Özellikle gecelerin daha geç saatlere kadar yaşandığı yaz aylarında sürekli olarak yiyecek tüketmek ve yatmadan öncesine kadar gıda alımını sürdürmek metabolizmamızın yavaşladığı uyku saatlerinde yoğun şekilde yağ sahibi olmamıza neden olur. Yatmadan en az 2 saat önce yemeyi bırakmak veya mümkünse saat 20.00’dan sonra hiç bir besin tüketmemek yavaşlayan metabolizmamızın tüm gıdaları yağa dönüştürmesine engel olacaktır.
Ayrıca geç kalkma ve geç yatma alışkanlığı da metabolizma hızını bozacaktır ve istenmeyen kilolar ile sağlık problemlerine davetiye çıkaracaktır. Zira biyolojik saatiniz sadece yaşam şartları veya isteğinize göre değil, sıcaklık ve mevsimlerden tutun da ışık düzeyine kadar pek çok olgudan etkilenmektedir.
Yatma saatleri olarak vücudun kendi biyolojik saati olan 12 öncesini tercih etmek en çok ihtiyaç duyulan uyku vaktinde vücudunuzun dinlenmesini sağlayacaktır ve bu sayede tükettiğiniz besinlerin de daha kolay bir şekilde sindirilerek enerjiye dönüşmesi sağlanacaktır.
Akşam saatlerinde uyumadan 2-3 saat önce yemek yemeniz gerekirken sabah saatlerinde ise kalkar kalkmaz kahvaltınızı gerçekleştirmeniz henüz metabolizma hızı en yüksek şekilde çalışan vücudunuzun gereken enerji ihtiyacını karşılamasını sağlayacaktır. Bu nedenle akşamları ne kadar erken ve hafif yiyorsanız sabahları da bir o kadar rahat olabilir ve dilediğiniz kadar besin tüketebilirsiniz. Elbette bu besinlerin kahvaltıya uygun ve ağır olmayan yemekler olduklarından emin olduktan sonra.
Kahvaltı ve akşam yemeği saatlerini işiniz, okulunuz ve ev düzeniniz belirlediği için bu düzeni erken yatma ve erken kalkma üzerine kurarak doğru bir beslenme vakti oluşturabilir, sadece kendinizin değil diğer aile fertlerinin de doğru şekilde beslenmelerine yardımcı olabilirsiniz. Bunun yanında her gün aynı saatlerde yemek yemeniz vücudunuzun yemek zamanlarında adapte olarak daha doğru tepkiler vermesine yardımcı olacaktır.