Elçi’den müzakere dersi

ÇÖZÜN KIBRISLI TÜRKLER İÇİN DEĞİL

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Kıbrıs Müzakere sürecini değerlendirdi ve dış devletlere atıfta bulunarak Kıbrıslı Türklerin kara gözleri için ‘çözüm yapalım’ dediğine inanmadığı katdetti. Kanbay “Menfaatleri, planları var. Kıbrıs’taki çözümde Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye’nin siyasetinin dışında hiç kimse, ‘adadaki Türkler hakça, insanca yaşasın, haksızlıklar ortadan kalksın, Türk halkı bir daha zulümle, cinayetle, ayrımcılıklarla muhatap olmasın’ diye düşünmüyor. Ben buna inanmıyorum” ifadelerini kullandı.

MÜZAKERE NASIL OLUR?

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Kıbrıs’ta çözüm bulunmasını isteyen dünya devletlerinin kendi menfaatlerini düşündüğünü söyledi. Kanbay “Müzakere, ‘her şeyi ben alacağım’ demek değil. İki tarafın birbirine güvenmesi lazım” ifadesini kullandı. Kanbay, “Müzakerelerde bazı şeylerde haklı olduklarını düşündükleri ölçüde al-ver dengelemelerinde bulunulabilir. Bu böyle bir süreçtir. Yüzde yüz benim dediğim olacak şeklindeki bir yaklaşımla zaten müzakere yapılamaz” dedi.

“Bunu fanatiklik yapmak için söylemiyorum” diyen Büyükelçi, “Dünyada maalesef böyle bir gerçek var. Uluslararası kuruluşların hakimiyetini belli güçler ellerinde tutuyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki 5 daimi üye ülkenin ‘evet’i, ‘hayır’ı dünyada birçok şeyi etkiliyor” dedi.

Bu ülkelerin birbirleriyle çekiştikleri, ya da birbirlerinden çekindikleri için karşılıklı al-ver yaptığını ifade eden Kanbay, “Biri bir yerde katliam yapıyorsa öbürü ses çıkarmıyor, diğeri katliam yaparken o da ona ses çıkarmıyor. Birbirlerinin işlerini böyle yürütüyorlar. Onlar kavga ederken olan aradaki mazlum halka oluyor. Kıbrıs’ta sizin de yıllardır yaşadığınız budur” dedi.

Kanbay, “Dünyadaki yıldızların adada çözüm bulunması için ittifak içinde olduğu söyleniyor. Bunun nedenlerini adanın 500 kilometre, 1000 kilometre uzağına baktığınızda görebilirsiz. Dolayısıyla bu yıldızların Kıbrıslı Türklerin kara gözleri için ‘çözüm yapalım’ dediğine inanmıyorum. Menfaatleri, planları var. Kıbrıs’taki çözümde Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye’nin siyasetinin dışında hiç kimse, ‘adadaki Türkler hakça, insanca yaşasın, haksızlıklar ortadan kalksın, Türk halkı bir daha zulümle, cinayetle, ayrımcılıklarla muhatap olmasın’ diye düşünmüyor. Ben buna inanmıyorum” dedi.

Adadaki iki halkın ilelebet zıtlaşma, sırt sırta dönme, çekişme ruhu ve bilinciyle yaşamasının huzur ve refah getirmeyeceğini de vurgulayan Kanbay, “Ben, Kıbrıs Türk halkının sadece Rumlara değil, tüm komşularına alicenaplıkla, iyi niyetle, hoşgörüyle ve iyi niyetle davrandıklarını biliyorum” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Kıbrıs sorunu, müzakere süreci ve dünyadaki bazı gelişmeler konusunda değerlendirmelerde bulundu.

KANBAY: “TÜRKİYE SİZLERDEN FARKLI BİRŞEY DÜŞÜNMÜYOR”

TC Büyükelçisi Kanbay “Müzakere, ‘her şeyi ben alacağım’ demek değil. İki tarafın birbirine güvenmesi lazım” diyen Kanbay, “Müzakerelerde bazı şeylerde haklı olduklarını düşündükleri ölçüde al-ver dengelemelerinde bulunulabilir. Bu böyle bir süreçtir. Yüzde yüz benim dediğim olacak şeklindeki bir yaklaşımla zaten müzakere yapılamaz” dedi.

Müzakerenin yapısının ve tabiatının bu olduğunu ve bunların kabullenilmesi gerektiğini belirten Büyükelçi, temel ilkeleri ve hedefleri zedelemeyecek, yanlış mecralara sürüklemeyecek küçük pazarlıkların ve müzakere içinde yapılan konuşmaların süreci ve sonucu etkilememesini temenni ettiğini kaydetti.

COĞRAFİ FEDERASYON

Müzakerelere göre, Kıbrıs’ta federal bir yapı kurulacağını anımsatan ve bunun coğrafi bir federasyon olacağını dile getiren Kanbay, “1960’ta kurulan devleti toplumsal federasyon olarak telaki ediyorlar, ama şimdiki coğrafi federasyon; iki toprak, iki halk ve iki egemenlik... Onlar birleşip uluslararası alanda tek egemenlik olacakmış, bunu nasıl yapacaklarını çok merak ediyorum” dedi.

Derya Kanbay, “Federal ya da birleşmiş bir devlet, sonuçta kurucu devletten oluşan bir federal devlet yapısı öngörüldüğüne göre, sizin kurucu devletinizle birlikte yanı başınızda bir başka devletin ve halkın da olduğunu unutmamak gerekiyor. Yani o halkla ilelebet bir zıtlaşma, sırt sırta dönme, çekişme ruhu ve bilinciyle yaşamak bu adaya pek fazla huzur ve refah getirmez. Ben, Kıbrıs Türk halkının; sadece Rumlara değil, tüm komşularına alicenaplıkla, hoşgörüyle ve iyi niyetle davrandığını biliyorum.”

“DÜNYA BİRÇOK KONUDA KENDİ ÇIKARLARINA UYGUN TERCİHLER YAPMAYI ADET HALİNE GETİRDİ”

Kıbrıs sorununun yıllardır bir çözüme kavuşturulamadığını ifade eden Kanbay, dünyanın birçok konuda kendi çıkarlarına, planlarına ve senaryolarına uygun tercihler yaptığını kaydetti. Büyükelçi, “Yıllar önce Kıbrıs’ta size, sizlerin büyüklerine çeşitli zulümler, ıstıraplar yaşatılırken dünyanın bunu seyrettiğini, Barış Gücü’nün şahitlik bile yapmadığını, hatta umurlarında olmadığını hepimiz biliyoruz” ifadesine yer verdi.

“BALKANLARDA SIRPLAR BOŞNAKLARI KATLİAMA TABİ TUTARKEN AVRUPA BİRLİĞİ DE, NATO DA, BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DE BUNU SEYRETTİ”

Dünyada yaşanan diğer olaylarda da bundan farklı şeyler görmediklerini söyleyen Derya Kanbay, “Balkanlar’da Sırplar Boşnakları katliama tabi tutarken Avrupa Birliği de, NATO da, Birleşmiş Milletler de bunu seyrettiler. Avrupa’nın bazı ülkelerinin komutanları Sırp komutanlarla kadeh tokuşturdular” şeklinde konuştu.

“BUNU FANATİKLİK YAPMAK İÇİN SÖYLEMİYORUM”

Kıbrıs’taki korkunç katliamlardan sonra konunun Birleşmiş Milletler’e gittiğini, çıkan Güvenlik Konseyi kararında “Kıbrıs Cumhuriyeti”ni devlet olarak tanımaya devam ettiklerini söyleyen Kanbay, şunları kaydetti:

“Ondan sonra bütün Birleşmiş Milletler belgelerinde uluslararası faaliyette onlar muhatap alındı. Yıllarca müzakerelerden, görüşmelerden, şu sıkıntıya çözüm bulmaktan kaçan Rumlar olduğu halde bir tane dürüst dünya milleti ‘masadan kaçmayın, bu işi çözün, zaten kabahatlisi de sizsiniz’ diyemedi. Bir Avrupa ya da batı ülkesinin böyle bir şey dediğini duydunuz mu, ben duymadım?”

“İTİRAZCILIĞA, FANATİK FİKİRLERE, KURAL TANIMAMAYA DEĞİL, HEPİMİZİ GERÇEKLERİ GÖRMEYE DAVET EDİYORUM”

Konuşmasında Annan Planı sürecine de değinen Kanbay, şöyle devam etti:

“Birleşmiş Milletler, Kıbrıslı Türklere sormadan kendince bir çözüm planı çıkardı, Annan Planı... Rumlara ne kadar sordular onu bilmiyorum ama onlar işin içindedir. Bu planları okutmadan, anlatmadan sizlerin önüne attılar, dediler ki ‘bu hayırlı olacak; evet diyelim’. Halkınız yüzde 65-66’sı ‘evet’ dedi. Rumlar baktı ki içinde istemediği ufak-tefek şeyler var. ‘hayır’ dedi. Hem de yüzde 75 oranında.

Papazı, kilisesi, Papadopulos’u, hepsi işin içine girdiler, ‘hayır’ı çıkardılar. Dünyada böyle bir vakada ödüllendirecek, azarlanacak taraf kim olur?

Normalde Rumların azarlanıp, size, ‘aferin bizim planımıza evet dediniz gelin sizi kucaklayalım’ demeleri gerekirken, bir ay sonra sizi kenara ittiler, onları Avrupa Birliği’ne aldılar.

Bunlar gerçekler, bunları bilmeden hayallerin arkasından gitmeye kalkışırsak sonunda duvara çarpıp yere düşeriz. İtirazcılığa, fanatik fikirlere, kural tanımamaya değil, hepimizi gerçekleri görmeye davet ediyorum.”

Müzakerelerin belli bir tempoda bir yere doğru gittiğini ifade eden Derya Kanbay, “Ben de bazı politikacıların sözlerine katılıyorum. Özellikle toplum liderlerinin, sivil toplum öncülerinin, bilim adamlarının, düşünen kesimin bu uzlaşma metnini iyi okuyup, kendi mahallerine, topluma iyi anlatıp doğru kararları vermesi lazım” şeklinde konuştu.

“ANNAN PLANI’NDAKİ GİBİ ACELEYE GETİREREK DEĞİL”

Büyükelçi şöyle devam etti:

“Ortaya çıkacak uzlaşma metni sizin geleceğinizi garanti ediyor mu? Huzurunuzu, refahınızı, gelecek nesillerin özgürlüğünü, hürriyetini, başı dik yaşamalarını garanti ediyor mu, etmiyor mu, onu okuyup, tartışıp karar vereceksiniz.

Liderler, yapılan müzakerenin sonucunda ortaya çıkacak uzlaşma belgesini okuyup ‘tamam bu benim halkım için uygun’ deyip, dönüp toplumlarına ‘buna siz de bakın ve oylayın’ dediği zaman siz Kıbrıs Türk halkının bunu Annan Planı’ndaki gibi aceleye getirerek, okumadan değil... dikkatli okuyup... çünkü bu büyük bir sorumluluk... Bundan sonra ‘bizi itip kalkıp ‘evet’ dedirttiler, tehdit edip ‘hayır’ dedirttiler denmesin. Denmemeli...”

“KARARI SİZLER VERECEKSİNİZ”

Kıbrıs’ın iletişimin en iyi olduğu alanlardan biri olduğunu kaydeden, herkesin birbirini tanıdığını, sevdiğini, herkesin herkesle konuşabildiğini söyleyen TC Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, “Kıbrıs Türk halkı, çözüm için ortaya çıkacak uzlaşı belgesini iyice inceleyip, aklıselimle, kendi düşünceleri, umutları ve beklentileriyle kişisel bir karar verecek. Bu konuda biz hiçbir zaman hiç kimseye zorlamada bulunmayacağız. Çünkü gelecek Kıbrıs Türkünündür. Kararı sizler vereceksiniz” şeklinde konuştu.