Bilişim Suçları Yasası tartışılırken, en çok fenamıza giden bizlere ayar veren CTP'li vekil arkadaşlar olmuştu, suçlama yasayı okumadık, anlamayız! bize anlattıklarına tek tek cevap verdik, bu yasanın cyber crime dediğimiz konuyu aştığını anlattık, torba yasa dedik, yanlış bilirsiniz dediler, bugün Ulaştırma Bakanlığı resmen baklayı ağzından çıkardı, Sayın Akıncı, sayın CTP'li vekil arkadaşlar, buyrun törenlere katılın, adı hoşgeldin sansür törenleri... Ulaştırma Bakanlığı adına Bilişim Suçları Yasası'nın görüşüldüğü Komite toplantılarına katılan Telekomünikasyon Müdürü bir gazeteye yazı gönderiyor, düzeltin yoksa Bilişim Suçları Yasasında göre işlem yapacağız diyor, Bakanlık, müdürün arkasında duruyor, gazetecilik dersi veriyor, imzası olurmuş haberin, tarafların görüşü alınırmış diyor, elbette diyor kararı da mahkemeler verececek deme kibarlığını da gösteriyor, hukuki adımı da attıklarını söylüyor, açıklama aşağıda... şimdi bu cyber crime kapsamına giren konudur, yoksa gazetecilik? bakanlık karar verecek özel haber nasıl yapılır? bu gibi konulara bakan medya etik kurulu yoktu? 48 saat geçti ve uygulama bu, ve bu daha iyi günlerimiz... yasa neler getirecek, kafanızı hafifce kuzeye çevirin, gördükleriniz burda da olacak, hazır olun, Tayyip'in dediği gibi, ne bu herkes istediğini yazacak? böyle kaos mu olur?! hoşgeldin çağdaş sansür yasası, pardon, bilişim suçları yasası
-
Bakanlık açıklaması şöyle:
"Gerekli araştırma yapılmadan, ilgili tarafların görüşü alınmadan, herhangi bir muhabir imzası olmadan “özel haber” olarak, kişi ve kurumların itibarını zedeleyici yayınların, ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesini yanlış bulmaktayız.
Her halükarda, gerçekleri yansıtmayan bilgiler ile kişileri itham etme, zan altında bırakma ile “ifade özgürlüğü” arasındaki farkın kararını bağımsız KKTC Mahkemeleri verecektir.
Öte yandan gerçeği yansıtmayan bahse konu yayınlar çerçevesinde ilgili Daire ve Bakanlık hukukçuları mevcut yasalarımız çerçevesinde gerekli hukuki adımları atmaktadır."