Dışarıdan bakınca

Oshan SABIRLI

Detay yeni projeleri ile çok yakında sizlerle buluşmaya devam edecek. Yeni projelerin devreye girmesi için, seçimin hemen ardından vakit kaybetmeden 1-2 günlüğüne İstanbul’a gittim. Ben İstanbul’da iken, dışarıdan ülkemi, gerek ajanslardan, gerek kişisel mail adresime gelen mesajlardan, gerek internet sitelerinden veya online olarak gazetelerden takip etme şansım oldu. Geçip giden bu kısacık zamanda, siyaset daha da midemi bulandırdı. İçinden baktığımız zaman kirlilik bu kadar net gözükmüyor. Oysa biraz kafanızı toplasanız ve uzaklaşsanız her şeyin nasıl sarpa sardığını, nefretin, kibir ve öfkenin ne kadar arttığını çok daha net görüyorsunuz. *** Uzlaşı kültürünü kaybettiğimiz bir dönemdeyiz. Başarı öykülerinin, güzel haberlerin tamamen ortandan kaybolduğu bir dönemden geçiyoruz. Hangi gazeteci ile konuşsam herkeste ayni bıkkınlık var. Herkes sıcağın rehaveti ile tartışmaların sonlanmasını ister gibi. Oysa siyasetçiler bu kadar öfke içerisinde nefret söylemlerini daha da ortaya çıkarmak için çalışıyor. *** Güler yüzlü insanların olmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Ülkemde mutluluk tepetaklak olaylarda kendine yer bulamıyor. Uzlaşı ise kaybedildi. Oysa seçimden çıkarılması gereken mesaj uzlaşıydı. Arter Mağusa’da neden kazandı? Meclisin en küçük partisi, hatta kurumsallıktan en uzak gözüken TDP neden başkenti aldı? Girne’de Nidai Güngördü bu kez nasıl başardı? İşte bu soruların tümünün altında “uzlaşı” yatıyor. CTP kendi partisine çalışmadı, UBP destek bulmadı, DP ile UG kendi iç hesaplaşmalarına daldı söylemleri şu saatten sonra gereksiz. Halk uzlaşı istediği için değişim dedi. Halk bağımlılık, körü körüne siyaset istemediği için hasıraltı olaylarını sandıkta sorguladı. Hal böyle olunca siyasetin verdiği sınav daha da sert geldi birilerine. Şimdi, tebessüm eden, birbirine destek olan, genç yüzlerin desteklenmesi zamanı… Siyasetin pisliğine bulaşmadan icraat yapmalı. ***** FIKRA DP-UG’nin Adayı Adayın biri Lefkoşa’da Kanlıdere’nin yanından geçerken suya düşmüş. Koşup Serdar Denktaş’a haber vermişler. " Bizim aday mı ? " " Bilmiyoruz, adaylardan biri. " " Akıntıya doğru mu gidiyordu, tersine mi ? " " Akıntıya doğru. " " Bizim aday olamaz. Bizimki hep tersine giderdi. "   ZAMAN TÜNELİ Bu hafta eski fotoğraflar bölümümüzde CTP-BG Genel Sekreteri, eski bakan, eski LTB başkanı Kutlay Erk var. Kutlay Erk mi zamana yoksa zaman mı Kutlay Erk’e meydan okudu dersiniz? SEÇİM İCRAATLARI Mehmet Harmancı: Umarız beklentileri boşa çıkarmaz ve vaatlerinize askeri bahane göstermesiniz. Lefkoşa Şehir Parkı projesi için “Askerin 80 metre geri çekilmesi ile hayata geçirilecek olan proje, Kanlıdere’ye müdahale etmeden yapılandırılacak olan alternatif yol ve parktır” demiştiniz. Gözümüz yürüyüş parkurları, bisiklet yolları, spor alanları, sanat müzesi, amfi tiyatro, açık hava müzesi, estetik anlayışla tasarlanmış şehir mobilyalarında ve kafelerde. İsmail Arter: En kısa zamanda Mağusa’ya tramvay bekliyoruz. Öte yandan gözümüz Laguna’da. Mağusa’yı denize yaklaştırmak için söz vermiştiniz ve yeterince istenirse olur demiştiniz. Laguna’da yat limanında bir kahve ısmarlarsınız artık. Umarız bu kahve için en az 4 sene beklemeyiz. Nidai Güngördü: Girne Kordon Boyu Çevre Düzenlemesi projeniz inşallah söz verdiğiniz gibi devreye girer. Katı atık yönetimi, Girne Kent Müzesi, her türlü engelli, engelsiz insan için projeler vaatleriniz için bekliyoruz. Şeytan çıkarıcılara Vatikan’dan onay Şeytan veya orijinal ismi ile The Exorcist filmi tartışılmaya devam ediyor. 1973 yılı yapımı filmin Türkiye’de de olmak üzere birçok ülkede benzerleri çekildi. Şeytan çıkarmayı konu alan film en iyi korku filmleri arasında gösterilmeye devam ediyor. William Friedkin'in yönettiği ABD yapımı film, tüm dünyada eleştiriler alması ve filmin setinde de kadronun başına ilginç şeyler gelmesiyle de gündem oldu. Filmin çekimleri sırasında iki kere set yanmış, ışıkçı ve görüntü asistanı ölmüş, üç tane figüran kalp krizi geçirmiş, başrol oyuncusu Regan'ı canlandıran Linda Blair yataktan düşerek kolunu kırdı ve kostümleri çalındı. Şimdi Vatican bir kez daha bu filmi hatırlattı. Dünyanın her yerinden “şeytan çıkarma uzmanlarının” bir araya gelerek kurduğu Uluslararası Şeytan Çıkarıcılar Derneği’ne Vatikan’dan onay geldi. Derneğin 30 ülkeden 250 kadar “şeytan çıkarıcı” üyesi bulunuyor. Katolik Kilisesi kanununa göre “uluslararası dernek” statüsü verilen kuruluş bu sayede faaliyetlerini Vatikan onaylı olarak yerine getirebilecek. 1990 yılından bugüne kadar yaklaşık 70 bini aşkın şeytan çıkarma ayini yapıldığı tahmin ediliyor. Dernek kuruluşundan yıllar sonra geçen ay Vatikan tarafından tanınarak yasal statüye kavuştu. Gençlik bitti dedirten gelişmeler 1. Facebook sayfanızın, eğlence ve parti fotoğrafları yerine arkadaşlarınızın bebeklerinin fotoğraflarıyla dolmaya başlaması 2. Veya maratonlara katılan arkadaşlarınızın fotoğraflarıyla.. 3. Bir konsere gidip, oturacak yer bulursanız çok sevinmeye başlamanız 4. Biz üniversitedeyken diye başlayan bir hikayenin üstünden en az 10 yıl geçtiğini fark etmeniz 5. İçerisinde lise çağında gençlerin bulunduğu filmlerde, tv programlarında kendinizi artık ebeveynlerin yerine koyduğunuzu farketmeniz 6. Gece dışarı çıktığınız mekandan "çok gürültü" var diye ayrılmanız 7. Sağdan soldan topladığınız ve bir gün belki işe yarar diye bu şekilde biriktirdiğiniz kartvizitlerinizin olması 8. Kredi kartı borcunuzun her ay sizi daha çok korkutmaya başlaması 9. Seyahate çıktığınızda öğrenci yurdundan bozma ucuz hosteller değil, eli yüzü düzgün otel odaları tercih etmeye başlamanız 10. Her geçen gün hiç haberinizin olmadığı müzisyenlerin ve grupların sayısının hızla artması 11. Her akşam eve geldiğinizde "boş boş yatmak dışında hiç bir şey yapmak istemiyorum" demeniz 12. içkiyi fazla kaçırdığınız zaman ertesi gün “abartmış” olduğunuzu fark etmeniz 13. Anne babanızın sizin yaşınızdayken veya sizden çok daha gençken sizi dünyaya getirdiklerini fark etmeniz 14. spor yapmanın, hatta koşmanın bile artık çok zor gelmesi 15. ayakkabı alırken öncelikli kaygınızın rahatlık olması 16. 11 yaşındaki çocuklardan akıllı telefonlar hakkında bilmediğiniz özellikler ve uygulamalar öğrenmeniz 17. eskiden hiç umurunuzda olmayan şeyler hakkında çok heyecanlanmanız. Ör: Masrafsız, ucuz kredi 18. eskiden nasıl sabahladığınıza inanamamanız 19. festival ve üniversite şenlikleri için "artık bizden geçti" demeniz 20. arkadaşlarınızla buluşmalarda bebeklerin boy göstermesi