DETROIT - Erkan Avcı Bir zamanlar Amerika’nın otomotiv sektörünün kalbiyken borçlarını ödemeyerek geçtiğimiz yıl iflas eden Detroit, hayalet bir şehri andırsa da halk, şehrin yeniden ihtişam dolu günlerine döneceğini inanıyor. Ülke ekonomisi için bir dönem motor vazifesi gören Detroit, ABD’nin gücünün, zenginliğinin ve refah seviyesinin en güçlü simgesiydi. Şehir 1950’li yıllarda otomotiv sanayisindeki hareketliliğin etkisiyle en parlak günlerini yaşadı. O dönem yaklaşık 1 milyon 800 bin nüfusa iş ve yaşam sunan şehir için 1990’lardan sonra alarm çalmaya başladı. Büyük otomotiv firmalarının daha ucuz iş gücü için şehri terk etmeleri göçe neden olurken, yüzbinlerce kişiye iş imkanı sunan General Motors ve Chreysler’in 2009’da iflasını istemesi şehre asıl darbeyi vurdu. Artan işsizliğe, gelir vergilerindeki düşüş de eklenince kent borç batağına saplandı. Şehrin 18,5 milyar dolarlık borcunu ödeyemeyeceğine hükmeden federal mahkeme, geçtiğimiz ay Detroit’in iflasını onayladı. Şehir eski ihtişamından çok uzakta Detroit sokaklarında ilerlediğinizde şehrin ihtişamlı günlerinin mazide kaldığını anlamak güç değil. Şehir merkezinde birçok yüksek binada satılık ilanlarına rastlayabiliyorsunuz. Merkezden biraz uzaklaşınca ise şehrin iflasını yansıtan asıl manzarayla karşılaşıyorsunuz; harabe, terk edilmiş ev, işyeri, sanat merkezleriyle dolu sokaklar. Bir zamanlar şehrin en hareketli yerlerinden olan Eastern Market’te sokaklar çöp yığınlarıyla dolu ve tabiri caizse "in, cin top oynuyor". Satılık tabelalarının asılı olduğu kırık dökük evlerin arasında en çok kiliselerin fazlalığı dikkati çekiyor. Sokaktaki cepheleri rengarenk duvar yazılarının süslediği kiliselerin bazılarına, cemaatin olmamasına bakımsızlığın da eklenmesiyle kilit vurulmuş. Terk edilmiş, yağmalanmış yapıların arasında evlerin yanı sıra tiyatro, eczane, restoranlar, sanat merkezleri, adalet sarayı da görmek mümkün. Şehirde satılık tabelasının yer aldığı binalardan biri de okullar. Binlerce ailenin terk ettiği kentte okulla gidecek öğrenci yok denecek kadar azalmış. Böyle olunca şehirde okulların masraflarını karşılayamamış ve kapılarına kilit vurulup satılığa çıkarılmış. Alıcısı olmayan yakıp yıkılmış büyük fabrikalar, yüksek binalar gibi okullar da yağmalanan noktalardan. Şehirde bu şekildeki okulların sayısının 100’den fazla olduğu belirtiliyor.