Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis, Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin, Crans-Montana’da kaldığı yerden devam etmesi perspektiflerinin bulunduğunu ifade etti.
Alithia gazetesi, Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in, Rum Devlet Radyo ve Televisyonu RIK’e, yapmış olduğu, Kıbrıs sorunu, AB’ye katılım halindeki ülkelerin ve AB üyesi ülkelerin gayri resmi Dışişleri Bakanları toplantısı çerçevesinde TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlı ile kısa bir süre önce bir araya gelmesi konularındaki açıklamalarına yer verdi.
Rum basını ayrıca BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un gelecek haftaki Kıbrıs sorununa ilişkin temaslarına da yer verdi.
Habere göre Hristodulidis, Kıbrıs sorunundaki müzakerelerin, Crans-Montana’da kaldığı yerden devam etmesine ilişkin perspektiflerin bulunduğunu ancak bunun için önkoşulun, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kendisinin ortaya koyduğu düşünceleri gibi, tüm müdahil tarafların da düşüncelerini ortaya koyması veya karşılık vermesi olduğunu belirtti.
Mevcut durumun, Kıbrıs sorununun çözümünü teşkil etmesinin mümkün olmadığını söyleyen Hristodulidis, bunu kabul edilemez ve tehlikeli olarak nitelendirdi.
Hristodulidis, tercihlerinin Kıbrıs sorununa ilişkin başka bir yere atıfta bulunan açıklamalara veya tartışmalara katılmamaları olduğunu da vurguladı.
Kendilerini ilgilendiren noktanın, öz ve BM Genel Sekreteri’nin gelişim halindeki çabası olduğunu söyleyen Hristodulidis, kendilerinin ve Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis’in teşviğiyle başladığını ifade ettiği BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in girişimine yatırım yaptıklarını ifade etti.
Hristodulidis, diğer şeylerin yanı sıra kendilerinin ilgisini de ispatlayan BM Genel Sekreteri’nin girişimiyle başlayan sürecin, gelişim halinde olduğunu söyledi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un üç önemli temasının kaldığını söyleyen Hristodulidis, bunun ardından Lute’un, müdahil taraflarla görüştükten sonra kararlar alacak olan BM Genel Sekreteri’ni bilgilendireceğini ifade etti.
Hristodulidis, Viyana’da kısa bir süre önce gerçekleştirilen AB üyesi ve üyelik sürecinde bulunan ülkelerin gayri resmi Dışişleri Bakanları toplantısı çerçevesinde TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’yla bir araya gelmesi konusundan da söz ederken, bunu “kısa ve öz” olarak nitelendirdi.
Hristodulidis, Çavuşoğlu ile birlikte görüş alış verişinde bulunduklarını ancak bunların kamuoyu önünde tartışma konusu olabileceğini düşünmediğini de ifade etti.
Hristodulidis, sözlerinin devamında gizli tutmaları gereken bir şeyin bulunmadığını ancak BM Genel Sekreteri’nin gelişim halinde bir girişiminin söz konusu olduğunu yineledi.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Yunan basınına verdiği röportajı yorumlamaktan kaçınan Hristodulidis, basında görülen çeşitli röportajların, açıklamaların ve fotoğrafların ötesinde, önemli olan noktanın öz olduğunu, mevcut aşamada başka bir şeyin, çabaya yardımcı olmadığını düşündüğünü de ifade etti.
LUTE’UN TEMASLARI
Öte yandan Fileleftheros gazetesi “Son Notlar…Lute’un Gelecek Haftaki Atina, Londra ve Brüksel’deki Görüşmeleri” başlıklı haberinde BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un, Kıbrıs sorununa ve müzakerelerin yeniden başlaması olanaklarına ilişkin notlar konusundaki bulmacanın gelecek hafta tamamlanacağını yazdı.
Gazete haberinde elde ettiği bilgilere atıfta bulunarak Lute’un gelecek hafta Salı günü Atina’da Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias ile bir araya geleceğini, bunun akabinde Londra’ya geçerek Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, ardından ise Brüksel’de AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile görüşeceğini belirtti.
Gazete yine bilgilere dayanarak Lute’un, Kıbrıs’ta liderlerle ve garantör ülkelerin başkentlerinde ve AB ile gerçekleştirdiği temaslar konusunda BM Genel Sekreteri’ne bilgi vereceğini de yazdı.
Gazete haberinde ayrıca Lute’un, BM Genel Sekreteri’ni yönlendirecek bir raporu ileriye götürüp götürmeyeceği konusunun da henüz netlik kazanmadığını belirtti.