Cumhurbaşkanı Sayın Akıncı’nın basın toplantısını, televizyonda canlı yayında izledim. Seçildiği ve göreve başladığı andan itibaren, yüz gün zarfındaki çalışmalarını, Kıbrıs müzakere sürecinde, Anastasiades’le ve yabancı diplomatlarla, medya mensupları ve bazı ziyaretcilerle yaptığı görüşmeleri, yurt dışı gezilerini, temaslarını, ayrıntılarıyle anlattı. Ekibinin, komitelerin toplantılarını, alınan bazı sonuçları ve gelişmeleri, güven yaratıcı+artırıcı önlemleri duyurdu. Yaklaşık 45 dakika kesintisiz konuştu. Birbuçuk saattan fazla bir zamanda da basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kırkyedi yıldır devam eden Kıbrıs müzakerelerindeki tarafların tutumlarına değindi ve şimdiki müzakerelerin daha hızlı, tempolu ve iyi niyetli olduğunu vurguladı. Bu tempoda, anlayış ve karşılıklı iyi niyetin devamı halinde Kıbrıs sorununun yıllar değil, birkaç ay zarfında çözümlenebileceğine işaret etti. Bütün konuşmaları içinde karşı tarafın lideri Anastasiades’e hiç saldırmadı, onu suçlamadı, itham altına almadı. Bu, büyük bir değişiklik. Çünkü, Denktaş, Talat, Eroğlu yıllarca Rum karşıtlarına saldırdı, eleştirdi, suçladı. Geçen yüz günü, dolu dolu, yoğun olarak niteledi. Mal mülk, toprak, haritalar, güvenlik konularının spefülatif şekilde yayınlandığını, gerçekleri yansıtmadığını, Rum medyasına değil, rum siyasilerin değil, kendilerinin söylediklerine inanılmasını istedi. Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünün, güvenliğinin, iki kesimli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federal Kıbrıs çözümünü savınduğunu defalarca vurguladı ve 11 Şubat 2014 Eroğlunun Rum liderle imzaladığı anlşmaya sadık kaldığını ve kalacağını bir kez daha belirtti. Bölgesel bir resim çizdi ve Kıbrıs sorununun çözümünden Kıbrıs halkları gibi, Türkiyenin, Yunanistanın ve bölgenin de yararlanacağını anlattı. Güneydeki doğal gas ve Türkiyeden adamıza getirilecek sunun ada ekonomisine, çözüme ve barışa katkılarından söz etti. Bir yabancı gazetecinin , Kuzey Kıbrısta, “yatırım” yapılabilir mi sorusuna verdiği yanıtta, “Elbette. Siz de yatırım yapmak isterseniz, bu günden yapabilirsiniz. Halen yabancı yatırımcılar var. Siz de bu gün yapınız, yarını beklemeyiniz, yarından bu gün daha eyidir” dedi. Ambargolarla ilgili sorulara, spor, ticaret, geçişler, güven yarartıcı önlemler, açılması düşünülen sınır kapıları vs. hakkında da aydınlatıcı bilgi verdi. Toprak, mülk, mal, iade, tazminat, takas konularından ne anlam çıkartıldığını, çıkartılması gerektiğini açıkladı. Endişeye gerek yok dedi ve Tapu sahibi kadar bunca yıldır elinde malı bulunduranın hakkının da olduğunun kabul edildiğini belirtti. İç konularda, yönetim, hükümet, kamu hizmetleri, üçlü kararname ile tayinleri, yasaları, meclisi ve hükümet çalışmalarını, bunlarla ilgili düşünce ve önerilerini de sıraladı. Kısacası, Cumhurbaşkanı Akıncı, yasalara, uluslararası hukuğun önemine de değindi. Kanımca, doyurucu, anlamlı, net, açık bilgiler verdi. Hele hele, “Gizli Ödenek”le ilgili bir soruya verdiği yanıtta , takdire layık düşünce içinde olduğuna beni inandırdı. Kendisinden önceki Cumhurbaşkanlarının konuyla ilgili tutumuna uymayacağını ve yıl sonuna “gizli kapalı ödenek” nerelere, nasıl harcandığını da bizzat açıklayacağını duyurdu. Halkın her şeyi bilme hakkı olduğuna ne kadar önem verdiğini bir kez daha, kanıtlamış oldu. Sayın Akıncıya, ekibine, halk yararına çalışmaları için başarılar diler, diğer liderlerden, görüşmecilerden farklı olduğunu belirttiği için teşekkürler ederim. Nice 100 günlere, sağlık ve afiyetle, Sayın Akıncı....