Rahmetli babam bazı kıymetlileri için atsan atılmaz, satsan satılmaz derdi. Sanırım Kıb-Tek’de bizler için tamda bu noktadadır. Son günlerde en çok konuşulan kamu dairesi konumunda olan Kıb-Tek çalışanının parasından, yaptığı işlere kadar didik didik ediliyor. Dışı yeşil, içi kırmızı olması gereken karpuz kabaktan dönme olduğu için içi kırmızı renk yerine samanı bir renk yansıtıyor. Renk kısmını bıraktık ve tadı için de yiyebilene aşk olsun diyelim. Hedefleri ve ideolojilerinden taviz vermemekle ünlü CTP işte tamda dışı yeşil, içi samani bir renk veren tatsız bir karpuzu yansıtıyor. CTP’yi yönetmeye çalışanların içteki tutumlarından, dışa yansıyan görüntülerinden CTP’nin o pozitif enerji ile yüklü gençleri de şikâyetçi. Yakın bir dostum pırıl pırıl sapına kadar CTP’li bir genç, geçenlerde abi MYK toplantısına gittik. Ben idealimdeki ve hayalimdeki bazı gerçekleri dile getirmek istedim. Sayın Talat, ben MYK’da böyle istedim böyle olacak dedi ve kesti attı. Hani parti içi demokrasi ve gençlerin görüşlerine saygı demez mi? Belki Küçük dilimi yutmadım ama nutkum tutuldu. Neyse, biz CTP’nin içteki sorunlarını bırakalım ve evkafın su meselesine dönelim. Son günlerde hedef adam pozisyonuna getirilen İsmet Akim’e gerçekten yazık ediliyor. Elektrikte artış istendimi sanki bir usta bir memleket konumundaymış gibi Kıb-Tek’te salvo atışları İsmet Akim’e yöneltiliyor. Bakın Kıb-Tek’te bir yönetim var. Yönetimin başkanı da İsmet Akim’dir. Ancak son söz yönetimindir. Yönetimde de iktidar mensubu partilerin adamları var. İsmet Akim tek başına bir kararı hayata geçiremez. İşin gerçeği, elektrikte özelleştirme isteyen Türkiye’nin buna karşı duran İsmet Akim’e yönelik toplum mühendislerini harekete geçirmesinde yatır. Elçilik devreye girerken CTP’ye baskı yaparak bazı şeylerin hayata geçmesini sağlamaya çalışıyor. Dünkü misyonunu unutan ve kırmızıdan yeşile dönen CTP’deki böyük böyük adamlar da bu baskı karşısında boyun eğerek vurun abalıya diyerek İsmet Akim’in üzerine üzerine gidiyor. Kısacası İsmet Akim’i topun ağzına koydular. En kısa sürede ayağının kaymasını bekliyorlar. UBP Kurultayı sonrasında CTP Politbürosu muhtemelen aldıkları direktif/emir uyarınca İsmet Akim ve arkadaşlarını görevden alacaklar. UBP’nin atayacağı yeni isimler ile yeni bir yönetim oluşturup düğmeye basacaklar. Elçilik bastırdıkça, CTP’deki bazı böyük şahsiyetlerin, öpülen sıpa gibi veya doğum sancıları çeken kadın gibi ıkıla sıkıla özelleştirmeye karşı duran İsmet Akim’in ve arkadaşlarının üzerine yürüdüğünü yalnız biz değil, gözleri görmeyen şarkıcı Armstrong bile gördü. Yakında İsmet Akim ve arkadaşları sudan bahaneler ile görevden alınabilir. Kelleleri bumburo gibi gidebilir. Ama Alla aşkına bu işi binbir dereden su getirerek yapmayın. Anamız emir verdi ‘Emir demiri’ kesti diyerek açıklayın. Dün benim Anavatanım Kıbrıs’tır diyen ancak bugün Türkiye Anavatanım ve AKP’siz Türkiye olmaz diyen Talat’ın gösterttiği ‘UMUT’ maalesef yeşil plakalı, plakasının baş harfleri BE ile başlayan arabanın altında kaldı. Kırılmadık kemiği kalmadığı için yoğun bakımda yatıyor. Allah’tan ümit kesilmez diyelim. Ve bundan sonraki günler için Allah Kerim diyenlere Kerim’in kuyusu derin. Kırmızıdan yeşile dönüşen CTP’nin ipi ile inilen Kerim’in kuyusundan da bu ip ile çıkılır mı diye düşünelim. CTP eski CTP değil. Şimdiki CTP çözümü zor, çok bilinmeyenli bir denkleme benziyor. Çöz babam çözebilirsen. Uğraş dur.