Çıkmaz Sokağın Katma Değeri…

Kıvanç BUHARA

  Bir gün mutlaka, Toplumları ve toplulukları oluşturan halk, kendi kendini yönetmesini öğrenecek ve bunda da ısrarlı olacak… Peki; Halkların kendi kendini yönetmesi, bu günkü “ demokrasi “ ile eş anlamlı mıdır? Katiyen değildir! Bu gün, en ileri demokrasilerde bile, egemen olan halkın yönetimi değil, seçkinlerin ve sözüm ona bin bir hile ile seçilen ve atanan yüksek orunlu bireylerindir! Bu “ bireyler “ ister sosyalist, isterse kapitalist ideolojinin temsilcileri olsunlar, sonuçta bir bürokrat sınıf oluştururlar… … ve her kademede öncelik ve en büyük parsa (*) onlara aittir! SSCB’de (**) bu sınıf Komünist parti Merkez Komitesi ve parti üyelerinden oluşmaktaydı! Bundan dolayıdır ki, bizim gibi demokrasi aldatmacasıyla yönetilen dünya dışı ülkelerde, seçkin bireyler, bu yüksek orunlu görevlere gelebilmek için aralarında kıyasıya kavga ederler! Hem kendi içlerinde hem de düşman saydıkları karşıtları ile… Yakın geçmişimizin politik gelgitlerine bakarsanız, o şuursuz, amansız ve imansız kavgaları, çekişmeleri göreceksiniz! Hiçbir çıkarı olmadan partilerini destekleyen saf üyeleri çıldırtan manzara şu… Zıt kutupların mensupları, kendi içlerindeki rakiplerini ekarte etmek için, her türlü imece ilişkisinde buluşmaktadırlar! Çamur atma, karalama, itibarsızlaştırma, yalan, riya… … hep o para yüklü makamlar için! Sonuçta, sosyalist veya aristokrat bürokrasi, para babalarının çıkarlarının bekçiliğini yaparken, halkı çiğnerler, zıvanasını çıkarıp posasından kendilerine pekmez üretirler! Dillendirilen ise, “ zenginin parası, fukaranın dilinde sakız olur” söylemidir… *** Yolun bu zikzaklı virajında; yazarların, çizerlerin tepkilerini, hezeyanlarını anlamak güçleşiyor! “ Sol Parti “ CTP, acımasızca eleştiriliyor… “- Daha gecen gün, Milletin Meclisinde, kanlı bıçaklı olan sağcılar ve solcular nasıl hükümet kurarlar? “ Peki ama; Hoş görülen, herkesten asgari kabul gören CTP- DP koalisyonu, iki sol partinin koalisyonu muydu? DP tamamdı da, UBP mi tu kaka? CTP de sağ kulvarda (!) koştuğuna göre, nedir bu öfke, bu ironi? Haaa! Biraz fikir jimnastiği yapar ve “ saksıyı “ hakkını vererek çalıştırırsak, tiyatronun gizli senaryosu şöyle… Demokrat Parti ve Denktaş’ın adı silinmeli, bir daha siyasi sahnede yer almayacak şekilde tasfiye edilmeli! Bu dayanılmaz arzuyu duyan kim? Tabii ki, Ak Parti ve Sayın Erdoğan! DP muhalefette kalırsa, silinir mi gerçekten? Bu küçücük ülkede, DP’nin kurulmasını zorunlu kılan siyasi şartlar bittiyse silinir… Ancak, bu çıkmaz sokağın çıkmazı devam ederse… …  çok DP’ lerin kurulduğunu görürüz, kısmet olursa!