Aslında herkes ABD’nin, dolar ile Türkiye’yi tokatlamasına çalışmasını rahip kisvesi altında CIA adına casusluk yapan Pastör Andrew Brunson olayına bağlıyor. Tamam, buda olayın küçük bir parçası olabilir. Ama aslında kazın ayağı öyle değil. ABDMarşall yardımı ile başlayan süreçte borçlandırdığı Türkiye’yi boyunduruğu altında tutmaya çalışıyor.
Yahudi asıllı ABD’li silah tüccarıRockefeller'inşoke eden 'Türkiye' itiraflarında bunu ifşa etti. Menderes zamanında Türkiye’nin nasıl kapana kıstırılmaya çalışıldığının itiraflarını yaptı. Sonuçta 1960’larda sahneye konulan hikaye, Suriye’de, Irak’ta ve YPG ile PYD bir başka deyişle PKK olaylarında söz dinlemeyen Erdoğan’a da uygulanmaya çalışılıyor.
Buna Kıbrıs Karasularında bulunan zengin petrol yataklarının yanısıra İpek Yolu’da eklenince, Yankee’nin ağzının suyu akmaya başladı. Sana buralarda ekmek yok dedikleri Türkiye, pastadan fazla pay isteyince yola getirmek için dolar silahını çektiler. Türkiye, Rusya, Çin ile İran’a yaklaşınca Trump ve ABD savunma bakanlığı Pentagon kılıcını çekti. Rusya’nın bölgeden tamamen uzaklaştırılmasını isteyen ve İpek yolunda tek söz sahibi olmanın yanısıra, denizin derinliklerindeki petrol ve gaza da sahip olmak isteyen Pentagon daha da sertleşti.
Dolar kartından sonra, ortaya İzmir’in sakin bir bölgesinde kendi halinde mazbut bir şekilde yaşamını sürdürdüğü öne sürülen Pastör Andrew Brunson olayını attı. Aslında, Türkiye’nin elde ettiği kesin bilgilere göre bir CIA ajanı olan ve Türkiye ile ABD’de önemli isimler ile temas halinde olan Brunson’u, kendi halinde bir rahip olarak göstererek, Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştı. Ancak Türkiye istihbarat yetkilileri Brunson ile ilgili detaylı bilgileri paylaşmaya başlayınca ve bazı darbeci generaller ile bire bir teması olduğunu belgeleyince duraksadı. Ve Türkiye’ye iddiaya göre ABD yetkilileri birçok kez bu belgeleri açıklamaması için neredeyse Erdoğan’a yalvarır pozisyonunda bile bulundu.
Belgeler arasında Brunson’un,CIA’in önemli isimlerinden birisi konumunda olan ve Fettullah Gülen’in green kart almasını sağlayan 15 Temmuz darbesinin baş mimarlarından Graham Fuller ile de görüştüğü ve darbe ile ilgili birçok bilgi alış verişinde bulunduğu da var.
ABD aslında Brunson’u, Ortadoğu’da çevirdiği dolapların, özellikle Türkiye ve Rusya ile ilgili sahneye konan oyunların ortaya çıkmaması için ısrarla rahibi istiyor. ABD baktı Türkiye, din adamı görüntüsü altında, terör örgütleri ile işbirliği yaparak, Türkiye’de iç savaş çıkartmak için çalışan Pastör Andrew Brunson’uvermiyor bu kez onu hapishanede öldürmek için düğmeye bastı. Bu iddiayı FBI eski Ajanlarından, FBI’dan Fahrettin Gülen’in okulları vasıtası ile kara para akladığını tespit ettiği ve i soruşturma yapılması için öneri götüren ve sırf bu nedenle FBI’dan kovulan NewsbudFounder haber servisinin editör ve sahibi Sibel Edmonds, canlı yayında itiraf etti.Sibel Edmonsaçıklamasında, Rahip Brunson’un hapishanede öldürülmesi için ABD tarafından 5 kişinin görevlendirildiği, bu beş kişinin bir tanesinin hesabında da 3 Milyon dolar tespit edildiğini öne sürdü.Brunson’un bu nedenle cezasının ev hapisliğine çevrildiğini belirtti.
Rahip Brunson hapishanede öldürülmüş olsaydı, bu Pentagon tarafından, masum bir rahibin, Türkiye’de öldürüldüğü belirtilerek saldırının boyutu değiştirilecekti. Ancak yanlış hesap, Bağdat’tan dönünce ve Türkiye’ye birçok ülkeden destek gelince iş yavaşlatmasına gidildi. Katar’ın 15 Milyon dolar yardımı, İtalya’nın desteği ile Almanya Şansölyesi Merkel’in finans desteğinin yanısıra finans sorumlularının Türkiye ile görüşmesi bukez AB ile ABD’nin karşı karşıya geleceğinin işareti oldu.
Bu yaşananlar biz Kıbrıslılara ekonomik açıdan büyük zarar verdi. Ancak sanırım iş dönüp dolaşıp Kıbrıs’a gelecek gibi görülüyor. Sibel Edmons’un, CIA’in önemli isimlerindenGrahamFuller’inLimasolda olduğunu ifşa etmesi sanırım hesapların Kıbrıs üzerinde de yapıldığını gösteriyor. AB sanırım bu noktada düğmeye basarak ABD’ye hele bir soluk al bizler de Türkiye’nin yanındayız mesajı verdi.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in, Twitter üzerinden Brunson ABD'ye dönene kadar "ödün vermeyeceklerini" kaydetmesi aba altında sopa göstertmek demektir. Ancak Pence bu defa Almanya, Katar, İran, Çin ve hatta birçok AB ülkesinin Türkiye’nin yanında yer aldığını ve Kıbrıs dahil Ortadoğu’da ABD’ye geçit verilmeyeceğini, Ve buralarda artık ABD’nin istediği gibi bir çözüm değil AB’nin istediği gibi bir çözüm olacağınıöğrenmesi gerekir..
Fırtınanın dinmesi sonrasındaki bu havanın rehavetine kapılmamalıyız. Özellikle Bayram günlerinde ve sonrasında gelebilecek ABD salvo atışlarına çok dikkat etmeli, zamanın birlik beraberlik ve dayanışma günü olduğunu da aklımızdan çıkartmamalıyız.