DP-UG tam bir kaos içerisinde. Aslıda dışarıdan seyreden birisi olarak ne kadar vahim, bir o kadar da komik durum var ortada. Aslında arka arkaya yapılan açıklamalarda bir o kadar endişe verici. Beceriksizce desem yeridir. DP-UG kriz yönetimini ilk kez bu kadar başarısız şekilde yürütüyor. Başıbozukluk içinde, her kafadan bir ses çıkıyor. Serdar Denktaş, Hasan Taçoy, Türkay Tokel ve diğerlerinin açıklamalarını dinlerken bu kadarı da olmaz diyorum. Aslında bu güne, bir hafta içinde gelinmedi. Hatta partinin kaynayan kazan olduğunu sağır sultan duydu. Ancak halı altına saklama politikası “şimdi ne yapacağız?” şaşkınlığını ve kamuoyuna, “her şey yolunda” görüntüsünü vermek adına partinin yetkilileri dik durur görüntüsü vermeye çalıştı. DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, istifalarla ilgili olarak, "her dönem yaşanan alışılmış şantaj teknikleri" dedi ve "parti liderleri olarak bu tür şantajlara göz yumulmaması" gerektiğini "aksi takdirde işe almalar iki dudak arasında kalmaya devam edecek" açıklamasında bulundu. Ancak gün içerisinde DP'den istifa yeni bir grup istifa ederken, basın açıklamasında “Denktaş'a balyoz gibi bir yumrukla birlik ve bütünlüğümüzü ifade etmek istiyorum. Bu istifalar ilgisizliğin bedelidir” dedi. DP-UG Genel Sekreteri Hasan Taçoy: 'giden gitsin, kalan sağlar bizimdir' açıklamasında bulunmuştu. Partinin eski Genel Sekreteri Bengü Şonya ise "Organize bir iş değil, bir birini tetikleyen olayların sonucu, Başkanın açıklamaları üzüntü verici" yorumunda bulundu. Şaşkınlık yaratan açıklamalar ile Serdar Denktaş’ın ifadelerine göz atıyorum. “İstifalar konusunda başı çekenlerin, bireysel amaçlarla hareket edenler olduğunu, bu kişilerin partiyle artık ilişkilerinin kalmadığını” söyleyen Denktaş, böylesi bir dönemde bu tür davranışların kabul edilemez olduğunu vurguladı. Garip açıklamalar, adeta “ne yapacağız şimdi? Kontrol Bizde” şeklinde gözükmeye çalışmak gibiydi. Oysa istifanın anlamının, istifa edenleri için, her şeyi geride bırakmak olduğunu anlamayan Denktaş, “Bu işe öncülük edenlerin partimizle dünden itibaren en ufak bir ilişkisi kalmamıştır’’ diyerek sözlerini de kullandı. Ben anlamadım istifa ettiler zaten… Demek oluyor ki Denktaş’ın icazetine gerek kalmadı bu noktada. Bu arada DP-UG Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, dün akşam toplanan genişletilmiş Merkez Yönetim Kurulu toplantısından, ya hükümet ya da Ulusal Birlik Partisi ile ittifaktan çekilme kararının çıkabileceğini söyledi. Açıkçası DP-UG’nin alacağı karar önemli ama bence iktidar ortağı bir partinin, sözde gelişim gösteren, yılların deneyimli politikacılarının, son 1-2 güne baktıklarında beceriksiz açıklamalarını fark etmeleri daha önemli.