11 Mart 2011 tarihinde Japonya'da meydana gelen deprem ve tsunami felaketinde hayatını kaybedenler ülkenin farklı kentlerinde düzenlenen törenlerle anıldı. Japonya Başbakanı Şinzo Abe Tokyo'daki törende "11 Mart 2011 felaketi eşi benzeri olmayan bir yıkım getirdi ve çok sayıda değerli yaşama mal oldu" şeklinde konuştu.
Katılımcılar felaketin meydana geldiği yerel saatle 06.46'da bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Ülkenin pek çok yerinde anma törenleri yapıldı.
Japonya İmparatoru Akihito bu yılki törene katılmadı, onun yerine Prens Akishino ve eşi prenses Kiko katıldı. Prens Akishino konuşmasında, "Pek çok insan hala felaket bölgeleri ve tahliye alanlarındaki zorlu zamanlarla karşı karşıya. Özellikle uzatılmış tahliyelerde. Felaket bölgesinde yıldan yıla yaşlananların sağlığını ve yüksek radyasyon nedeniyle evlerine dönemeyen insanları düşününce kalbimde derin bir acı hissediyorum" ifadelerini kullandı.
Hükümet 220 milyar dolar harcadı
9.0 büyüklüğündeki deprem tsunamiye yol açmış ve ardından 1986 yılında Çernobil'de meydana gelen felaketten bu yana en büyük nükleer felakete yol açmıştı. Fukuşima'da yer alan nükleer santraldeki arındırma ve tahliye çalışmalarının en az 30 yıl sürmesi bekleniyor. Maliyetinin ise 35 milyar doları bulacağı tahmin ediliyor.
Japon hükümeti bugüne dek yeniden inşa çalışmaları için 220 milyar dolar harcadı.
3 bin 500 kişi de hastalık ve intihar sebebiyle öldü
Deprem ve tsunami felaketinde 18 bin 500 kişi hayatını kaybetmişti. Öte yandan 3 bin 500'den fazla kişinin de felaket sonrası hastalık ya da intihar nedeniyle hayatını kaybettiği bildirildi. 2 bin 553 kişi ise resmi olarak hala kayıp.
Felaket nedeniyle 450 binden fazla kişi de evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. Çoğu Fukuşima civarından hala 123 bin kişi evlerinden uzakta yaşamak zorunda bulunuyor.
Balıkçılık da etkilendi
Felaket bölgesindeki pek çok sahil kasabasında insanlar geçimlerini balıkçılıkla sağlıyordu. Iwate vilayetinin verilerine göre, en çok etkilenen bölgelerde somon ve istiridye avcılığı tsunami öncesi seviyenin yüzde 40'ı civarında bulunuyor.
Bölgede 14 bin kişi balıkçılıkla geçimini sağlıyor. Bu rakam 2010'da 18 bindi.