Tiyatro düşünce özgürlüğünü yok etmek isteyen baskıları, insana doğaya ve doğanın düzenine karşı yapılan saldırıları tüm insanlığın gözleri önüne serme işlevini üstlenir.
Tiyatro insanlığın dünyaya açılan gözüdür. Tiyatronun kapanması demek dünyaya gözümüzü kapatmak demektir. Tiyatrolar bizde ve tüm dünyada tam iki yıl Covid-19 nedeniyle kapalı kaldı. Tam da pandemi süreci bitiyor derken, dünyanın çeşitli yerlerinde yıllardır sürdürülen savaşların acılarına, Rusya-Ukrayna savaşı da eklendi. Tüm dünya insanları savaşları seyrediyoruz, hem de hiçbir şey yapamadan. Tarihteki bütün büyük savaşlar; 1. ve 2. Dünya savaşları / Vietnam Savaşı / Bosna Savaşı/ Sayısız ülkenin kurtuluş savaşları, nasıl ki tiyatro ve sanat aracılığı ile insanlığın ortak belleğine işlendiyse, yeni savaşlar ve saldırılar da tiyatro sahnelerinde yerini alacaktır. Tiyatro “o ortak belleği” sürdürebilmek için bütün bunları yazmak ve oynamak zorundadır. Umutsuzluklarımızı umuda dönüştüren, zaman zaman eğiten, zaman zaman güldüren, zaman zaman da eğlendirerek düşündüren dünya tiyatrolarının katkısıyla, dünya insanlığının ortak belleğini beslediğimiz zaman, insanlarla, halklarla, ülkelerle omuz omuza verip el ele tutuşarak insanca yaşanan bir dünyadan tiyatrolarımıza ışık tutarak barış içerisinde sahnelerimizdeki sanatçıları alkışlamaya devam edeceğiz.
Savaşa Hayır.
Sanata Evet.
Yaşasın Tiyatro.
27 Mart Dünya Tiyatro Gününü Barış, Umut ve İnançla kutluyorum.
Girne Belediyesi Tiyatro Stüdyosu
Çatalköy Belediye Tiyatro – Su