Haysiyetsizleştirme… İtibarsızlaştırma..

Arif Alasya

Düşünün bu ülkede bankaların batış nedeni ,banka sahiplerinin mevduatları kendi şirketlerine hortumlaması olarak halka yansıtıldı.Sonuçta bu bankalarda mevduatı olanlar hükümet tarafından halka konan fonlarla ödendi.Borçlular hala daha bir kuruş olarak borçlu oldukları konumdan yıllar sonra milyar borçlu olarak başka bankaların kucağında.Hortumu yapan gerçek kişiler meydanda yok. Bazıları suçsuz hapiste yatmış bazıları sözde sağlık nedenleri ile hükmünü devlet  gözetiminde yurt dışında yaşayarak geçirmiş .Bu hortumlanan paralar nerde? Bunlar da son koop.merkez bankasından gasp edile paralar gibi buhare mi oldu? Resmi  Kabz memurları bu tasfiye işlemlerini ve sorgulamayı yapıp sonuç çıkardılar mı?Nafile paketlerin amacı onları korumaktan başka bir sonuç getirmedi. Gelelim ayakta kalan Bankaların durumuna Kamu bankalarının dışında birkaç Koop.Bankası ve özel bankaların dışında banka kalmadı.Kamu Bankalarının blançolarında alacak kalemleri büyük ölçüde batık veya batma noktasındaki kamu kuruluşu ve KİT’lerin borçları olduğunu bilinmektedir. Sonuç olarak bu ‘’Sosyal ve Ekonomik Paketler’’Toplumda iki kesim oluşturmuştur 1-      Makbul insan ve aileler ki bunlar statükoyu temsil etmektedirler ve onların borazanları.. 2-      Statükonun her geçen gün semirilmesine mahkum edilmeye çalışılıp Merkez Bankası marifetiyle itibarsızlaştırılan Esnaf zanaatkar ve halk. Bu itibarsızlaştırılan halkın duygularına tercüman bir Hükümet bu güne kadar iktidarda olmadı .Bunu ortadan kaldırmak için geçirilmeye çalışılan yasalar hep yarım bırakıldı.Özellikle komitelerde Statükonun beslediği vekiller bu yasaların meclise gelmesini dahi engellediler. Bu toplumun itinbarsızlaştırılmasının önüne geçecek hükümetlere ihtiyacımız var.Çözüm da bu itibarsızlaştırmanın önünü açacaktır.İşte bu nedenle o statüko koruyucuları iş başındadır.Meydanlara inmişlerdir,nutuklar atarak,görsen ve yazılı medyayı kullanarak halka yalan bilgiler sunarak,yalan haritalar yayarak çözümün önüne sömürülen bu halkı kışkırtarak engel koymaya çalışmaktadırlar.Halkın küçük istençlerini kendi devasa çıkarları için kullanmaya çalışmaktadırlar.Halkımız bu çığırtkanların nerelerden beslendiklerine iyice bakmalı ve bu çığırtkanların unvanına  vede konumlarına kanmamalıdırlar. Halkımızın yürüyecek çok yolu vardır.Statüko her alanda halkımızı bölmüş vede egemenliklerini her alanda sürdürmektedir.İşte bu yolda gerekli direnci göstermeliyiz. Bu kesim o kadar tehlikeli oyunlar oynamaktadır ki Kendi Cumhurbaşkanşlarını,liderlerini çözüm yanlısı olduğu için vatan haini.yurt satıcısı ilan edeceklerdir. Umarım hatta eminim ki son Cumhurbaşkanlığı (Liderlik) seçimlerinde halkımızın gösterdiği dirayeti bu kesim hafife almaz.Geçen günkü basın toplantısında gördüklerim da bu desteğin sürdüğünü gösteren bir tablodur. Bırakın dış politikayı.Sn.Cumhurbaşkanının iç politikaya yönelik önerilerini da Hükümetin dikkate alması gerekmektedir diye düşünüyorum. Biz ezilen ve itibarsızlaştırılmaya çalışılan halk artık kararımızı verdik.İyi yönetilmek için vede itibarımızı geri kazanmak için her türlü mücadeleyi yapacağız. Sn.Angolemli’nin meclis kürsüsünden söylediği gibi ‘’şimdiki hükümet sadece kadını erkek yapamayacak bir sayıya sahip’’işte size fırsat meclisteki yemininize sadık kalın. "Devletin varlığını ve bağımsızlığını, yurdun ve halkın bölünmez bütünlüğünü, halkın kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ve Atatürk ilkelerine bağlı kalacağıma; halkımın refah ve mutluluğu için çalışacağıma; her yurttaşın insan haklarından ve temel hak ve özgürlüklerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya bağlılıktan ayrılmayacağıma; namusum ve şerefim üzerine and içerim." Ve halkınızın refah ve mutluluğu için çalışın statükonun değil. Statükoculardan gelecek cevabı da şimdiden görebilirim. Bakın yeminin içinde Devlet’in varlığını korumak da var biz de KKTC’nin ilelebet yaşamasını isteriz,Unutmayın ki Devlet siz değilsiniz Devleti var eden biziz ve vekillerimizden tek istediğimiz ’Halkının refah ve mutluluğunu için çalışmaları’’ Statükonun değil… Meclis açılır açılmaz sıvayın kollaınızı bizi yok eden Ekonomik ve sosyal paketler ile yönetmekten vazgeçin.Toplumsal kalkınmamızı sağlayacak düzenlemeleri yaparak olası bir çözümde karşı tarafın ekonomisi içinde yok olmayacak bir toplum yaratın. Statükoyu korumak değil halkınızın itibarını geri getirecek adımlar atın...