Meclis Genel Kurulu devam ediyor…
Katma Değer Vergisi (Değişiklik) Yasa Tasarısı görüşülüyor…
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Fikri Toros, hükümetin hızla enflasyon muhasebesini gündeme alınması gerektiğini söyledi.
Toros, yatırım ikliminin iyileştirilmesi için söz konusu değişikliğin yeterli olmadığını vurguladı.
Yatırım indirimi oranının yüzde 20 olduğunu hatırlatan Fikri Toros, “Yatırım ortamının iyileştirilmesi gerektiğini. KDV indiriminin bu ortamı iyileştirmek için yeterli değildir aynı amaca hizmetle enflasyon muhasebesinin de ivedi gündeme alınıp ilgili tüm teknik çalışmaları yapıp uyutulamaya geçilmelidir…” dedi.
Enflasyon muhasebesi, parasal olmayan değerlerin (stoklar, maddi ve maddi olmayan duran varlıklar ve benzerleri), enflasyon düzeltmesinde dikkate alınacak tutarlarının düzeltme katsayısı (enflasyon oranı-ÜFE gibi) ile çarpılması sonucunda, finansal tablonun ait olduğu tarihteki satın alma gücü cinsine en yakın şekilde hesaplanması olarak tanımlanabilir. Yüksek enflasyon dönemlerinde, enflasyonun mali tablolar üzerindeki etkilerinin giderilmesine yönelik düzeltici işlemler yapılması gerekir ve bu yapılan teknik düzeltmeler “Enflasyon Muhasebesi” olarak sınıflandırılır.
ENFLASYON MUHASEBESİ NEDİR?
Türkiye Muhasebe Standardı 29 (TMS29) “Yüksek Enflasyonlu Ekonomilerde Finansal Raporlama” maddesi adı altında enflasyon muhasebesinin genel ilkelerini sıralamaktadır. Bu standarda göre; yüksek enflasyonlu bir ekonomide, faaliyet sonuçlarının ve finansal durumun düzeltme yapılmaksızın yerel para biriminde raporlanması anlamlı ve faydalı değildir. Para satın alma gücünü öyle bir oranda kaybeder ki farklı zamanlarda meydana gelen işlemlerin veya diğer olayların tutarlarının karşılaştırılması, aynı hesap döneminde bile yanıltıcı olur.
Bu standart, yüksek enflasyonun varlığına ilişkin kesin bir oran tanımlamaz. Finansal tabloların bu standarda göre düzeltilmesinin ne zaman gerekli hâle geleceği konusu bir takdir meselesidir. Yüksek enflasyon, bir ülkenin, bunlarla sınırlı kalmamak üzere, aşağıdakileri de içeren ekonomik özelliklerince belirlenir:
(a) Nüfusun çoğunluğu servetini parasal olmayan varlıklarda ya da nispeten istikrarlı bir yabancı para biriminde tutmayı tercih eder. Elde tutulan yerel para, satın alma gücünü korumak üzere hemen yatırıma dönüştürme vb. suretiyle değerlendirilir,
(b) Nüfusun çoğunluğu parasal tutarları yerel para biriminden değil, nispeten istikrarlı bir döviz cinsinden dikkate alır. Fiyatlar da bu döviz cinsinden belirlenebilir,
(c) Kredili satış ve satın almalardaki fiyatlar süre kısa bile olsa kredi süresi boyunca satın alma gücünde beklenen zararları karşılayacak şekilde belirlenir,
(d) Faiz oranları, ücretler ve fiyatlar bir “fiyat endeksi”ne bağlıdır ve
(e) Son üç yılın kümülatif enflasyon oranı %100’e yaklaşmakta ya da aşmaktadır.
Ülkemizde son 3 yıl kümülatif enflasyon ÜFE’de Aralık 2021’de, TÜFE’de ise Şubat 2022’de %100 sınırını geçmiş görünmektedir.
ENFLASYON MUHASEBESİ NASIL UYGULANIR?
Raporlama dönemi sonu itibarıyla cari ölçüm birimine göre ifade edilmemiş finansal durum tablosu (bilanço) kalemleri, genel bir fiyat endeksi kullanılarak düzeltilir.
Parasal kalemler hâlihazırda raporlama dönemi sonundaki cari ölçüm birimine göre ifade edildiklerinden düzeltilmezler. Parasal kalemler elde tutulan para ile para olarak alınacak veya ödenecek kalemlerdir.
Endekse bağlı tahviller ve krediler gibi çeşitli anlaşmalarla fiyat değişikliklerine bağlanmış olan aktif ve pasifler, raporlama dönemi sonundaki değerlerine getirilmelerini sağlamak amacıyla anlaşma şartları çerçevesinde düzeltilir. Bu kalemler, düzeltilmiş finansal durum tablosunda (bilançoda) düzeltilmiş değerleri üzerinden taşınır.
Maddi duran varlıkların iktisap tarihlerini içeren ayrıntılı kayıtlar mevcut olmayabilir ya da tahmin edilmeleri mümkün olmayabilir. Böyle ender durumlarda bu standardın ilk defa uygulandığı dönemde, varlıkların bağımsız profesyonel bir değerlendirme sonucunda tespit edilen değerlerini düzeltmeye baz olarak almak gerekli olabilir. Bu standardın ilk defa uygulandığı dönemin başında, geçmiş yıl kârları/zararları ve yeniden değerleme değer artışları hariç, özkaynak kalemleri işletmeye konuldukları ya da oluştukları tarihten itibaren bir genel fiyat endeksi ile düzeltilir.