Basın Açıklaması
1974 yılından beri, adamızın kuzeyini sömürge haline getiren TC yetkililerinden para dilenmeye giden Tatar-UBP-DP-YDP hükümet ortakları, Türkiye ekonomisinin de çökmesinden dolayı beklediklerini bulamadıklarından Ankara ile anlaşarak çareyi yapay hükümet krizinde bulmuşlardır.
Anlaşılan odur ki, yapılan zamları unutturmak, TC ile imzalanan dayatma paketi gizlemek, parlamenter sistemin işe yaramaz olduğu algısını yaratmak için AKP ile işbirliği halinde toplumumuzla oyun oynanmaktadır. İmzalanan paketin içeriğini açıklamaktan aciz Tatar-UBP-DP-YDP Hükümeti’nin istifasının bir nedeni de yaklaşan ay sonu maaşlarını ödeyecek parayı bile bulamamaları ve Teknecik Elektrik Santrali’ne yakıt alamamalarıdır.
Binbir yalan ve vaatlerle, geçtiğimiz Ocak ayı sonunda seçimlere katılan, “tek başına iktidar, iktidar bizim işimizdir” diyenlerin geldiği nokta, TC Elçiliği’ndeki memurcuklardan emir almaya kadar varmıştır. Adamızın kuzeyini sömürge haline getiren TC yetkilileri hükümetçilik oyunları ve Kıbrıs Sorunu’nu çözümsüz bırakıp, kapalı kapılar arkasında bize ait olan Kıbrıs’ın doğal gaz petrolünün pazarlığını yaparak geleceğimizi de çalmaya devam etmektedirler.
Garantörlük sorumluluğu çerçevesinde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasal nizamını ve toprak bütünlüğünü korumak gerekçesi ile 1974’te askeri müdahalede bulunan Türkiye’nin, Kıbrıs Türk toplumunun gözünü boyamak için kukla hükümet krizi oyunlarına sarılması, siyasetteki acizliğinin göstergesidir.
Bu noktada Neyzen Teyfik’in şiir dizeleri daha da anlam kazanmaktadır.
Ne cepken kaldı,
Ne metelik cebinde ceketin,
Kurtarmak için geldiler
İçine ettiler memleketin.
Eserinle övünebilirsin Türkiye.
Saygılarımızla.