Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Çanakkale Zaferi ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan mesajda, Tatar, “Dünya tarihini değiştiren bu büyük zafer, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesine de ilham ve güç kaynağı olmuştur” dedi.
Tatar, Türk ulusu ile kahraman Türk askerinin, dünyanın ve emperyalist güçlerin işgalci ordularına karşı kazandığı Çanakkale Zaferi’nin 107. yıl dönümü olduğuna işaret ederek, Çanakkale’de yüz binlerce vatan evladının, Türklüğün onuru ve şerefi ile özgürlük ve bağımsızlık uğruna toprağa düşerken, Türk ulusunun esaret altına girmeyeceğinin tüm dünyaya gösterildiğini belirtti.
“BUGÜN KENDİ VATANIMIZDA, KENDİ EGEMEN DEVLETİMİZİN ÇATISI ALTINDA ÖZGÜR OLARAK YAŞIYORSAK BUNU; HALKIMIZIN DİRENİŞİNE, MÜCAHİT İLE MEHMETÇİĞE VE AZİZ ŞEHİTLERİMİZE BORÇLUYUZ”
“Türk ulusunun kaderini değiştiren Çanakkale Zaferi, Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki İstiklâl Savaşı’nın ilk kıvılcımını oluştururken, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolun da temellerini oluşturmuştur” diyen Tatar, bu zaferden ilham ve güç alan Kıbrıs Türkünün de tüm zorluklara rağmen, Anavatan Türkiye’nin desteğiyle, devletini, özgürlüğünü ve egemenliğini korumak için mücadele verdiğini kaydetti.
“Bir asırdan bu yana devam eden bu kutsal mücadelede evlatlarımız, Çanakkale’de olduğu gibi toprağa düşmüş, bu topraklar kan ve canla vatan yapılmıştır” ifadelerini kullanan Tatar, mesajının devamında şunları kaydetti:
“Bugün kendi vatanımızda, kendi egemen devletimizin çatısı altında özgür olarak yaşıyorsak bunu; halkımızın direnişine, mücahit ile Mehmetçiğe ve aziz şehitlerimize borçluyuz. Borcumuz da; vatanı devleti, özgürlüğü ve egemenliği korumaktır. Şehitlerimizin emaneti olan bu değerleri, her ne pahasına olursa olsun koruyacak ve yaşatacağız. Tüm dünya da bunu böyle bilmelidir.
Halkımızın verdiği büyük mücadele sonrasında hedefimiz; Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmaya ulaşmaktır. Kıbrıs konusuyla ilgili olarak federal temele dayalı bir antlaşmaya ulaşabilmek için 1968 yılında başlayan ve uzun yıllar devam eden müzakere süreci, Rum tarafının olumsuz tutumuyla olumlu bir sonuca ulaşamazken; özellikle Annan Planı referandumu ve Crans Montana müzakerelerinde yaşananlar, federal temele dayalı bir antlaşmanın mümkün olamayacağını gözler önüne sermiştir. Rum tarafının federasyon anlayışı; Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırmayı, Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmayı ve halkımızı azınlık yapmayı içermektedir. Bunları da kabul etmemiz mümkün değildir. Bugün Ukrayna’da yaşananlar, Türkiye’nin garantörlüğünün bizim için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.”
“RUM TARAFINA DİYALOG ÇAĞRIMIZ DEVAM ETMEKTEDİR. TEMENNİ VE BEKLENTİMİZ ÇAĞRILARIMIZA OLUMLU YANIT VERİLMESİDİR”
Tatar, gerçekleri dikkate alarak Kıbrıs’ın ve bölgenin yararına olacak egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerilerini ilk kez Cenevre’de müzakere masasına koyduklarını anımsatarak, Rum tarafına diyalog çağrılarının devam ettiğini, temenni ve beklentilerinin, Rum tarafının diyalog çağrılarına olumlu yanıt vermesi olduğunu kaydetti.
Tatar, Çanakkale Zaferi’nin 107. yıl dönümünde aziz şehitleri bir kez daha minnet ve rahmetle andığını, gazileri de saygı ve hürmetle selamladığını ifade etti.