Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin, Kıbrıs’ta çözüm modelinin, ‘iki toplumlu iki bölgeli siyasi eşitliğe dayalı federasyon’ olduğunu 50 kez tekrarladığının altını çizdi ve “Başka bir tezin hayata geçeceğini nasıl düşünüyorsunuz? Bu soruya da cevap vermiyorlar. Ezbere konuşup memleketin geleceğini hamaset üzerinden yönetmeye çalışıyorlar” dedi.
Temel dertlerinin, çocukların bu ülkeden göç etmek zorunda kalmayacağı bir yapının oluşması olduğuna dikkat çeken CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, seçimlerin yakın olduğunu vurguladı ve halkın cevabını orada vereceğine işaret etti. BRTK’da Levent Kutay’ın sorularını yanıtlayan Tufan Erhürman, memleketin Anayasa ihlalleriyle karşı karşıya bırakıldığını dile getirdi.
ERHÜRMAN: MEMLEKET ANAYASA İHLALLERİYLE KARŞI KARŞIYA BIRAKILDI
Gayrimeşru hükümetin, “Yerel Yönetimler Reformu” yapacağım sevdasıyla memleketi Anayasa ihlalleriyle karşı karşıya bıraktığını vurgulayan Erhürman, aceleci tavırların memleketi belirsizliğe sürüklediğini belirtti. Söz konusu durumdan dolayı pek çok yerde adayların açıklanamadığını ifade eden Erhürman, mahkeme safhasında olunduğunu ve tahminler üzerinden konuşmanın doğru olmayacağını kaydetti. Dertlerinin “18 ya da 28 belediye” olmadığının altını çizen Erhürman, yürürlüğe girecek yasanın uygulanabilir olmasının önemine işaret etti. Ortaya çıkacak kaosu önlemenin ve Anayasa’ya uygun davranmanın, Meclis’in görevi olduğunu defalarca söylediklerine dikkat çeken Erhürman, reformda kriterlerin belirlenmesiyle ilgili kendilerinin de öneri yaptıklarını hatırlattı.
“SİYASETEN VE YÖNETSEL OLARAK KAOS ÇIKACAK”
Dünyada yerel yönetimler reformu nasıl yapılıyorsa, bunlara odaklanmak istediklerini söyleyen Erhürman, sayı azaltma konusunda ise gerekirse geçiş süreci gerçekleştirilebileceğini dile getirdi. Söz konusu durumu defalarca anlattıklarını yineleyen Erhürman, iktidardaki partilerin nedense, ‘yerel yönetimler reformu yapma’ sevdasına kapıldığını vurguladı. Reformun bu şekilde yapılamayacağını belirten Erhürman, “Bu şekilde giderseniz reforme değil, deforme edersiniz. Bu yasa da deforme edecek bir yasadır. Bunun sonuçlarına da toplum olarak katlanmak zorunda kalacağız” dedi. Söz konusu yasanın içerisinde, son derece belirsiz, öngörülemez düzenlemeler olduğuna dikkat çeken Erhürman, “Siyaseten ve yönetsel olarak kaos çıkacağını söylemeye devam edeceğiz” dedi.
“BU, EZBERE DAYALI KONUŞMALARLA MEMLEKETİ YÖNETMEYE ÇALIŞMA MESELESİDİR”
Erhürman, “Memlekette üç tane çalışan yer varsa, onları da allem gallem etmeye yönelik bir girişimdir bu” ifadelerini kullandı. Teknik konularla ilgili “hükümet” yetkililerinden hiçbir söz duymadıklarını belirten Erhürman, “Tek söyledikleri; ‘Biz reform yapmak istiyoruz.’ Bu, bilgiden yoksun, ezbere dayalı birtakım konuşmalarla memleketi yönetmeye çalışma meselesidir” dedi. KIBTEK’te bir kez daha akaryakıt ihalesinin durduğunu hatırlatan Erhürman, “Ya beceremiyorsunuz, yönetsel açıdan beceriksizliğiniz ortada ya da ‘ben aslında ihale yapar gibi görünerek ihalesiz akaryakıt almaya devam etmek istiyorum’ anlamına geliyor” diye konuştu. Erhürman, var olanı daha kötü yapmaya ‘reform’ denmeyeceğinin de altını çizdi.
“İÇERİDEKİ TALEP GİDEREK DARALIYOR”
Memlekette, Türkiye Cumhuriyeti’nin de 30-40 puan üzerinde enflasyon yaşandığına dikkat çeken Erhürman, maliyenin gelirlerinin Türk Lirası cinsinden arttığına vurgu yaptı. Alım gücünün her gün düştüğüne dikkat çeken Erhürman, söz konusu durumla ilgili de hiçbir şey planlanmadığını kaydetti. Birçok işletmenin, ‘Bize Kıbrıslı Rumlar gelmiyor olsaydı, batmıştık’ dediğini hatırlatan Tufan Erhürman, içerideki talebin giderek daraldığına vurgu yaptı. Alım gücünü koruyacak girişimlerin olması gerektiğini ifade eden Erhürman, alım gücünün korunmasıyla ilgili hiçbir çalışma yapılmamasını da eleştirdi. “Bütçe sahtekarlığıyla” belediyelerin alması gereken ödeneğin budandığına dikkat çeken Erhürman, bazı belediyelerin maaş ödeyemeyecek duruma geleceğinin aylar öncesinden belli olduğunu dile getirdi.
“TÜRKİYE’DEN PARA NAMINA BİR ŞEY GELDİĞİ YOK”
“Hükümet” yetkililerinin, “Türkiye Cumhuriyeti’nden katkı gelmesini bekliyoruz” açıklamaları hakkında da konuşan Tufan Erhürman, “Türkiye’den para namına bir şey geldiği yok. Bunu söyleyemiyorlar. ‘Türkiye’den parayı en iyi biz koparırız’ siyasetine devam ediyorlar. Bu şekilde siyaset yapılmaya devam edildiği sürece, bu ülke iflah olmaz. Son dört senedir para mara geldiği yok” dedi. Türkiye Cumhuriyeti ile doğru zeminde iyi ilişkiler olması gerektiğinin altını çizen Erhürman, “Diyaloğun doğru zeminde kurulması gerekiyor. Doğru zemin de Kıbrıs Türk halkının iradesidir” dedi. Hükümetlerin müdahalelerle kurulup bozulduğunu anımsatan Erhürman, “Yaşananları doğru zemin olarak görmediğimizi açıkça söylemeye devam ederiz” dedi. Külliye ile ilgili soruları da yanıtlayan Tufan Erhürman, “Senin iraden karar almadan nasıl Meclis binası yapılıyor?” diye sordu.
“SEÇİMLER YAKINDIR, HALK CEVABI ORADA VERECEK”
Tufan Erhürman, “Birisi hediye ediyor üzerinden, bu memlekette öncelikler belirlenemez” diye konuştu. Hellim konusunun da kapılar konusunun da “hükümetin” derdi olmadığına vurgu yapan Erhürman, “Kıbrıs Türk halkının uluslararası hukukla buluşmasıyla ilgili dertleri de yok. Biz, Kıbrıs Türk halkının Sarayönü’ne hapsolmasını kabul etmiyoruz” dedi. Ne Tahsin Ertuğruloğlu’nun ne de Ersin Tatar’ın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 541 ve 550 ile ilgili kararlarıyla ilgili tek kelime etmediğini hatırlatan Erhürman, “Federasyonu 50 defa tekrarladı BMGK kararları. Başka bir tezin hayata geçeceğini nasıl düşünüyorsunuz? Bu soruya da cevap vermediler. Ezbere konuşup memleketin geleceğini hamaset üzerinden yönetmeye çalışıyorlar” dedi. “Bizim temel derdimiz, çocuklarımızın bu ülkeden göç etmek zorunda kalmayacağı bir yapının burada oluşmasıdır” diyen Erhürman, seçimlerin yakın olduğunu vurguladı ve halkın cevabını orada vereceğinin altını çizdi.