COVID-19'u hafif geçiren veya belirtisiz geçirdiği için hasta olduğu anlaşılamayan çocuklar, 2 ila 6 hafta sonra nadir görülen MIS-C hastalığına yakalanabiliyor.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Romatolojisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Seza Özen, COVID-19 sonrası çocuklarda görülen Multisistem Inflamatuar Sendromu-Çocuk (MIS-C) hastalığına ilişkin bilgi verdi.
Özen, tam olarak nedeni bilinmese de nadiren çocukların COVID-19'a karşı aşırı reaksiyon vermesi sonucunda "sitokin fırtınası" oluşabildiğini ve bunun ağır romatizmalı çocuklarda görülen komplikasyonlara benzediğini söyledi.
Tedavi yöntemleri tüm Türkiye ile paylaşıldı
İlk hastayı Temmuz 2020'de gördüklerini ve bu zamana kadar 120'ye yakın hastayı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi ettiklerini aktaran Özen, bununla ilgili bulgular ve diğer tedavi yöntemlerini tüm Türkiye ile paylaştıklarını anlattı.
Prof. Dr. Özen, MIS-C'nin çocuk enfeksiyon ve romatoloji uzmanlarının birlikte izlediği bir durum olduğunu söyleyerek, "Çok etkin tedavi uygulamak gerekiyor. Bu etkin tedaviyi yapmazsanız çocuğu kaybedebiliyorsunuz. Bize çok ağır çocuklar geldi, hatta bir tanesi kalp transplantasyon adayı olarak gönderilmişti ve MIS-C'di. Tedaviden sonra yürüyerek taburcu ettik" dedi.
"COVID-19 geçirdiğini bilmiyorlar"
Ailelere dikkatli olmaları ve çocuklarını takip etmeleri uyarısı yapan Prof. Dr. Seza Özen, şöyle konuştu:
"Çocuklar COVID-19'u çok hafif, hatta semptomsuz geçirebiliyor fakat 2 ile 6 hafta sonra, bu çocukların yaklaşık binde birinde çok ağır bir tablo görüyoruz. Bu ağır tablo, yüksek ateşle başlıyor. Bu çocukların bir kısmının annesine sorduğumuzda, çocuğunun COVID-19 geçirdiğini bilmiyor bile.
Bize, 'Aile geçirdi.' diyor. Çocuğun COVID-19 geçirdiğini ancak antikor testi ile anlıyoruz. Yani aile geçiriyor, çocuk o kadar hafif geçiriyor ki fark etmiyorlar fakat 2 ila 6 hafta sonra bu ağır tabloyla bize gelebiliyorlar."
Yüksek ateş ve genel duruma dikkat
Prof. Dr. Özen, MIS-C'nin yine çocuklarda görülen ve nadir hastalıklardan biri olan kawazaki hastalığına benzediğine dikkat çekti.
Özen, "Döküntü, gözde, ağızda kızarıklık, karın ağrısı ya da ishal gibi bulgular ve en önemlisi yüksek ateş. O yüzden asıl ailelerin uyanık olması gereken konu yüksek ateş ve genel durumda bozulma. Bu, onları uyarmalı. Bize geldiğinde zaten hastanede birtakım tetkiklerle ona hemen tanı koyabiliyoruz. Çünkü kan değerlerinde MIS-C'ye has birtakım bozukluklar oluyor. Onun için bir kere hastaneye geldiğinde biz tanıyı kolayca koyabiliyoruz" diye konuştu.