“Devletimizin tüm kurumlarına önemli görevler düşmektedir”

13 Ekim BM Dünya Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında düzenlenen KKTC Afet Yönetimi Sistemi Yuvarlak Masa Toplantılarının Değerlendirme Oturumu bugün Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

13 Ekim BM Dünya Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında düzenlenen KKTC Afet Yönetimi Sistemi Yuvarlak Masa Toplantılarının Değerlendirme Oturumu bugün Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Etkinlikte, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Tevfik Algan, Güvenlik Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Cemal Volkan, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Necmi Karakoç, Başbakanlık Müsteşarı Hasan Alicik, bazı kaymakamlar, bazı belediye başkanları ve Uluslararası Üniversiteler Arama Kurtarma Konsey Başkanı Doç. Doktor Ahmet Adalıer de hazır bulundu.

Afetlerde yaşamını kaybedenlerin manevi huzurunda bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı personeli Yusuf Eker günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı.

Arama Kurtarma Oyunları’yla ilgili filmin izlenmesiyle devam eden etkinlikte Uluslararası Üniversiteler Arama Kurtarma Konsey Başkanı Doç. Doktor Ahmet Adalıer de konuşma yaptı.

Konuşmasında, Konsey olarak Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı ile gerçekleştirdikleri çalışmalardan bahseden Adalıer, Konsey’in çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Adalıer, yuvarlak masa toplantıları sonucu ortaya çıkan raporda yer alan konuların ivedilikle hayata geçirilmesini diledi.

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı tanıtım filminin izlenmesi ve yuvarlak masa toplantılarıyla ilgili sonuç bildirgelerinin ele alınmasının ardından Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Necmi Karakoç konuşma yaptı.

KARAKOÇ

Konuşmasına “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gerek devlet mekanizması gerekse toplumsal yapısıyla daha güçlü bir şekilde geleceğe taşınabilmesi, kuşkusuz hepimizin en önemli ortak hedefidir” diyerek başlayan Karakoç, “Bu nedenle başta Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı olmak üzere bu hedefi paylaşan kurum ve kuruluşlarımız, ülkemizde meydana gelebilecek bir afete yönelik hazırlıklarımızı imkanlar dahilinde en iyi noktaya taşımak adına Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Afet Yönetimi Bakanlık Yuvarlak Masa Toplantılarını icra etmiş bulunuyoruz” şeklinde devam etti.

Gerçekleştirilen çalışma sonucunda ortaya çıkan bildirgelerin, afet ve acil durumlara yönelik çalışmalar açısından önemine değinen Karakoç şöyle devam etti:

“İnsan hayatı odaklı bir disiplin olan Afet Yönetimi konusu, ülkemizde olduğu gibi tüm gelişmiş ve gelişmekte olan devletler tarafından yeri doldurulamayacak öncelikli bir konudur. Bu nedenle,  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin devlet otoritesini oluşturan kurumlardan tek bireye kadar bu konuya gereken hassasiyeti göstermemiz gerektiğine inanıyoruz.

Ülkemizdeki Afet Yönetiminin, günün gereklerine uygun şekilde revize edilmesi ve halkımızın afet ve acil durumlarda yaşayabileceği can ve mal kayıplarının minimum düzeye indirilmesi hedefiyle çıktığımız bu yolda, uluslararası alanda yaşanan gelişmelerde bizler için önemli bir başvuru kaynağıdır.”

Karakoç, 2015 yılında Birleşmiş Milletlere üye ülkelerin imza koyduğu ‘Sendai Afet Risklerinin Azaltılması Çerçevesi’nin bu noktada, bütün ülkelere olduğu gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için de bir rehber niteliğinde olduğuna işaret etti. Karakoç şöyle devam etti:

“Söz konusu çerçevede, Afetlerden kaynaklanan zararların azaltılabilmesi için ülkelerin dört önceliğinin olması gerektiğine vurgu yapılmaktadır. Bunlar; ‘afet riskini anlamak’, afet riskinin yönetilmesi için ‘afet risk yönetimini güçlendirmek’, dirençlilik için ‘afet risklerini azaltmaya yatırım yapmak’ ve etkili müdahale için afete hazırlık çalışmalarını geliştirme, iyileştirme, rehabilitasyon ve yeniden inşada ‘öncekinden daha iyisini inşa etmek’ prensipleri olarak belirlenmiştir.

“DEVLETİMİZİN TÜM KURUMLARINA ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞMEKTEDİR”

Bu prensipler temel alındığında, şüphesiz devletimizin tüm kurumlarına önemli görevler düşmektedir. Öncelikle, ülkemizi tehdit eden deprem, sel, su baskını ve yangın ile zaman zaman karşı karşıya kalınan mülteci ve göç hareketlerinin analiz edilerek, bu doğrultuda gerek risklerin azaltılması gerekse müdahale imkân ve kabiliyetlerimizin geliştirilmesi hususlarına gereken yatırımların yapılabilmesi için bilimsel, yerinde ve uygun yöntemlerin izlenmesi hem devlet otoritesinin hem de toplumumuzun kaçınılmaz bir sorumluluğudur.”

“SADECE MÜDAHALECİ BİR UNSUR DEĞİL…”

“Bizler Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı olarak, bu sorumluluğumuzun bilinciyle, kurumumuza verilen görevleri yerine getirirken yalnızca sahada faaliyet gösteren müdahaleci bir unsur olarak değil, ayni zamanda dünyadaki gelişmeleri takip eden, imkanlar çerçevesinde uluslararası faaliyetlere katılım göstererek hem bu ortamlardan edinilen bilgi ve tecrübeleri ülkemizin hizmetine sunma hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin ve Kıbrıs Türk toplumunun sesini duyurma azmi içerisinde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz” diyen Karakoç sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu noktada, Başkanlığımızın katkılarıyla ülkemizde faaliyet gösteren üniversitelerin işbirliğinde 22 ülkeden 52 üyemizle yaptığımız çalışma ortaklığını da ayrıca vurgulamak isterim.

2012 yılından beri birlikte sayısız faaliyete imza koyduğumuz Uluslararası Üniversiteler Arama Kurtarma Konseyimiz, yapılan çalışmaların bilimsel temele dayandırılması noktasında bizlere büyük katkılar sağlamaktadır. Gerçekleştirilen ulusal ve uluslararası çalıştay, sempozyum ve konferansların yanında, hazırlanan akademik yayınlar ve iştirak edilen yurtdışı faaliyetlerle edinilen bilgi ve tecrübeler ile Afet Yönetimi literatürüne önemli katkılar sağlanmaktadır.

Bizler Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı olarak, yalnızca üniversiteler ve burada eğitim gören gençlerle değil, ayni zamanda ilköğretimden yükseköğretime kadar ülkedeki tüm öğrencilerimizle, halk örgütümüzle, daire-müessese teşkillerimizle, kendimizi büyük bir aile olarak görüyor, toplumun tüm kesimlerinin Afet Yönetimi döngüsüne katılması gerekliliğine inanarak faaliyetlerimizi her geçen gün bu yönde geliştiriyoruz.

Bu aşamadan sonra, büyük emek harcanarak elde edilen sonuçlar ışığında; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize öğütlediği gibi, “Felaket Başa Gelmeden Evvel Önleyici ve Koruyucu Tedbirler Düşünmek Lazım. Felaket Geldikten Sonra Dövünmenin Yararı Yoktur” sözünden yola çıkarak ülkemizin Afet Yönetimi sistemini daha da ileriye taşımak üzerimize düşen en önemli görevlerden biridir.

Bugün meyvelerini aldığımız KKTC Afet Yönetimi Bakanlık Yuvarlak Masa Toplantıları projesinin her aşamasına katkı koyan, başta her biri kendi alanında uzman akademisyenlerimiz olmak üzere, Başbakanlık, Bakanlık, kurum ve kuruluş temsilcilerimiz ile emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.”