Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ, İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond’un adaya gerçekleştireceği ziyaretin Kıbrıs’ın her iki tarafını da kapsayacak olması ve Hammond’un Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu da ziyaret edecek olmasına rağmen Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bunu sadece Güney’e yapılması tasarlanan bir ziyaret olarak yansıtma gayreti içine girdiğini kaydetti.
Rum basınında bu konuda gösterilen tepkilerden dahi bunun böyle olmadığının anlaşıldığını ifade eden Osamn Ertuğ, “Garantör İngiltere’nin böyle bir ziyaret esnasında, Kıbrıs sorunuyla ilgili her iki tarafla da görüşmemesi esasen düşünülemezdi” dedi.
Yaptığı yazılı açıklamada İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond’un planlanan Kıbrıs ziyaretinin Lozan’da devam etmekte bulunan İran’ın nükleer programıyla ilgili görüşmeler nedeniyle gerçekleşemeyeceğinin adadaki İngiliz Yüksek Komiserliği tarafından açıklandığını da ifade eden Ertuğ, şu ifadeleri kullandı:
“Ziyaretin Kıbrıs’ın her iki tarafını da kapsayacak olması ve Sayın Hammond’un bu ziyaret esnasında Sayın Cumhurbaşkanımızı da ziyaret edip kendileriyle görüşecek olmasına karşın, Kıbrıs Rum Yönetimi bunu sadece Güney’e yapılması tasarlanan bir ziyaret olarak yansıtma gayreti içine girmiştir. Kaldı ki biz, Kıbrıs Türk tarafı olarak, Sayın Hammond’un Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyaretiyle ilgili düzenlemeler konusunda İngiliz Yüksek Komiserliği yetkilileriyle baştan beri temas içinde olduk. Kıbrıs adasıyla tarihi, siyasi ve ahdi bağları bulunan Garantör İngiltere’nin böyle bir ziyaret esnasında, Kıbrıs sorunuyla ilgili her iki tarafla da görüşmemesi esasen düşünülemezdi. Yüksek Komiserlik bize Sayın Hammond’un Kıbrıs ziyaretinin hem Lozan’daki görüşmeler hem de İngiltere’de Mayıs ayında yer alacak seçimlerle ilgili Sayın Bakan’ın çalışmaları nedeniyle iptal edildiği bilgisini vermiştir.
Görüşmelere bırakıldığı yerden devam etme çabalarının kritik bir aşamaya ulaştığı bu dönemde, iki tarafın eşitliğine saygı ve bu çerçevede atılan tüm adımlar, kuşkusuz bu çabalara yardımcı olur. Ziyaret gerçekleşmemiş olsa bile, görüşmeler sürecini destekleyen bir ülke olarak İngiltere’nin bu konuda gösterdiği hassasiyet bizi memnun etmiştir”.