Avrupa Komisyonu’nun yeni geçiş noktalarının açılmasıyla ilgili yapılacak inşaat işlerine de mali katkıda bulunmaya hazır olduğunu açıklaması sonrasında, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu Detay’a, çözümün finansal boyutu ve AB’nin sorumlulukları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
AB’NİN SORUMLULUKLARI VAR: Kıbrıs’ta çözümün bir maliyeti olacağına dikkat çeken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Avrupa Birliğine de büyük görev düştüğünü ve AB Komisyonu Başkanı’nın, bu yönde önemli vaatler verdiğini kaydetti. Burcu, AB’nin Kıbrıs’ta psikolojik ve etik bir sorumluluğu olduğunu kaydetti.
YERİNDEN EDİLECEKLER OLACAK AMA… : Çözüm için bir toprak ayarlaması olacağına işaret eden Burcu, temel prensibin yerinden edilecek insanların, yeniden düzgün bir hayat kurabilmeleri için gerekli olan her türlü yatırımın sağlandıktan, onların hayatsal ihtiyaçları karşılandıktan sonra, yerinden edilmesinin söz konusu olabileceğine vurgu yaptı. Burcu, mülkiyet konusunda ise ilgili her iki tarafın da kazançlı çıkacağı bir sistem kurulacağına dikkat çekti.
Oshan SABIRLI
Avrupa Komisyonu önceki gün aldığı bir karar ile Kıbrıs’ta malların ve kişilerin Yeşil Hat üzerinden dolaşımını düzenleyen 866/2004 sayılı (EC) Konsey Tüzüğü’nü değiştirmesi ve yapılan değişiklikle Derinya ve Lefke-Aplıç’daki yeni geçiş noktaları izin vermesi dikkat çekti. Buna bağlı olarak yapılan Komisyon açıklamasında, Komisyon’un daha somut destek sağlamak amacıyla yeni geçiş noktalarının açılmasıyla ilgili yapılacak inşaat işlerine de mali katkıda bulunmaya hazır olduğunu ifade edildi.
Konu ile ilgili Detay’a değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, AB’nin Kıbrıs’ta çözümün finansmanı için önemli bir aktör olduğunu kaydetti ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’in hali hazırda, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya vaatler verdiğini söyledi. Sözcü, AB’nin katkılarının böylesi küçük ölçekli katkılar olmasının ötesine geçmesi gerektiğine inanç belirtti ve “umarız AB bütünlüklü çözümün finansmanı ile ilgili de bir sorumluluk almış olur” yorumunda bulundu.
AB ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYACAK
Barış Burcu, “Kıbrıs Sorunu’nun çözümü sürecinde, Avrupa Birliği’nin her türlü katkısına açığız. Zaten talepkarız” dedi ve AB Komisyonu Başkanı Juncker ile gerçekleştirdikleri yemekli toplanıya atıfta bulundu. Burcu “Junker ile yediğimiz yemekte de söyledik, kendisi de teyit etti. AB, herhangi bir şekilde ihtiyaç duyulduğu anda elini taşın altına koyacak denildi. Umarız bu vaatler gerçekleşir ve böyle küçük ölçeklerde kalmaz bütünlüklü çözümün finansmanı ile ilgili de bir sorumluluk alınmış olunur” yorumunda bulundu.
Burcu, AB Komisyon Başkanı’nın Kıbrıs’a yaptığı ziyaret çerçevesinde Cumhurbaşkanı Akıncı ile bir dizi temasta bulunduğunu söylendi ve o ziyarette Junker’in ihtiyaç duyulduğunda, AB’nin Kıbrıslılar ve çözümün yanında olacağını ve her bir şekilde destek vereceğini denklere ettiğinin altını çizdi. Burcu, “Umarız bu söylediği yaklaşım ve ölçüt beklentileri karşılar nitelikte olur” dedi.
ÇÖZÜMÜN BİR MALİYETİ OLACAK
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Kıbrıs’ta çözümün bir maliyetinin olacağına ve bu maliyetin çeşitli kaynaklar tarafından karşılanıyor olması gerektiğine dikkat çekti. Sözcü, Annan Planı sürecinden sonra, uzlaşmamış bir Kıbrıs’ın, AB’ye alındığını, bu gelişme ışığında yapılacak değerlendirmede, bir şekilde AB’nin bu finansörlerden birisi olması gerekliliği olduğunu söyledi. Burcu çözüm sürecinde ne gibi ekonomik katkılara ihtiyaç duyulduğuna da işaret etti.
TOPRAK AYARLAMASINDA PRENSİP
Sözcü, Detay’a yaptığı açıklamada, toprak ayarlamasının henüz konuşulmadığını söyledi ve ufak bile olsa bir toprak ayarlaması yapılacağına dikkat çekti. Burcu, “buradaki temel prensip yerinden edilecek insanların, yeniden düzgün bir hayat kurabilmeleri için, gerekli olan her türlü yatırımın sağlandıktan, onların hayatsal ihtiyaçları karşılandıktan sonra, böyle bir yerinden edilme söz konusu olabilir. Ancak bu sayı az bile olsa, 1 kişi bile olsa bu çok önemlidir. Kimseyi mağdur etmemek lazım” dedi.
VATANDAŞLAR MAĞDUR OLACAK MI?
Detay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Oshan Sabırlı’nın peki vatandaşlar mağdur olacak mı? Bu mağduriyetin boyutu ne olacak? Şeklindeki bir soruya karşılık ise Barış Burcu mağduriyetler ile ilgili iki şey söyleyebileceğini kaydetti. Burcu “ilk olarak, bunlardan mülkiyet konusunda, toplumda yanlış bir algı yaratıldı. Sanki malın üstünde iki iddia sahibi varsa, biri tümden kazançlı çıkacak, diğeri de üstüne soğuk su içecek, mağdur olacak gibi bir yanlış algı yaratıldı” dedi.
HER İKİ TARAF DA KAZANÇLI ÇIKACAK
Bunun doğru bir şey olmadığını kaydeden Burcu, “herkesin o mülkü üstünde ve mülkün kullanımı ile ilgili elde ettiği haklarının ya mülk olarak ya takas olarak ya da parasal olarak karşılanacağı bir sistemden bahsediyoruz. Yani mülkiyet ile ilgili her iki tarafın da kazançlı çıkacağı bir sistemden bahsediyoruz” dedi.
TAZMİN EDİLMEDEN TAŞINMA OLMAYACAK
Toplumda toprak ayarlamaları ile ilgili yanlış bir algının daha yaratıldığına işaret eden Burcu yerinden olacak vatandaşlar ile ilgili ise çok önemli bir ayrıntının altını çizdi. Burcu “toprak ayarlamaları konusunda, yerinden edilecek kişi, bir kişi bile olsa, toprak ayarlamaları ile yerinden edilecek olan bu vatandaşların, hayatsal faaliyetlerinin, temel ihtiyaçlarının, hiçbir mağduriyet yaşamadan, bunlar karşılanmadan yerinden edilmemesi prensibi söz konusudur” dedi.
AB’NİN SORUMLULUKLARI VAR
AB’nin Kıbrıs’ta psikolojik ve etik bir sorumluluğu olduğunu kaydeden Barış Burcu, “2004’te Annan planına evet diyen Kıbrıslı Türkler bireysel olarak değil belki ama toplumsal hakları ile birlikte AB’nin üyesi olma hedefi ve gayreti içerisinde evet demişlerdir. AB’de toplumumuzu bu evet yönünde cesaretlendirmiştir. Fakat sonraki gelişmeleri hep birlikte yaşadık. Gerekli açılımlar sağlanamadı. Bazen AB’nin kendi ihmali yüzünden, bazen de Rum yönetiminin çıkardığı engeller yüzünden böyle oldu. Sebebi ne olursa olsun, toplumumuzun beklentileri ile ilgili eşdeğer oranda bir destek veya bir açılım yapılamadı. Yaşadığımız süreçleri dikkate alırsak bu önümüze çıkan yeni çözüm ortamında AB’nin yeni bir değerlendire yaparak daha çok katkı yapabileceği parasal olarak da daha çok katkı koyabileceği yeni bir tutum içine gireceğini ümit etmek isteriz” ifadelerini kullandı.
BÖLGEYE ÖRNEK OLMALI
Kıbrıs’ta çözümün bölgenin ve dünyanın da çıkarına olacağını kaydeden sözcü, “Kıbrıs’ı AB’nin sorunlu bir coğrafyası olmaktan çıkarıp, bölgeye örnek teşkil edecek, sorunsuz bir coğrafya parçası haline getirebilecek, sorunsuz bir coğrafya parçası haline getirebilmek gerek. Bu sadece Kıbrıslıların değil başta AB olmak üzere, bu tüm bölgenin ve dünyanın çıkarına olacaktır” dedi.