Tepebaşı, Çamlıbel ve Kayalar’da halkla toplantılar düzenleyen Erhürman, köyleri gezerek bölge insanının sorunlarını dinledi, çözüm önerilerini not etti. Ekibiyle birlikte bölgenin en büyük seracısını da ziyaret eden Erhürman, ürün çeşitliliği ve üretim konularında bilgi aldı. Erhürman bu bölgenin turizm ve tarım alanında ayrıcalıklı bölgeler arasında olduğunu belirterek yeni dönemde bölgeye ayrı bir önem verileceğini, verimli toprağıyla, doğal güzellikleriyle, tarihi ve kültürel mirasıyla, su sporlarına uygun hava ve deniz koşullarıyla farklılıklar arz eden bu bölgenin kalkınması için ayrıntılı planlar ve projeler hazırlamakta olduklarını belirtti.
ERHÜRMAN: GENÇLERİN BU POTANSİYELDEN YARARLANMASINI SAĞLAMALIYIZ
Çamlıbel’i ziyaretinde, Çamlıbel, Hisarköy, Koruçam, Akdeniz, Tepebaşı gibi köyleriyle bu bucağın çok farklı, tarıma ve alternatif turizme çok müsait özellikleri olduğunu vurgulayan Erhürman, bölgedeki balığın, mantarın, lalenin, orkidenin, bölgeye özgü el işlerinin, doğal güzelliklerin, tarihi ve kültürel mirasın alternatif turizm açısından nasıl değerlendirileceğinin ayrıntılı bir biçimde planlanması gerektiğini belirtti. Denizinin dalgalı ve su sporlarına uygun olduğunu belirten Erhürman, “Bu bölge eko-agro turizm için büyük bir potansiyel” dedi.
Kayalar’ı ziyaretinde Kayalar köyündeki balıkçı barınağının iyileştirilmesi gerektiği üzerinde duran Erhürman, bölgede yeni bir vizyon geliştirilmesi gerektiğini, balıkçı barınağının iyileştirilmesi ve balıkçılığın teşvik edilmesiyle köydeki gençlerin köyün potansiyelinden yararlanmasının sağlanabileceğini belirtti. Erhürman, “Hayvancılıkta bu köy açısından ekmek var mı, elde ettiğimiz sütü, tereyağı ve peyniri satabilecek miyiz? Burada yaşayıp sorunları en iyi bilen sizlersiniz. Bizlere bu köyde kalkınmanın sağlanması, gençlerin göç etmesinin önlenmesi için yol gösterecek, planlarımızın, projelerimizin temelini oluşturacak olan bilgi ve önerileri bizimle paylaşacak olan sizlersiniz, o nedenle sizleri dinlemek bizim için çok önemli” dedi.
PLANLI VE KALİTELİ ÜRETİME GEÇMEK ZORUNDAYIZ
Toplantılarda Kıbrıslı Türklerin ayakları üzerinde durabilmesi, üretmesi, ürettiğini satabilmesi ve elde ettiği geliri adil şekilde bölüşmesi için sistemi değiştirmeye talip olduklarını belirten Erhürman, bunu tek başlarına değil, şu anda var olan sistemin bittiğini gören, söyleyen tüm yurttaşlarla birlikte yapacaklarını söyledi. Ülkedeki koşulları değiştirmenin yolunun daha çok çalışmak ve üretmek olduğunu belirten Erhürman, “üretimden kopmak, sahip olduğumuz potansiyeli kullanmamak, onu sürdürülebilir biçimde nasıl kullanmamız gerektiğini planlamamak ve projelendirmemek yalnızca bugünkü değil, gelecek kuşakların haklarını da çalmak anlamına gelir. Biz halkımıza bunu layık görmüyoruz. Bu sistem değişecek, inanırsak, güçlerimizi birleştirip aynı hedef etrafında buluşabilirsek başaracağız. Mesele çocuklarımıza nasıl bir ülke bırakmayı hayal ettiğimizdir” dedi.
1974’ten beri Rumlardan kalan malların ve Türkiye’den gelen paranın adaletsiz biçimde dağıtılması üzerine kurulmuş olan sözde ekonomik yapının sürdürülebilir olmadığını belirten Erhürman, sözlerini şöyle tamamladı:
“Artık el ele vermemiz lazım. Sizden talebim oy değil, bu işin bitmiş olduğunu ve yerine çok daha üretken, çok daha adil bir sistem koyabileceğimizi, bunu hep birlikte başarabileceğimizi görmenizdir. Haysiyet, adalet, üretim ve hizmete dayanmayan politikalarla daha fazla yol alamayız. Planlı hareket edeceğiz. Kaliteli üretim yapacağız. Aksi takdirde var olamayacağız. Bölge gençliğinin işsizlik sorunu var. Bu defa iktidara geleceksek bölgenin kalkınmasına yönelik projelerimizi, planlarımızı seçimden önce sizlerle birlikte oluşturarak ve bütün açıklığıyla sizlerle paylaşarak geleceğiz.”