Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi ve Milletvekili Adayı Umut Ersoy açıklama yaparak hükümetin iç borçlanmaya gitmesini eleştirdi.
Bakanlar Kurulu’nun devletin mali yükümlülüklerini yerine getirebilmesine olanak sağlamak amacıyla, Maliye Bakanlığı’nı 1 milyar 500 milyon TL’ye kadar borçlanılabilmesi için yetkili kıldığını belirten Ersoy, ultra zenginlerin bugün dünden daha zengin, emekçi halkın ise daha yoksul olarak uyandığını ifade etti.
Maliye Bakanlığı, Halkın Parasıyla Ultrazenginlere Faiz Ödeyecek
Rejim partilerinin sermaye temsilcileri olduklarını vurgulayan Ersoy, 25 Mayıs tarihli Bakanlar Kurulu kararına göre, hükümetin kaynak yaratmak amacıyla bir kez daha iç borçlanma yolunu seçtiğini belirtti. Ersoy, “İç borçlanma demek; ultrazenginlerden, banka sahiplerinden, büyük para sahiplerinden ve servet sahiplerinden faizi karşılığında borç almak demektir. Yani, Maliye Bakanlığı, halkın parasıyla ultrazenginlere faiz ödeyecek. Bu durum ilk de değil, daha önce de kaynak yaratmak için defalarca iç borçlanma yoluna gidildi. Sanki yaşadığımız düzende bankalar kârlarına kâr katmıyormuş gibi, sanki emekçi halk her geçen gün yoksullaşırken, ultra zenginler servetlerine servet katmıyormuş gibi, bir avuç imtiyazlı azınlığı daha da semirtebilmek için faiz karşılığı borçlanmaya gidiliyor. Kendi yağında kavrulmaya çalışan küçük işletmelerin, özel sektör çalışanlarının, esnafın, sosyal yardımla geçinebilenlerin hali ortada. Hükümet her sıkıştığında elini kamu çalışanlarının cebine atıyor. Sermayeye teşvikler, hibeler, muhafiyetler, vergi ve sigorta afları gırla devam ediyor. Halkın büyük bir çoğunluğu içinden geçtiğimiz ekonomik krizin bedelini öderken, bu krizde daha da büyüyen ultra zenginlerin kılına bile dokunulmuyor” ifadelerini kullandı.
Ultrazengin Azınlığın Elinde Milyarlarca Liralık Kaynak Var
Toplumun çok büyük bir çoğunluğunun artık nasıl geçinirim, nasıl hayatta kalırım sorusundan başka bir şey düşünemeyecek halde olduğunu söyleyen Ersoy, toplumdaki çok ama çok küçük bir azınlığın ise bırakın bedel ödemeyi, servetlerine servet katmayı sürdürdüğünü belirtti. Toplumun büyük çoğunluğunun artık temel ihtiyaçlarını karşılamak için bile sürekli hesap kitap yaptığını ifade eden Ersoy, lüks içinde yaşayan çok küçük bir grup ultrazengin azınlığın elinde ise, şu an kullanmaya ihtiyaç bile duymadığı ve rahatlıkla topluma verebileceği milyarlarca liralık kaynak olduğuna vurgu yaptı.
Ersoy, “Zaten iç borçlanma örneğinde görülebileceği gibi, milyarlarca liralık kaynağı da pat diye çıkarıp verebiliyorlar. Ama borç olarak! Ultrazenginlerden servet vergisi alınarak kaynak yaratma seçeneği ortada dururken, hükümet, hiç yüzü kızarmadan, ultrazenginlere bir de üstüne faiz ödemesi yapacak!” dedi.
Umut Emekçilerde!
Ersoy, ana muhalefet partisi CTP’nin de servet vergisine karşı çıkıp, tıpkı hükümet gibi iç borçlanma yöntemini savunmaktan hiç çekinmediğini söyledi. Bağımsızlık Yolu’nun tam da bu yüzden seçimlerde taraf olduğunu ifade eden Ersoy, “Ultrazenginlerin sözcülüğünü yapan bir hükümet ile ultrazenginlerin sözcülüğünü yapan bir muhalefetin karşısında emek temelli, halkın hakları ve ekonomik kurtuluşu temelli bir mücadele için, emekten yana bir çözümü yüzlerine yüzlerine haykırabilmek için!” diyerek emekçinin partisinde olmanın önemine dikkat çekti.