31 Mart’a kadar geçen sürede bu yıl 105 bin hane halkı ve 131 binden fazla çocuğun geçici bir yerde yaşadığı tespit edildi.
İngiltere’nin iskan bakanlığının verilerine göre bu sayı geçen yıla göre yüzde 10 yükselmiş vaziyette.
Bu, rakamların toplanmaya başladığı 1998 yılından beri görülen en yüksek oran.
BBC’den Michael Buchanan ve Judith Burns’ün haberine göre Plymouth kentinde bir otelde yaşayan bir anne, koşullarının çok sıkışık olduğunu anlattı.
BBC muhabirleri Plymouth’ta bir otelin dışında oturan evsiz birkaç aile ile konuştu.
21 yaşındaki Chantelle Walton, biri beş haftalık biri 17 aylık olmak üzere iki bebekleri olduğunu, aynı odada kaldıklarını, bebek sürekli ağladığı için zorlandıklarını belirtti.
Walton, hiçbir kusurları olmadığı halde evden atıldıklarını aktardı.
Odada sadece bir buzdolabı ve bir mikrodalga var; bebeğin biberonlarını mikrodalgada ısıtabiliyorlar ancak odaları yemek pişirmek için uygun koşullara sahip değil.
Otelde kalan onlarca aile bu yüzden dışarıda yemek zorunda kalıyor.
Chantelle, sevgilisi mühendis olmasına rağmen kefil bulamadıkları için ev tutamadıklarını söylüyor.
Plymouth’ta 200 aile otel ve pansiyonlarda konaklıyor; belediye bu ailelere destek vermek için 6,8 milyon sterlin harcıyor.
Bu beş yıl öncesindeki miktarın 10 katı.
Konut politikalarının müdürlerinden olan Chris Penberthy, sistemin işlemediğini anlatıyor:
“İhtiyacı olanlar için yetecek kadar ev yok. Bekleme listesi son üç yılda 8 binden 12 bin 500’e çıktı. Bu da geçici bir yerde konaklayanların gidecek bir yeri olmadığı anlamına geliyor.”
Aynı verilere göre yaşlılarda da evsizlik oranı yüzde 33 arttı.
Aktivistlere göre sorunun temelinde yeterli sayıda konutun olmaması var; hükümetin yerel konut ödeneklerini son üç yıl boyunca dondurmuş olması da sorunu körüklüyor.
Kiralar yükseldikçe konut yardımına ihtiyaç duyan hane halkları kiralarını ödeyemez hale geliyor.
Bazı ev sahipleri de ev kredilerinin artmasını gerekçe göstererek evlerini satma kararı alıyor.
BBC