masumluğum da kanıtlanacak” dedi.
Karardan sonra Esra Ersoy’un avukatı Merve Uçanok “Esra Hanım’ın masumiyetine inanıyoruz ve dosyada toplanmayan birçok delil var. Biz istinaf aşamasında bunları da sunduk. Sonuç alacağımıza inanıyoruz” dedi.
“13 YAŞINDA GİBİ DURMUYORDU”
Esra Ersoy, geçen günlerde Instagram hesabından yaptığı açıklamada şunları söylemişti:
“Bunu siz de biliyorsunuzdur ki peşimde dolu erkek varken 13 yaşında çocuğu ne yapayım ben Allah aşkına! Ayrıca 13 yaşındaymış gibi de durmuyordu, iri yarı, boyu benden uzundu falan. Telefonum şarj olurken bir sebepten dolayı sızmışım. Ben uykudayken bu çocuk bir pislik yapmaya çalışmış ki uyandığımda elbisemin önü yırtıktı. Annesine de korkusundan yalan söylemiş, kendi işlediği suçu bana atmış. Kapı çalmış, kapıyı açmamış ben uyandığımda kendi ellerimle kapıyı açıp gittim. Kapıda annesi vardı ve belliydi ki beni sevmeyen biri olduğu aslında. Eline de fırsat geçmiş analı oğullu bana iftira attılar. Ortada hiçbir delil yok ve bana bu damga nasıl yapıştırılabiliyor? Allah yukarıda biliyor ki ben masumum, Allah’ım beni bu kâbustan uyandır.”
DAVA DOSYASINDA OLAY: “KAMERA ŞAKASI DE”
Dava dosyasına göre Esra Ersoy, geçen yıl Bodrum’da ailesinin kiraladığı konutta tatil yapan 13 yaşındaki S.B.’nin yalnız olduğu sırada evin kapısını çaldı. Ersoy, S.B.’ye erkek arkadaşından kaçtığını söyleyerek eve girdi. Bir süre sonra Ersoy, S.B.’nin evinde uyuşturucu hap aldı. Aldığı hapın etkisiyle, “Kaç kişi benim ile olmak için para teklif ediyor, senden para istemiyorum” diyen Ersoy, daha sonra S.B.’nin şortunu indirerek tacizde bulundu. Bir süre sonra S.B.’nin annesi kapıya geldi. Ersoy, S.B.’ye annesi kapıyı açtığında bunun bir kamera şakası olduğunu söylemesini istedi. Kendisini tanıtan ve ünlü biri olduğunu söyleyen Ersoy, bir süre sonra annenin eve girmesiyle konutu terk etti. S.B. de annesine başına gelenleri anlattı. Bunun üzerine aile karakola giderek şikayetçi oldu. Başlatılan soruşturma kapsamında ifadesi alınan Ersoy, taciz iddiasını reddederken eve girdiğini kabul etti.
Mahkeme yargılama sonucunda Ersoy’u, ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesiyle 8 yıl hapse mahkum etti. Ersoy’un işlediği diğer suçun ‘tehdit’ değil ‘tehdit kullanmak suretiyle konut dokunulmazlığını ihlal’ suçunu oluşturduğuna hükmeden mahkeme, sanığa bu suçtan da 2 yıl 1 ay hapis cezası verdi. Ersoy toplamda 10 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı.