Covid-19 sonrası devam eden tat ve koku kaybına karşı ne yapmalı?

CovId-19'un sık rastlanan belirtilerinden biri de koku ve tat kaybıdır. Üstelik bu sorun bazen hastalar iyileştikten sonra da devam edebilir.

CovId-19'un sık rastlanan belirtilerinden biri de koku ve tat kaybıdır. Üstelik bu sorun bazen hastalar iyileştikten sonra da devam edebilir. Nitekim son zamanlarda “Koku kaybım düzelmedi, ne yapmalıyım?” şeklindeki sorularla sıkça karşılaştığını belirten Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz'e bu sorunun kalıcı olup olmadığını ve tedavi yollarını sordum. İşte bu konuda verdiği bilgiler…

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz

VİRÜS KOKU SİNİRİ YOLUYLA BEYNE İLERLEYEBİLİYOR!

CovId-19'un başlangıç döneminde biz koku kaybını fazla duymamıştık. Ön planda beyin felci baş ağrısı gibi yakınmalar varken birkaç ay sonra özelikle Avrupa'dan koku kaybı ile ilgili yakınmalar bildirilmeye başladı. Koronavirüs vücuda burun yoluyla girebiliyor ve burnumuzun içinde bizim koku sinirlerimiz var. Koku sinirlerini harap ettiğinde kişilerde tat ve koku kaybı birlikte oluyor. Tat kaybı, aslında koku kaybının yol açtığı bir tablodur. Koku siniri yoluyla burundan girdikten sonra beyine kadar ilerleyip daha ciddi tablolara yol açabiliyor. Covid-19'da geçmişe dönüp baktığımızda koku kaybı olan hastaların biraz daha beyin etkilenmesinin ciddi olduğunu görüyoruz. Ön planda da unutkanlık Alzheimer gibi beyin sisi gibi tablolara zemin hazırlayabileceğini belirten çalışmalar var.

YAŞAM KALİTESİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

Koku kaybı çok önemli bir sorun. Çünkü koku almak  dünyayla beyninizin erişimini sağlar. Dışarda bir yangın olduğunda ya da ocakta bir şeyi unuttuğunuzda, yanmaya başladığında siz onun kokusunu alamazsınız bunu fark edemezsiniz. Yediğiniz yemeğin kokusunu alamamanız, tadını da alamamanıza sebep olur. Koku kaybı yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur.

NASIL TEDAVİ EDİLEBİLİR?

Koku kaybı uzun süren hastaların tedavisinde koku terapisi ön plana çıkıyor. Koku terapisi, koku almayı unutmuş olan beyindeki koku merkezine tekrar uyarı göndererek beyni koku alması için harekete geçirmek, eğitim vermek anlamına geliyor. Bunu nasıl yapıyoruz? Nane, limon, lavanta gibi biraz daha keskin ama sinire zarar vermeyen hoş kokulara başvuruyoruz. Yaklaşık altı haftalık bir terapi sürecinde her gün günde 1-2 dakika süre ile birkaç kez bu kokuları koklatıyoruz. Her koklatma seansında beyine bir uyarı gidiyor ve koku merkezi tekrar canlanıyor. Koku terapisinin yanı sıra Alfa Lipoik Asit dediğimiz bir destek vitaminimiz var. Bu vitamin brokoli, ıspanak, domates, keten tohumu yağı, Chia tohumu ve ceviz gibi yiyeceklerde bulunuyor ama eğer Covid-19'a bağlı koku kaybınız gelişti ise daha yüksek dozlarda kullanmak gerekeceği için bir destek supleman şeklinde almanızı öneririm. Alfa Lipoik Asidin koku sinirlerini tekrar tamir edebildiği yani sinir koruyucu nöroprotektif dediğimiz bir etkiye sahip olduğu belirtiliyor. Alfa Lipoik Asidin yaklaşık üç ay kadar kullanılması öneriliyor. Çünkü beyin ve sinir hücresinin kendini yenilemesi yaklaşık üç ay içinde mümkün oluyor. Dolayısıyla doktorunuzun önerisiyle üç ay kadar böyle bir desteği kullanarak tekrar koku sinirinizin sağlamlığının geri gelmesine destek olabilirsiniz.

BAZEN KALICI OLABİLİYOR

CovId-19 ile başlayan koku kaybı probleminiz  hâlâ devam ediyor olabilir. Koku kaybı maalesef hastaların bir kısmında kalıcı olarak devam ediyor, yüzde 90 hastada altı hafta içinde düzelirken yüzde 10 kadar kişide hâlâ geçmeyen kalıcı koku kayıpları var.

BU SORUNUN UZUN SÜRMEMESİ İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

■ Covid-19'un mümkün olan en kısa sürede teşhis edilip, bir an önce tedaviye başlanması önemlidir.

■ Koku kaybınız varsa koku terapisine başlayabilirsiniz.

■ Kan pıhtılaşmasını önleyici kan sulandırıcı ilaçları kullanmaya hastalığa ait genel şikayetler düzelmiş olsa da doktorunuzun tavsiyesiyle minimum bir ay boyunca devam etmeniz gerekir.

■ Deniz suyu ile burun temizliği yapmanız da faydalıdır.