Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis dün gittiği ABD’de Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile görüştü. Hristodulidis’in, Pompeo ile görüşmesi öncesinde ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Wess Mitchell’le bir araya geldiği ve bu çerçevede “ikili güvenlik ilişkilerinin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi” konusunda niyet beyanı imzalandığı bildirildi.
Rum Haber Ajansı’nın (KİPE) Washington kaynaklı haberine göre, Hristodulidis’in Pompeo ve Mitchell ile dünkü görüşmelerinde ikili ilişkiler, bölgesel gelişmeler ve Kıbrıs sorunu ele alındı.
Mithcell ile imzalanan ikili güvenlik ilişkilerini geliştirme ve güçlendirme niyet beyanının “terörle mücadele, denizde ve sınırlarda güvenliğin güçlendirilmesi ve bölgesel güvenliğin ileri götürülmesinde Güney Kıbrıs ve ABD’nin ortak çıkarlarının ileri götürülmekte olduğu kaydedildi.
Hristodulidis ABD Dışişleri Bakanlığı çıkışında Yunan gazetecilere yaptığı açıklamada Wess Mitchell ve Mike Pompeo ile görüşmelerinde hakim olan üç konuyu şu şekilde izah etti:
“- İkili ilişkiler ve bu ilişkilerin bütün düzeylerde güçlendirilmesi ortak arzusu. Bu çerçevede özellikle güvenlik alanında, işbirliğimizi ve bundan sonraki dönemde nasıl hareket edeceğimizi çerçeve içersine koyan beyan imzaladık.
-Bölgeler gelişmeler ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin komşu devletlerle oluşturduğu üçlü işbirlikleri aracılığıyla oynamakta olduğu rol. ABD’nin, yapılmakta olan çalışmayı ve bu üçlü işbirliklerinden ortaya çıkan sonucu tanıması önemlidir, çok yakında bu işbirliklerine ABD’nin de katılmasına dair gelişmeler olacağı beklentisi içerisindeyiz.
-Kıbrıs sorunu. ABD, gerek Genel Sekreter’e, gerek Sayın Lute’un çabalarına destek belirtiyor. Güvenlik ve Garantiler başlığında ve Kıbrıs sorununun çözümü aracılığıyla Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’deki istikrar ve güvenlik sağlayıcı rolünü oynamaya devam etmesi konularında görüş alış verişi fırsatı bulduk.”
Hristodulidis “ABD ile stratejik işbirliklerinin daha da geliştirilmesinin herhangi üçüncü bir ülke aleyhine olmadığını, ortak meydan okumalar ve ortak sorunları göğüslemek için olumlu bir ajanda üzerinde çalıştıklarını, bu ajandanın, aynı ilke ve değerleri paylaşan ve Doğu Akdeniz bölgesi için vizyonu bulunan başka devletlerin de katılımına açık olduğunu” söyledi.
Exxon Mobil’in çalışmalarının başlayacak olması ışığı altında Türkiye’nin bölgeyle ilgili açıklamaları sorulduğunda, Türkiye’nin 6 aydan beri her gün “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını kullanması aleyhine tehdit anlamına gelen” açıklamalar yaptığını iddia eden Hristodulidis, kendilerinin böyle bir taktiği izlemeyeceklerini savundu.
Hristodulidis, enerji alanındaki faaliyetlerin 1982 Deniz Hukuku Sözleşmesi ve uluslararası kukuka dayalı olmasına güvendiklerini de söyledi ve bütün bunların Mitchell ve Pompeo ile görüşmeleri çerçevesinde ele alındığını anlattı. Hristodulidis, şunları ekledi:
“Yinelemek isterim ki egemenlik haklarımızı sorgulayarak Türkiye ile aleni bir diyaloğa girmemiz söz konusu değildir. Enerji planlamalarımız gerektiği gibi devam ediyor. Herhangi bir sorun olmaması için de gerekli, özellikle de önleyici bütün eylemlerde bulunuyoruz”
Politis, Hristodulidis’in bugün ABD Başkanı Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile Güney Kıbrıs-ABD işbirliğinin güçlendirilmesi yöntemlerini ele alacağını, Perşembe günü de New York’a geçerek ABD’nin BM’deki eski daimi temsilcisi Nikky Haley ile BM Barış Gücü konusunu ele alacağını yazdı.
Haravgi haberini “Dışişleri bakanı Doğu Akdeniz’in Enerji Perspektiflerini Görüştü” başlığıyla aktardı.