Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Merkez’de bir basın toplantısı düzenleyerek gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevinden ayrılmasını ‘darbe’ olarak değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Davutoğlu’nun görevinde istifa etmesini ise “Darbenin adı 4 Mayıs Saray Darbesi” olarak tanımladı.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şöyle:
Davutoğlu’nu dinledik. Aslında son derece güzel bir konuşmaydı. Ayrılık konuşmasıydı. Başarıların anlattı. Son iki seçimde aldığı oy oranlarını da anlattı. Elbette helallik de istedi. Elbetteki helallik boynumuzun borcu. Davutoğlu’nun endişesi olmasın. Başbakanlık koltuğundan ayrılmasının kendi tercihi olmadığını ifade etti. Kendi tercihi değilse niye ayrıldı?
17 Aralık 2012. Dönemin Başbakanı şu ifadeyi kullandı: “Yasama ve yürüteme benim için ayak bağıdır” Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildikten sonra: “Parlamenter sistem bekleme odasına girmiştir” dedi. Bu sivil görünümlü darbe dikta yönetiminin ayak sesleridir. Darbe fiilen gerçekleşti. Darbenin adı 4 Mayıs Saray darbesidir. 28 Şubat’ı da aşmıştır. Davutoğlu Başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştır. 28 Şubat’tan farkı “yol arkadaşım” dediği kişi tarafından gerçekleşmiş olmasıdır. Sayın Davutoğlu iki defa seçime girmişti.
Başarılı sonuçlar almıştır. Meşruluğu tartışılmamıştır. Davutoğlu’nu başbakanlık koltuğuna milli irade getirmiştir. Ancak bir kişinin iradesiyle koltuğundan ayrılmak zorunda kalmıştır. O bir kişi 4 Mayıs Saray darbesinin gerçekleştiren kişidir. Davutoğlu darbeye boyun eğerek dikta yönetimine zemin hazırlamıştır. Yapması gereken direnmeliydi. Demokrasi adına Davutoğlu’nu savunmak bize düştü.
AKP’nin bütün kadrolarının darbeyi kabullenmiş olması acı verici tablodur. Demokrasilerde darbeler desteklenmez direnilir. Davutoğlu maalesef bunu yerine getiremiştir. 4 Mayıs darbesi AKP’nin iç sorunu değildir. Hükümete karşı yapılmıştır. Darbeyi yapanlar şunu unutmasınlar CHP olduğu sürece amaçlarına ulaşamayacaklar. Darbecileri yeneceğiz.