CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, "Güven Yapı Ltd.’e ilişkin Bakanlar Kurulu kararı Sn. Saner’den dinlediğimiz gibiyse, hükümet ya ne yaptığını bilmiyor, ya sorumluluğu üzerinden atmasını sağlayacağını sandığı bir softa şaşırtması yapıyor, ya da, en kötüsü, rayiç bedel altında kiralamaya hukuki zemin yaratmaya çalışıyor" açıklamasında bulundu.
İşte açıklama;
Güvenlik Kuvvetleri Personeli Yapı Kooperatifi Ltd.’e ilişkin Bakanlar Kurulu kararı Sn. Saner’den dinlediğimiz gibiyse, hükumet ya ne yaptığını bilmiyor, ya sorumluluğu üzerinden atmasını sağlayacağını sandığı bir softa şaşırtması yapıyor, ya da, en kötüsü, rayiç bedel altında kiralamaya hukuki zemin yaratmaya çalışıyor!!!
1. Arazinin Güvenlik Kuvvetleri Personeli Yapı Kooperatifi Ltd.’e Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi tarafından kiralanmasına yetki veren Bakanlar Kurulu kararı 2017 tarihli.
2. 2018 tarihli Bakanlar Kurulu kararı kira tutarıyla ilgili ve kiralamanın rayiç kira bedeli (piyasa fiyatı) üzerinden yapılmasına ilişkin.
3. Mahkeme, ara emrinde, doğal olarak, öncelikle 2017 tarihli “kararın ve/veya karar altında yapılmış olan işlemlerin uygulanmasının…” durdurulmasını emrediyor. 2018 tarihli kararla ilgili durdurma kararını, daha sonra, ikinci paragrafta açıklıyor.
4. Doğal olan bu, çünkü Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’nin kira sözleşmesini imzalamasının dayanağı, buna yetki veren 2017 tarihli Bakanlar Kurulu kararı. 2018 tarihli karar yalnızca kira tutarı ile ilgili.
5. Henüz Bakanlar Kurulu’nun kararını Resmi Gazete’de görmedik ama karar Sn. Saner tarafından açıklandığı gibiyse, yalnızca kira tutarı ile ilgili karar iptal edilmiş olacak ama sözleşmenin imzalanmasının dayanağı olduğu mahkeme kararında da belirtilen 2017 tarihli karar ortadan kalkmış olmayacak.
6. Bu da, ara emri verilen davanın devam etmesini gerektirecek çünkü sözleşme de, onun dayanağı olan 2017 tarihli karar da iptal edilmemiş olacak.
7. Hatta, 2018 tarihli karar iptal edildiği için, rayiç bedelin altında kiralamaya hukuki zemin yaratılmış olacak.
8. Özetle, Saner hükumetinin murat ettiği nedir bilmiyoruz, kısa bir süre içinde anlayacağız ama ara emrinin birinci konusu olan 2017 tarihli karar iptal edilmediğine göre, sözleşme de henüz dayanaksız kalmış değil.
9. Bütün bunlara karşın mahkemenin ara emri yürürlükte ve Anayasa gereği, söz konusu bölgede yapılan tüm işlerin durması şart!