Askerlik üzerine yapılan sohbetlerde hep kuşak çatışmaları yaşanır. Eskiler savaş kültürünün etkisi ile yaptıkları mücahitlik dönemlerinden bahsederler. Bir dönem 24 ay askerlik yapanlar ise kendi askerlik yaptıkları süreyi ballandıra ballandıra anlatır. Ne de olsa onların yaptığı askerlik bitmiştir. Hatta “onların dönemi çok daha zordu”. Günün sonunda vatani görev ve herkes yapmakla mükellef… Hayatın içinde bir çelişkiler yumağı gibi askerlik. *** Toplumda “askerliğini yapmayan adam, adam değildir” şeklinde yaklaşımlar var. Askerliğin bir zaruret mi? İhtiyaç mı? olduğu konusunda günümüzde de ciddi tartışmalar yapılıyor. Askerler için ise her dönemde çıkan “askerlik kısalacak” dedikoduları bir yandan umut, bir yandan ise umutsuzluğu getiriyor. Hatta üst celp, alt celp arasında bile “askerliğin ne kadar?” şeklinde şakalar yapılıyor. Toplumun her kesiminde, her gençte askerliğin kısalması beklentisi mevcut. *** Çelişkiler yumağı dedik ya, işin içine güvenlik zafiyeti de giriyor. Bir devlet olmanın, sınırın olmasının, hatta savaşın izlerinin yaşanmasının etkisi ile askerlik farklı bir önemi de beraberinde getiriyor. Şu an, sabah, akşam, yaz, kış, elinde G3 ile bekleyen delikanlılar var. Sınırı bekleyen kocaman yürekler. Aslında nerede olduğunu, ne yaptığını, kimin için yaptığını soranlar var askeri bölüklerde. Askerlik kalksa, kalkabilse diye dua edenler var. Hatta tuttuğu nöbetin gerçekten işe yarayıp yaramadığını, çıkacak olası bir savaşa ne kadar hazır olduğunu düşünenler var. İşte bu çelişkiler var duyulmayan, görülmeyen, bilinmeyen mekanlarda. Birde Türkiye’den ülkemize vatani görevini yapmak için gelen gariban çocuklar var. Kıbrıs diye bir adanın varlığını, haritada yerini bilmeyen, ülkede yönetimin ne olduğunu, bu topraklarda ne yenilip, ne içildiğini, Türkçe mi? Rumca mı? konuşulduğundan habersiz deniz aşırı gelenler! Onların psikolojisini de düşündükçe iş daha da sarpa sarıyor. *** İşte tam da böyle çelişkili tartışmaların olduğu bir dönemde yeniden askerlik konusunun alevlendiğini görüyoruz. Ben 30 yaşımdan sonra askerlik yaptım. Üstelik ülke şartlarında en zor askerlik yapılan yerlerden birisinde bulunmuştum. Askerde bile torpillerin havada uçuştuğu, daha rahat yere geçebilme şanslarının olduğu bir sistem içerisinde tam 12 ay, yalnızca 3 gün ceza aldığım ve 3 gün iznimin kesildiği bir askerlik dönemini kazasız belasız, ciddi bir sorun yaşamadan geride bıraktım. Askerlik hayatımda ne değiştirdi diye sorulsa “çok şey” derim. Askerliğin insana çok şeyler öğrettiğini düşünenlerdenim. Öte yandan askerlik nedeni ile ciddi kayıpların yaşandığı da bilinen bir gerçek. Bugün sırf askerlik nedeni ile kariyerine ara vermek istemeyen, askerliği sırf zaman kaybı gördüğü için bu coğrafyayı terk eden yüzlerce genç var. Üstelik eğitimi, donanımı ile ülkeye çok şey verebilecekken göçüp gidenler uzaklara. Gündem: Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı. İktidar partilerindeki samimiyetsizliği dün canlı yayında bir kez daha gördüm. Görüşmeler bir hafta daha ertelendi. Mağduriyet yaşanmayacak, gençleri ülkeye kazandıracak, toplumu askerlikten soğutmayacak alternatif görüşmeler için bu son fırsat. Umarız haftaya “umut dolu” haberleri sizinle paylaşabiliriz. [caption id="attachment_38249" align="alignleft" width="800" class=" "]
Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü ile dün uzun, samimi bir görüşme gerçekleştirdik. Bizde, Girne kentinin hak ettiği yerde olmadığını düşünenlerdeniz. Güngördü röportajını çok kısa bir süre sonra okuyacaksınız. Görsel yönetmenimiz Mehmet Eş’in selfisi ile Girne Hatırası.[/caption] [caption id="attachment_38234" align="alignleft" width="600" class=" "]
Kudret Özersay, Cumhurbaşkanlığı Müzakereciliği görevinden ilk kez ayrıldığı zaman #Toparlanıyoruz hareketi ile farklı bir ivme yakalamıştı. “Temiz Toplum” projesi ile sessiz çoğunluğun sesi olmuş ve bu yönde çok önemli bir grubun oluşmasına öncülük etmişti. 2. Kez müzakerecilik yürütmesi ve görevden ayrılması ile şimdi adaylığını konuşur olduk. Acaba o grubun hala kendisine büyük desteği var mı? Acaba hareket bu kez “temiz toplum” düşüncesi ile kendisinin arkasında mı? Farklı sesler yükseliyor. Yakındır, Göreceğiz.[/caption]